Bu seçim sonuçları Türkiye'nin tek gerçek liderinin Recep Tayyip Erdoğan olduğunu bir kez daha gösterdi. Bırakın Türkiye'yi, dünyada üst üste 3'üncü defa seçim kazanıp, oy oranını artıran bir lider var mıdır acaba? Kimse alınmasın ama siyaset tarihine geçmeye aday bu başarı hikayesini Erdoğan tek başına yazıyor. Türk insanı ile Erdoğan'ın frekansları birbirini tutuyor. Sandıktan çıkan sonuç açık. Vatandaş Erdoğan'ı ve politikalarını onaylıyor, kendisinin ve çocuklarının geleceğini onun yönettiği bir Türkiye'de görüyor. Seçim artık geride kaldı. Bugünden itibaren Türkiye'nin gündemi yeni anayasa ve Cumhurbaşkanı'nın görev süresi ile ilgili tartışmalar olacak.
ENGEL YOK
Erdoğan, anayasayı tek başına değiştirecek çoğunluğa erişemedi ama her iki seçmenden birinin oyunu almayı başardı. Yani eli rahat. Şu aşamada Başkanlık Sistemi'ni konuşmak için erken. Ancak mevcut durumda Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı'nın önünde hiçbir engel yok. Bence tüm bu alternatifler düşünülerek hazırlanmış eylem planları şu anda Erdoğan'ın çantasında bekliyor. Kendisinden sonra partinin ve hükümetin başına geçecek isim üzerinde kafa yorduğundan da eminim. En kuvvetli adaylardan birinin yeni İzmirli Binali Yıldırım olacağını düşünüyorum.
SÜRPRİZ OLMADI
Sandıktan çıkan neticeye bakılırsa vatandaş yeni CHP'yi pek o kadar 'yeni' bulmamış. CHP'nin temel sorunu, Türkiye'yi ve toplumu 70'li yılların politikalarıyla etkileyebileceğini düşünmesi. Dozu kaçırılmış seçim vaatlerinin de gerçekçi bulunmadığı anlaşılıyor. CHP tüm seçim döneminde sokaktaki insanlara, "Bakın ne kadar da fakirsiniz. Hadi CHP'ye oy verin" demekle yetindi. Ortaya ciddi bir vizyon koyamadı. Yani seçmene güven veremedi. Tamam bu ülkede fakir çok. Ama onların da bu edebiyata karnı tok. 2011 Türkiye'sinde insanlar kendilerine fakirliklerini anlatanı değil, daha iyi bir gelecek vaat edeni tercih ediyor. Partinin oy oranındaki artış da yanıltıcı olmasın. 2007 seçimlerindeki Genç Parti ve DP oyları nereye gitti acaba? Eğer bu oylar CHP'de toplandıysa Kılıçdaroğlu'nun, Baykal'ın kemikleştirdiği yüzde 20'inin üzerine pek bir şey koyamadığını söyleyebiliriz. İzmir'deki durum ise benim için sürpriz olmadı. AK Parti'nin oylarının artacağını bundan 1 ay önce yazmıştım. Binali Yıldırım-Ertuğrul Günay ikilisinin nasıl çalıştığını son 1 haftada yerinde gördüm. İzmir'de asıl sürpriz 2014'teki yerel seçimde olur.
PÜSKEVİT FAKTÖRÜ
Ve MHP. Aslında bu seçimde işi en kolay olan parti MHP'ydi. Başarı çıtası onlar için 'barajı geçmekti. Kasetli şantajlar ve yaratılan mağduriyet havası sayesinde bunu başardılar. Tabi 'püskevit' faktörünü de unutmamak lazım. Normal şartlarda CHP'ye gidebilecek yüzde 2-3 oy MHP'ye kaydı. Boşuna 'her şer de bir hayır vardır' dememişler.