• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
ŞEBNEM BURSALI

Sizin hiç anneniz öldü mü?

sebnem.bursali@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 13.05.2012, 00:00
Bizim buraların baharı pek güzel olur... Papatyalar, mor menekşeler, renk renk güller ve tam bir çiçek cümbüşü yani... Ama benim yüreğim tüm bunlara rağmen hep bir yaralıdır son 7 yıldır. Ve acım hala öyle bir taze ki, boşluğum öyle büyük ki, tüm bu güzelliklerin ne kadarını hayatıma kattığımı bir Allah bilir bir de ben..
Oysa, eskiden günler öncesinden hazırlıklarına başladığım, iki kardeşim ve babamla planlar yaptığımı... o gün geldi çattı yine... Anneler gününden söz ediyorum elbette... Öyle süslü püslü laflar söyleyip ahkam kesmek değil niyetim. Ama beni bir tek yaşayan anlar zaten 3 buçuk yıl süren hastalığında aslında her gün O'nun yokluğuna alıştırdığımızı sandık kendimizi... Aile olmanın güzelliğini de bu süreçte yaşadık zaten... Tanrı bize aile olmanın nasıl bir güç olduğunu böyle sınamayı uygun gördü... Ama cok şükür ki biz bu sınavı "pekiyi" ile geçtik... Anneciğimin gittiği gün bile birbirimize sarılmaktan vazgeçmedik.
Böyle bir günde canınızı sıkmak değil niyetim... Annelerimizin gününden, onların değerini bir kez daha anlatmaya çalışacağım kendimce... Çünkü biliyorum ki herkesin annesi, en az benim annem kadar özel bir varlık... Biz onların çocukları da dünyanın en özel varlıkları olduğumuzu düşünmez miyiz? Ve bunu bizi düşündüren de annelerimizin karşılıksız sevgisi değil midir? Ve, sizi karşılıksız seven tek varlığın, anneniz olduğunu düşünmediniz mi hiç?
Bu soruların hepsinin yanıtı aynı zaten amacım yanıtları duymak değil, belki biraz daha düşündürmek... Düşünürken hissettirmek...
Üşüdüğünüzde, korktuğunuzda, canınız sıkıldığında, üzüldüğünüzde ya da tam tersi, sevdiğiniz, sevindiğiniz ve en mutlu olduğunuzda aklınıza ilk kim gelir?
Yine yanıtları belli sorular değil mi bunlar..Ve biliyorum ki herkesin yanıtı aynı...

Bizim hikayemiz
Sizin hiç anneniz öldü mü?
Benim öldü...
Anneme ilk iki yıl bu sözü hiç söyleyemedim... Hep gitti diyebildim... Yakıştıramazsınız ya en sevdiklerinize böyle şeyleri. Ondan sanırım...
Anneme "öldü" diyebildiğim ilk gün yeğenim Berke'nin doğduğu gündü. Dedim ki, "Tanrı bizden bir can aldı, şimdi yerine bir can verdi. O can ki, anneciğimin canının canıydı. Tarkan ile Serap'ın Berke'siydi, Berkemizdi. Yani bir canımız gitti ama bir canımız geldi. Ve, iki yıl önce bir can daha katıldı bize... Sinem ile Çağatay'ın Mete'si, Mete'miz... Ama bu sefer de bir can daha aldı... Babacığımı... Ve, babacığımın gidişinin birinci yılında Teoman'ımız geliyor. Yani, bir can gidiyor ve bir can geliyor..
Garip bir denge bizimki sanırım. Ama, bizim hikayemiz de böyle işte dostlar...

Tüm anneler kutsal
Sözün özü, bugün herkes annesine daha bir sıkı sarılsın. Sevgi sözcüklerini daha cömert kullansın lütfen. Gidenin gelmediği bir dünyada yaşadığımızı, gittikten sonra hatırlamayın diye söylüyorum. Yerine koyamadığınız ve koyamayacağınız sevgiye daha bir sahip çıkın, yaşayın ve yaşatın istiyorum. Hangi kucak annenizden daha sıcak olabilir ki? Hangi bakış annenizinkinden daha sevgi dolu, hangi ses annenizinkinden daha kendinizden olabilir ki?
Yine yanıtları belli sorular oldu, ama olsun.
Bütün annelerin ve anne adaylarının önünde saygıyla ve sevgiyle eğiliyor ve "İyi ki varsınız" diyorum...



Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA