• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
SEDA KAYA GÜLER

Güçlü ses güçlü kadın

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 11.02.2015, 00:00
Türk Sanat Müziği "Müzeyyen Senar", Müzeyyen Senar "Türk Sanat Müziği" demektir benim için. Güçlü ve içli sesiyle söylerdi şarkılarını. Dinleyeni hüzünlendirir, kadeh kaldırmaya ve o kadehi bir dikişte bitirmeye iterdi. Kendisi de içerdi zaten.
Enteresan bir kadındı. İlginç de bir hayatı vardı. Bir röportajında dediği gibi, "Ona nasip olanlar, kimseye olmamıştır. O on bin kadının yaşamını kendi yaşamına sığdırmış bir kadındır".
En güzel röportajlardan birini "Show TV/Bu Tarz Benim"de jüri üyeliği yapan Sibel Arna yapmıştı. Ben de ondan alıntılar yaptım.
Babası cerrah lakaplı Mehmet Bey, annesi olağanüstü güzel sesiyle Kuran okuyan, keyifli olduğu zamanlarda gazel atıp, tef çalan Zehra Hanım'dır. Yokluk ve savaş zamanlarında dünyaya gelir. Hamileliği boyunca çalışan annesi, Pınarbaşı böcekliğinde tek başına doğurur geleceğin Diva'sı olacak kızını.

KEKEME AMA BÜLBÜL
Uykuya yatırılırken ninni yerine şarkı dinler. Annesi ona güzel sesiyle hep şarkılar söyler. Üç yaşına geldiğinde şarkı dinlemeden uyumaz, üstelik yarım yamalak da olsa şarkılara eşlik eder.
Altı yaşında dönemin türkülerini hiç hatasız söyler, düğün ve aile toplantılarında şarkı söylemesi herkesi şaşırtır. Annesi ile birlikte her davetin baş konuğudur. Ancak bu yerel şöhret pek uzun sürmez. Bir sabah kekeme olarak uyanır. Düpedüz nazar değmiştir. Onlarca doktora, hocaya giderler ama çözüm bulamazlar. Konuşamadığını ama şarkı söyleyebildiğini sonra fark ederler. Hatta zaman ilerledikçe sesi daha bir gürleşir. Yaşamı boyunca kekemeliğin ona verilen bir şans olduğuna inanacak ve 'Kekeme olmasaydım, belki Müzeyyen Senar olamazdım' diyecektir.

KOCA ŞİDDETİ
Ölümünün ardından gazete ve internet sitelerinde haberler yapılmaya başladı doğal olarak. Bu haberlerden biri "dayak" yemesiyle ilgili. Kadına yönelik şiddetin giderek arttığı bir dönemde "koca dayağı"nın normal olduğu mu anlatılmaya çalışılıyor, yoksa kocaların aciz kaldıkları anda hemen şiddete başvurduklarını anlamamıza mı?
Öğreniyoruz ki soyadını aldığı ilk eşi Ali de dövmüş karısını, Atatürk'ün huzurunda şarkı söylemesini kıskandığı için. "Beni sürekli dövüyordu. Bir gün ben de onu dövdüm, boşandık. Beni hasta etti, ama ayrılırken hala aşıktım."
Bu da başka bir gerçek. Kadınlar sevdikleri erkeklerden şiddet görüyorlar zaten. Ve dayağa rağmen seviyorlar ama Müzeyyen Senar gibi olanlar boyun eğmeyip boşanıyorlar.
Başka aşklar yaşar. Üç kez evlenir. Ama tek büyük aşkının Suudi Arabistan sefiri Tevfik Hamza Bey olduğunu söyler. "1950'de evlendik, ama hükümeti bizi ayırdı. Bir yıl sürdü, istemeyerek boşandık. Çok direndi, mücadele etti. Çocuklarımı bırakıp arkasından gidemedim. Keşke gitseydim. Hayatımda ilk kez omuzlarımdan yükü alacak erkeğe rastladım. Ayrıldıktan sonra iki kez karşılaştık. Gözyaşları içinde birbirimize sarıldık. Ömrümün sonuna kadar onu sevmeye devam edeceğim."
Gittiği yerde buluşurlar mı bilemem ama güle güle Müzeyyen Senar. Şarkıların bizimle.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA