12 Eylül'de yapılan referandum öncesinde "hayır"cı cephenin savunucusu gazetecilerin, hukukçuların, sözüm ona profesörlerin ve tabii siyasetçilerin dediklerini bilmem şu anda hatırlayan var mı?
"Hafızayı beşer nisyan ile maluldür" tabii. Öyleyse biz birazcık hatırlatalım. Özellikle HSYK'nın yeniden oluşturulmasını düzenleyen anayasa değişikliği teklifine korkunç bir enerjiyle karşı çıkmıştı yukarıda saydığım meslek grupları. "Ak Parti kendi yargısını oluşturuyor" diyorlardı. Ve bunu diyenler iddialarını o derece kuvvetli argümanlara dayandırıyorlardı ki, bizim gibi bu değişiklik paketine "evet" verecek olanların bile içine bir kuşku düşüyordu. Gerçi hükümet kanadı ve özellikle Adalet Bakanı bu iddiaları kesin bir dille yalanlıyorlardı ama yine de karşıtların kesin kanaatleri karşısında hükümet kanadının sesi hakikaten şüphe uyandıracak kadar kısık çıkıyordu.
***
Sonunda dün HSYK'nın yapısını belirleyecek kanun taslağı Adalet Bakanlığı tarafından tartışmaya açıldı. "Ak Parti yargıyı ele geçirecek" diyenleri utandıracak bir taslak bu. Bakalım neler var bu taslakta? "HSYK bakan ve müsteşarın kontrolünde olacak" deniyordu, taslak tam tersini söylüyor. Adalet Bakanı ve müsteşar daha önce olan yetkilerinin ve etkinliklerinin çoğunu kurula bırakıyor. Müsteşar kurulun düz üyesi olacak, yani öyle toplantıyı bloke filan edemeyecek. "Soruşturmalarda son sözü bakan söyleyecek" diyorlardı. Bunun da yalan olduğu ortaya çıktı. Bakan bir soruşturmayla ilgili ne karar verirse versin, bu karar yargıya götürülebilecek. Eskiden Adalet Bakanı veya müsteşarının isteği dışında gündem belirlemek imkansızdı. Şimdiki taslakta ise bakan ve müsteşar olmadan kurul üyeleri gündemi belirleme hakkına kavuşuyorlar.
***
Adalet Bakanlığı'nın tartışmaya açtığı taslağa hukuk camiasının katkıları bekleniyor. Eminim bu taslağa iyi niyetli katkılar olursa, yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını önemli ölçüde garanti altına alan bir kanun altyapısı ortaya çıkmış olacak. Taslak bu haliyle bile bana bağımsız ve tarafsız yargı konusunda ümit verdi. O nedenle hükümeti muhaliflerin beklediği ucuz oyunlara girmeyip bu kanunu hemen çıkartmaya çalıştığı için tebrik ediyorum.
Bir de bana göre Cumhuriyet tarihinin en devrimci ve en başarılı Adalet Bakanı Sadullah Ergin'i tabii. İsteselerdi ve iyi niyetli olmasalardı, yüzde 58'in rüzgarıyla istedikleri kanunu istedikleri gibi çıkarırlardı, kimse de bir şey yapamazdı.
Şimdi benim merak içinde beklediğim husus, "yargıyı ele geçiriyorlar" diye feryat eden çevrelerin bu gelişme karşısında nasıl bir yaratıcılık sergileyecekleridir; izleyip göreceğiz.