Bazen değer düşmanı bir toplum olduğumuz duygusuna kapılıyorum. Tarihin bize bahşettiği olağanüstü insanları kendi ideolojik önyargılarımız yüzünden anlamıyor, hatta marazi bir biçimde düşman belliyoruz. Fethullah Gülen Hocaefendi'nin durumu böyledir mesela. Türklerin tüm tarihleri boyunca oluşturdukları en büyük sivil toplum hareketinin mimarı olan Fethullah Gülen, kendi ülkesinde kendi vatandaşlarının bir kısmı tarafından hala tehlikeli, zararlı, tehdit edici bulunuyor. Oysa bu insan, Anadolu coğrafyasının mütevazı insanlarının yüreklerinde var olan potansiyel enerjiyi bir hareket enerjisine dönüştürmüş ve Türklerin ilk küresel organizasyonu kurmuştur. Bu büyük insanı kendi ülkesinden çekip gitmeye zorladık, 70 milyonun utanç duyacağı bir durumdur bu.
***
Fethullah Gülen Hocaefendi ile ilgili bu durum kendi ironisini de yaratıyor artık. Biz ülkemizde Fethullah Gülen'i ve onun hizmet ordusunu bir tehdit kaynağı görürken Amerika ve Avrupa'nın ciddi bilim insanları ve üniversiteleri onunla ilgili bilimsel araştırmalar yapıyorlar. Dün gazetelerde yer aldı, ABD'nin Teksas eyaleti senatosu global barış ve anlayışa katkılarından dolayı Fethullah Gülen'i ve ilham verdiği toplumsal hizmet hareketini takdir eden bir karar tasarısını kabul etti.
Haber şöyle devam ediyor: Başkanlığını Vali Yardımcısı David Dewhurst'ün yaptığı salı günkü Senato oturumunda okunan ve oybirliğiyle benimsenen 85 No'lu karar metninde, 'Türk alimi, yazar, şair, vaiz ve eğitim aktivisti' olarak nitelendirilen Fethullah Gülen'in hümanistik değerleri ve hizmeti teşvik eden dünya çapında bir sosyal harekete ilham verdiği kaydedildi. "Hizmet Hareketi" ya da "Gülen Hareketi" olarak bilindiğine işaret edilen söz konusu hareketin, dünya barışını ararken "çok yönlü bir yaklaşımda" bulunduğu belirtildi. Hareketin ayrıca kültürlerlarası anlayışa ve farklılıkları kabule "güçlü vurgu" yaptığı, başkalarının dertlerine ilgi gibi "şefkatli eylemlere" değer atfettiği ifade edildi. Ayrıca "Hareket, çeşitlilik arz eden insan toplulukları arasında iyi ilişki zemini oluşturmada eğitimin önemini öne çıkarmaktadır" denildi. Önergeyi Eddie Lucio Jr, Troy Fraser, Joan Huffman, Jane Nelson ve Leticia Van de Putte adlı Demokrat ve Cumhuriyetçi eyalet senatörleri sunmuştu.
***
Buradan çıkartılacak sonuç nedir? İki şey, ya bu Amerikalılar kör, sağır ve aptallar, Fethullah Gülen'in nasıl bir tehdit! olduğunu göremiyorlar ya da biz Türkler kendi içimizden çıkmış ve bütün dünyayı insanlık değerleri adına etkileyen büyük bir insana böylesine hoyrat davranacak kadar ideolojik hastalıkların pençesinde kıvranan bir toplumuz.