Günümüzün en önemli konularından biri sürdürülebilir kalkınma ve büyüme.
Çünkü içinde yaşadığımız dönemde, kaynakların verimli kullanımı artık bir tercih değil, bir zorunluluk haline gelmiş durumda.
Çünkü gelişmiş ülkelerde tüketim baş döndürücü bir hıza ulaştı ve gelecekte nasıl bir dünyada yaşayacağımız, tasarruf toplumu olup olmayacağımıza bağlı. Bu bilince sahip bir nesil geldiği için de büyük kurumlar bu konuya önem vererek adım atıyor ve gelecek planlarını buna göre yapıyorlar.
Sürdürülebilir büyüme konusunu geçtiğimiz günlerde Soyak Holding Kurumsal İletişim Koordinatörü Fatma Çelenk ile konuştuk.
Çelenk, iş hayatına 1990 yılında TRT'de başladı. Daha sonra İngiltere Pinewood Stüdyoları, ABD Universal ve MGM Stüdyolarında sinema ve TV endüstrisi üzerinde proje bazlı çalışmalar yaptı. 1995 yılında ise, iletişim alanındaki deneyimimi Halkla İlişkiler alanına taşıdı.
STK ÜYESİ
2008 yılından beri de Soyak Holding Kurumsal İletişim Koordinatörü olarak çalışmaya devam eden Çelenk, aralarında "Sürdürülebilir Kalkınma Derneği" olmak üzere pek çok sivil toplum kuruluşunun üyesi.
"Benim için çalışmak; meslek hayatımda bugüne kadar edindiğim tecrübeleri, farklı bakış açılarıyla birleştirerek her yeni güne farklı bir deneyim olarak yaklaşmak demek." diyen Çelenk, günümüz insanının yeniliklere adapte olacak esnekliğe sahip olması gerektiğine inanıyor.
Sürdürülebilir kalkınma da üzerinde önemle durduğu konulardan biri.
"Bugün dünyada her yıl yüzlerce şirket farklı değerlendirme kriterlerini içeren araştırmalarla paydaşları tarafından değerlendiriliyor. İletişimin başarısı, Ölçülebilir bir kriterlele değerlendiriliyor. Sürdürülebilir, etkin ve kaydadeğer oranda fark yaratan projeler ön plana çıkıyor." diyor ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği'nin yürüttüğü "Sürdürülebilirlik endeksi" çalışmalarından bahsediyor.
Kurumsal ve İMKB'ye kote olan şirketler bu konuda çok güzel adımlar atmış.
. Bugün sektörün önemli oyuncuları Finansal raporlama gibi artık çevresel raporlama da yapıyor.
. Uluslararası değerlendirme kriterleriyle gerçekleştirilen raporlamalarla, Kurumsal Yönetim'den Kurumsal Sosyal Sorumluluk Uygulamaları'na şirketlerin farklı faaliyet alanları profesyonel denetim şirketleri tarafından derecelendiriliyor.
. Bu çalışmalara destek olacak ve kurumların sosyal sorumluluk bilincini de yükseltecek bir başka uygulama da yine Kurumsal Sosyal Sorumluluk Derneği'nin yürüttüğü "Sosyal Sorumluluk Endeksi" çalışmaları.
. Tüm kurumlar kendilerini sınamak ve uluslar arası ölçekle ne seviyede olduklarını gözlemlemek ve bir yol haritası çıkartabilmek için derneğin web sayfasındaki formdan yararlanabiliyorlar.
KURUMSAL İTİBAR
Rekabet hızlanıp, hizmetler benzeşmeye başladığı ölçüde, farklılaşma çabaları artınca, güven ve saygınlık öne çıkmaya başlıyor. Kişilerin itibarı olduğu gibi kurumların itibarı da büyük önem taşıyor. Amerika ve İngiltere'de büyük şirketlerinin itibarını ölçen araştırmalar yapılıyor. İtibar katsayısı, ürün ve hizmetler, çalışma ortamı, sosyal sorumluluk, vizyon ve liderlik ve finansal performansa verilen puanlarla belirleniyor. Çelenk'e göre yakın gelecekte uluslar arası standartlarda fakat yerel kültür davranışlarına özgü tasarlanan 'İtibar Endeksi' çalışmaları son derece önem kazanacak. Böylelikle hem sektördeki rekabette hem de sektörlerarası rekabette kurumsal itibar ölçümü yeni bir parametre olarak önümüze çıkacak. Diyor ki, "Eskiden şirketlerin 'ne kadar' para kazandığı önemliydi. Şimdi bu parayı 'nasıl' kazandıkları önemli. Gelecekte ise kazandıkları parayı 'nereye' harcadıkları önemli olacak.