Pınar KSK-Oradea maçına gelmeden birkaç saat önce F.Bahçe antrenörü Zeljko Obradovic'in sarı-lacivertli kulüple yaptığı yeni 3 yıllık anlaşmanın şartlarını öğrendim. Sırp hoca her yıl için 2 milyon euro garanti para alacak, takımı Avrupa Şampiyonu yaparsa 1 milyon euro daha prim alacak, ayrıca Avrupa'da her başarıda ayrı bir galibiyet primi var şartnamede. Obra'nın sadece 1 yıllık ücreti Türk Lirası'na çevrilirse 7 milyon 400 bin lira ediyor. Döndük bizim Karşıyaka'ya. Toplam bütçe yıllık 6 milyon lira. İçinde antrenör, teknik heyet, futbolcuların paraları var. Aradaki uçurum için dehşete düştüm. Nasıl mücadele eder Kaf-Kaf, bu devlerle? Nasıl biz onlardan, "Hadi yen Fener'i, Beşiktaş'ı (Ki Beşiktaş'ı yendiler de), G.Saray'ı, Anadolu Efes'i, Darüşşafaka'yı ve de Banvit'i" isteğinde bulunuruz.
Şahsıma bundan sonra yemin ediyorum, yeşil-kırmızılıların her galibiyeti başım üstüne. Yenilirlerse de gıkım çıkarsa kör olayım.
İsimsiz kahramanlar Kaf-Kaf'lar dün Avrupa arenasında Romen Oradea'yı ezerek yendi, FIBA Şampiyonlar Ligi'nde zirvedekiler arasında kaldı. Maçın özelliği iki gencin izleyenleri ayağa kaldıran avuçları kızarıncaya dek alkışlatan süper şovuydu. Coach Markovic önce 18 yaşındaki Alp Karahan'ı cerasaretle oyuna attı. Maşallah ne yetenek yarabbim, yıllardır oynuyormuş gibi ilk yarıda 1 üçlük 2 ikilik attı, top çaldı, dalışlar yaptı, tuttuğu adımı tutukladı, şansını çok iyi kullandı, toplam 14 sayı üretti. 20 yaşındaki Egemen Güven de pota altındaki etkinliği ve smaçlarıyla patlama bekleyenleri umutlandırdı. 9 ribaunt, 11 sayıyla parladı. Üçüncü genç 18'lik Görkem de seyircinin isteğini kırmadı bir basket de o attı. Pınar KSK maçı Brown gösterisiyle açtı, bu oyuncunun 4 üçlükle rakibin umutlarını yıktı, 23 dakika oynadığı maçı 17 sayıyla tamamladı. Ponitka ilk yarıda boş attı, 2. yarıda açıldı. Yağmur gibi üçlük attı, 20 sayıya çıktı. Pınar KSK'nin en güzel tarafı iyi savunma yapması ve çok iyi mücadele etmesiydi.