Elli yılı aşkın bir süre önce Türkler önce Almanya sonra da Avrupa'nın diğer ülkeleri ile tanıştılar. Alman ya da diğer ülke vatandaşlarının yapmadığı işlere Türkler gönüllü oldu. Köyünden getirdiği tarhanasını ekmeğine katık yaparken yemedi içmedi yatırım için üç kuruş para biriktirdi. Sonra ikinci nesil Türkler yetişti ve kendilerine gurbetçi yerine "Avrupalı Türkler" adını verdi. Bu nesil okumuş yazmış, yaşadıkları toplumda kendilerine yer edinmiş bir kuşak oldular. Gösterimdeki "Mevsim Çiçek Açtı" filmi de Almanya'daki Türkler arasında yaşanan bir dramı beyazperdeye yansıtıyor.
***
Hikaye kısaca söyle: Çiçek ve kızları Mevsim, Almanya'da yaşayan Türk bir ailedir. Fakat Nazmi, evde şiddetle sürekli terör estirir ve Çiçek'i döver. Almanya'nın sosyal devlet kurumları olaya müdahale eder ve anneyle kızı koruma altında alarak bir sığınma evine yerleştirir. Çiçek bu kurumda tanıştığı ve benzer kaderleri paylaştığı Esra adındaki bir kadınla yakınlaşarak, arkadaş olur. Bir gün Asaf adındaki bir adamın taksisine bindikten sonra işler hiç de planladıkları gibi gitmez.
ELLİ YILLIK GURBET DRAMI
Almanya'ya göç o kadar derin bir mevzu ki iki ülke arasındaki ilişkiler filmlere hatta tezlere bile konu oldu. Turk sineması da üzerine düşeni yaptı ve ilk kuşak göçmenlerin sorunlarını başarılı yapımlarla beyazperdeye aktardı.
Tunç Okan'in yönettiği "Otobüs" kaderine terk edilen işçilerin trajikomik hikayelerini Avrupa'da (İsvicre) işçi olmanın acı yüzünü ortaya koyar.
"Sinemanın Sultanı" Türkan Şoray'ın ilk yonetmenlik deneyimi "Dönüs" ise geride kalanların dramını başarıyla anlatır. Tevfik Başer imzalı "40 Metrekare Almanya", Şerif Gören imzalı "Almanya Aci Vatan" göç filmlerinin basarılı örnekleridir. Yıllar sonra carpıcı filmleriyle Fatih Akın Almanya'daki yeni nesil Türklerin yaşamlarına ışık tutar. "Kısa ve Acısız", "Kebap Connection" ve basyapıtı -Altın Ayı ödüllü- "Duvara Karşı" Almanya'da göç filmleri arasında ayrıcalıklı bir yer edinir.
"Mevsim Çiçek Açtı" ise bu başarılı filmlere son derece uzak bir noktada duruyor. Açıkçası filmin Almanya'da neden çekildiği başlı başına bir tartışma konuşu. Film öncelikle gayet iyi başlıyor: Kadina siddet.
Çiçek, kocası Nazmi'den sürekli dayak yer ve bir gün hastanelik
olur. İyileştikten sonra kızı Mevsim'i de yanına alarak doğru kadın sığınma evinin yolunu tutar! Çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu mağdur kadınlar evinde ekmek elden su göldendir. (Nedense burada sadece Türk kadınları barınmaktadır) Esra ise çok görmüş geçirmiş abla
rolüyle Çiçek ve kızını kanatları altına alır. Uzunca bir sure, "Esra neden var" diye düşündükten sonra filmin sonunda Cehov usulü silah patlar ve Esra'nın filmdeki varlığı anlaşılır.
TÜRK USULÜ MAFYA
Filmin güzel tarafları yok mu? Kuşkusuz var. Türklerin, Almanya'daki durumları son elli yılda epey gelişmiş ve mafya olmaya kadar uzanmış mesela. Ben bu pozisyonlarını bilmiyordum. Ögrendim. Filmdeki Çiçek'in eşi Nazmi pisliğe bulaşmış, anlaşılmaz bir mafya dünyasınin
içindedir. Bundan dolayı da namazında niyazında olan ailesi tarafından bile reddedilmistir. Nazmi dışlanmanın ve Çiçek'i kaybetmenin sıkıntısıyla potansiyel bir katil olarak ortalıkta gezinir. Patronu sürekli olarak Nazmi'ye ayar çekerken filmin sonlarında doğru ortaya çıkan Yavuz Bingöl filme bir ayar çeker ve son noktayı koyar.
Bu arada film özlü ve güzel sözlerden de nasiplenir. Bu rol de eski solcu yeni taksi şoförü Asaf ve kanki soför abisine düser. Onlar filmin hem romantik yanını hem de okkalı sözler bölümünü üstlenirler ki, bu bölüm adeta bir demet, "Çiçek Taksi" dizisi kıvamındadır.
Maalesef dizi film tadındaki bu filmi çizgi üstü görüntüleri de kurtarmaya yetmez. Filmin yonetmeni Ali Levent Üngör'ün ne yapmak istediği bir türlü anlaşılamaz. "Mevsim Çiçek Açtı" gurbetçi filmlerinin meraklılarını tatmin eder mi tartışılır. Beni etmediği bir gerçek.
Haftanin Filmi
Aşk Yemini
Yeni evlenmiş birbirine aşık bir çift olan Paige ve Leo bir gece arabada evlerine dönerlerken, bir trafik kazası geçirirler. İkisi de sağ kurtulur fakat Paige 5 sene boyunca komada kalır. Her gün sevgili karısının uyanmasını bekleyen Leo, Paige komadan çıktığında ciddi bir şok yaşar. Zira Paige, ağır bir hafıza kaybına uğramıştır ve kazadan önceki hayatına dair çok az şey hatırlamaktadır. Bu romantik yapımın başrollerini genç aktörler Channing Tatum ve Rachel McAdams paylaşıyor.