• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
HÜSEYİN KOCABIYIK

CHP'nin gerçek lideri

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 16.06.2010, 00:00
Şunca yıl siyaseti izlerim, bir siyasetçinin yıldızının bu kadar kısa sürede parlayıp söndüğüne ilk kez tanık oluyorum. Bu siyasetçi CHP'nin yeni Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'dur. Doğrusu ben, en başından itibaren Kılıçdaroğlu'nun CHP gibi bir partinin liderliği için yeterli donanıma sahip olmadığını bilmekteydim; ancak bu donanım eksikliğinin daha ilk günlerde böylesine sırıtacağını hiç tahmin edememiştim. Estirdiği rüzgarın ufak tefek eksik ve hataların üstünü örteceğini düşünmüştüm. Ama yanılmışım; Deniz Baykal gibi çok yüksek bir siyasi gradosu olan birinci sınıf bir liderden sonra pek hafif kalıverdi Kılıçdaroğlu.
***
Kılıçdaroğlu'nun kısa bir sürede bu duruma düşmesinin en önemli sebeplerinden birisi şüphesiz, şu anda bulunduğu göreve hiçbir hazırlığı olmadan gelmiş olmasıdır. Bir ana muhalefet lideri düşününüz ki, daha ilk konuşmasına rakibi olan siyasetçiye ve ülkenin başbakanına lakap takarak başlıyor. Başbakan'a "kalpazan" diyor. Hakaret ediyor. Başbakan'a İsrail adına cevap yetiştiriyor. Ülkenin hangi sorununu nasıl çözeceğine dair toplumun önüne en ufak bir proje koyamıyor. "İşsizlik sorununu nasıl çözeceksiniz?" sorusuna alay eder gibi, "CHP'ye oy verin, nasıl çözeceğimizi görürsünüz" gibi cevaplar veriyor. Bir ülkenin iktidara aday ana muhalefet partisinin lideri böyle mi konuşmalıdır?
***
Aslına bakarsanız Kılçdaraoğlu'nun en büyük açmazı inandırıcılık sorunu. Toplumun önüne çıktıkça ve hakkında bilinenler ortalığa döküldükçe bu sorun netleşiyor. Bence inandırıcılık sorununun da ötesinde bir güvenilirlik sorunudur bu. İnsanların itibarlarına dönük iddialar üretmeyi ve rakiplerini bu yolla yıpratmayı bir yöntem olarak benimsemiş görünüyor Kılıçdaroğlu. Ancak bu yöntem sonuç vermediği zaman bumerang gibi sahibini vuruyor. Eski Genel Başkan Deniz Baykal'la ilgili sergilediği kıvraklık henüz hafızalarda canlılığını korurken, kader birliği ettiği arkadaşı Gürsel Tekin de Kılıçdaroğlu'ndan darbeyi yedi. İstanbul İl Başkanlığı sandalyesi altından çekilip alındı. İstanbul örgütünün arzuları dışında gelişen atama ise partiiçi demokrasinin Kılıçdaroğlu'nun hiçbir şekilde önceliği olmadığını ortaya koydu.
***
Kılıçdaroğlu'nun belki de en büyük talihsizliği vesayet altında bir genel başkan olmasıdır. CHP'nin gerçek genel başkanı kim sorusu yaşadıklarımızdan sonra haklı bir sorudur. Önder Sav arka arkaya yaptığı hamlelerle CHP'nin gerçek patronu olduğunu göstermiştir. Ben şahsen Önder Sav'ın örgütçülüğüne hayranım ve kendisini çok taktir ediyorum; ancak Önder Sav'ın olduğu bir partide Kemal Kılıçdaroğlu'nun gerçek bir lider olması mümkün olabilir mi? Şu sözlerin sahibi Önder Sav'dır: "Kemal'in etrafını öyle bir çiviledim ki, hiçbir biçimde kıpırdayamaz!" CHP'nin ve talihsiz Kılıçdaroğlu'nun hal ü pür melali budur. Keşke Kılıçdaroğlu'na ümit bağlayan ve ondan iktidar uman CHP'li kitleler bu kadar çabuk hayal kırıklığına uğramasalardı; keşke Kılıçdaroğlu o efendi, o sakin ve ciddi görüntüsünün altını sağlam ve güvenilir bir karakterle doldurabilseydi.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA