• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
HÜSEYİN KOCABIYIK

Yazarlar neden hep yanılırlar?

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 20.09.2010, 00:00
Aslında tersi olmalıdır değil mi? Sokaktaki sıradan insanların tahminleri daha isabetsiz, okumuşların, yazarların öngörüleri daha isabetli olmalı. Ama bizim ülkemizde böyle olmuyor. Sözgelişi şu referandum oylamasında rastladığım hangi sıradan insana sorduysam üç aşağı beş yukarı çıkacak sonucu bildiler. Belki "neden böyle olacak?" diye sorduğumuzda bize analizler döktüremediler ama sonucun ne çıkacağını söylediler. Buna karşılık basındaki pek çok arkadaş ise müthiş analizler döktürdüler, liderlerin performanslarını ölçtüler ve sonucu kestirmede birçoğu yanıldı. Laf aramızda çuvallayanlardan birisi de benim. Bir farkla, ben "Evet" çıkacağını bildim ama bu kadar yüksek bir "Evet" çıkacağını öngöremedim.
***
"Neden herkes bir bir "Hayır"a dönüyor?" diye başlık atmıştı Milliyet yazarı Aslı Aydıntaşbaş 9 Eylül tarihli yazısında. Aslı'nın beni bağışlamasını dileyerek söyleyeceğim, eğer yanılan Aslı olmasa üzerinde durmayacaktım. Zira, yazar-çizer takımının pek çoğu zaten çuvalladı. Ama Aslı Türk basının okunacak iyi yazarlarından birisidir. Bir konuda emin olmadan kolayca yazmaz. Sezgileri de haberciliğini emzirdiği kaynaklar da kuvvetlidir. Öyleyse neden yanıldı Aslı Aydıntaşbaş? Bunun cevabı aslında basit. Ben hayatımda Aslı'nın durumuna düşen yazarları çok gördüm. Bu kabiliyetli insanlar bir süre sonra bir bakıma sınıf değiştiriyorlar. Onlarla toplum arasında bağ kuran kişiler ve çevrelerle konuşmak artık sıkıcı olmaya başlıyor. Elitist bir ruh hali bu yazarlara kendilerini daha iyi hissettiriyor. Malzemelerini de bu içine girdikleri yeni kabilenin kazanından devşiriyorlar. Sınırlı ve içinde rasyonelite olmayan bilgiden de doğru analiz ve öngörü çıkmıyor. Kabaca bu kadar basit işte.
***
Oysa durum şuydu: Katı laikler, darbe heveslisi okumuşlar ve zenginler oylarını gizlemiyorlardı. Onlar "Hayır" diyorlardı. Orta üst-alt burjuva ise tercihlerini gizlemekteydi. Aslı'nın söz konusu yazısında ifade ettiği ponpon kızlar ve Hanefi Avcı'nın kitabı gibi gelişmeler bu çevrelerin gizledikleri tercihlerini açıkça söylemelerini sağladı. Bizim İstanbul'da mukim yazarlarımızda bunu bir "hayır" a dönüş olarak algıladı. Oysa kimsenin bir yere döndüğü filan yoktu. Referandum sonucundan da anladık ki millet çoğunluğu kararını çoktan vermiş. Burada dramatik olan husus yazar-çizer takımının kendilerine yer buldukları yeni çevrelerin reflekslerini sahici sanmaları ve bunları da köşelerine analiz ciddiyetiyle yansıtmalarıdır. Oysa yine bize hayatın öğrettiği bir gerçek var: politikacı ve gazeteci sokaktaki sıradan insandan hiç ama hiç kopmamalıdır. Koparsan ne olur? Biriktirdiğiniz itibar "bir bir" erir gider. Sonra da oturursunuz "Tayyip Erdoğan neden hep kazanıyor?" diye yazı dizileri döktürürsünüz.



Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA