• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Demirtaş’ın hülyası ERKİN USMAN

Demirtaş'ın hülyası

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 28.06.2012, 00:00
Ekrem Demirtaş anlatıyor:
"İzmir Ticaret Odası Başkanlığı'nda 20 yılımı doldurdum. Bu süre içinde sayısız yerli ve yabancı konuğu odamızda ağırladım. Gelen tüm konuklar binanın dördüncü katındaki odamdan İzmir Körfezi'ne ve Kordon'a baktıkları zaman hep aynı kelimeleri söyler:
"İzmir güzel şehir..."
Gerçekten binlerce yıldır İzmir, hem içinde yaşayanlar hem de ziyaret edenler tarafından "Güzel İzmir" olarak tanımlanmaktadır.
Bu güzelliğin en güçlü hissedildiği yer ise kuşkusuz İzmir Kordon'u, diğer adıyla Kordon Boyu..."
* * *
İzmir'in "Atom Karıncası" Demirtaş'a göre, Kordon Boyu aynı zamanda yüzyıllarca İzmir'de ticaretin, gemiciliğin, eğlencenin merkezi olmuştur. İzmir'in kalbi olan Kordon Boyu her zaman coşku ile atmış ve bu coşkuyla değişmiştir. Özellikle l880 yılında İzmir rıhtımı ve gümrük binalarının bitirilmesi kentimizin kaderini de değiştirmiştir.
* * *
Tabii o günkü rıhtım ile bugün arasında büyük farklar bulunuyor. Deniz, tekrar tekrar doldurulup, binalar eklenmiştir, Öyle ki bir zamanlar deniz kenarında bulunan dubaların bulunduğu Kızlarağası Hanı bugün denizin uzağına düşmüştür.
* * *
İşte İzmir'in kalbinin attığı Rıhtım ve Kordon Boyu'nun 330 yıllık tarihini, Prof. Dr. Çınar Atay,
"İzmir Rıhtımında Ticaret ve Kordonboyu'nda Yaşam 1610-1940" isimli kitabında anlatıyor.
Ekrem Demirtaş'ı dinlemeye devam:
"Bu kitabı eline alan her 'İzmir Aşığı'nın cumbalı evlere, güzelim binalara, tramvaya bakınca yüreğinin acımamasına, gözlerinin dolmamasına imkan yok. Ancak, bizim amacımız bu kitapla bir kuru nostalji yaşatmak değil. Bir zamanlar sahip olduğumuz güzelliklere bakarak, kentimizi daha da güzelleştirmenin yollarını bulmak isteyenlere bu kitap aracılığı ile ipuçları sunmak istiyoruz."

Havuzlara dikkat!
Serinlemek isterken hastalıklar kapınızı çalmasın. Makine Mühendisi Güngör Kaya, sıcak günlerin gelmesiyle serinlemek için girilen havuzlarda, standartlara göre temizliği yapılmamışsa eğer havuzu kullanan kişilerin hayati risklerle karşı karşıya kalabileceği belirtiyor.
Turistik tesislerin yanı sıra artık çok sayıda sitede de yüzme havuzunun bulunduğuna dikkat çeken Kaya, "Bu yüzme havuzlarının yapım aşamasından kullanımına kadar dikkat edilmesi gereken çok sayıda ayrıntı bulunmaktadır. Bu ayrıntıların birinin atlanması veya yerine getirilmemesi durumunda havuzları kullanan insanların sağlığı açısından sorunlar ortaya çıkabilir" diyor.
* * *
Yüzme havuzlarının sayısının her geçen gün fazlalaştığından, bu nedenle de risklerin arttığına dikkati çeken Güngör Kaya, yapılması gerekenleri şöyle sıralıyor:
* Temiz bir havuzda suyun dibinin net bir şekilde görülmesi gerekir. Yosunlu, kaygan ve yapışkan yerler olmamalı.
* Suyun sıcaklığı 27 dereceyi geçmemeli, havanın sıcaklığı ile suyun sıcaklığı arasında fazla fark olmamalıdır.
* Havuz suyunun litresinde 40'tan fazla koli basili bulunmamalı ve zaman zaman bakteriyolojik analizler yapılmalıdır.
* İdeal serbest klor seviyesi 0.6-1.5 mg/lt, pH değeri 7.2 ile 7.6 arasında olmalıdır.
* Aktif cilt mantarı, göz ve kulak enfeksiyonu olan kişiler iyileşmenin gecikmemesi, diğer kişiler için risk oluşturmaması için havuza girmemelidir.
* Havuza girerken kesinlikle duş alınmalıdır, ayaklar antiseptik solüsyondan geçirilmelidir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA