• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Tüketim fazla, tasarruf az CAHİT SÖNMEZ

Tüketim fazla, tasarruf az

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 07.08.2015, 00:00
Çok atasözümüz var... Söylemeyi severiz ama sıra uygulamaya gelince yan çizeriz. TÜİK'in birkaç gün önce duyurduğu "Hanehalkı Tüketim Harcaması" verileri "ayağımızı yorganımıza göre ne kadar uzatabildiğimizi" açıkça ortaya koyuyor. Aynı zamanda sonuçlar bazı gerçekleri de su üstüne çıkarıyor...
Rakamlara kısaca göz atalım, ardından değişen resme bakalım...
Hane başına ortalama tüketim 2 bin 846 TL olmuş 2014 yılında... Ortalama bir hanenin 5 kişiden olduğunu varsaysak, demek ki her birey aylık yaklaşık 570 lira harcamış. Fena sayılmaz. Kişi başına düşen gelir açıklandığında da aynı tepkiyi vermiyor muyuz? Sanki bizden saklanan ama bizim adımıza bir yerde biriktirilen bir gelirimiz var psikolojisine kapılmıyor muyuz?
Bu miktarda aylık bazda yaptığımız tüketimin gittiği ürün grupları da şöyle...

GELİRE GÖRE AYRIŞMA
İlk sırada konut ve kira var. Üstelik toplamın dörtte biri gibi oldukça yüksek bir kısmı gidiyor konut ve kiraya... Bu grupta kiralar olduğu gibi konut onarım ve diğer ilgili harcamalar da bulunuyor. Dolayısıyla gelir düzeylerine göre tüketim oranı farklılaşıyor. Geliri en yüksek yüzde 20'lik grup 100 lirasının 21 lirasını konut ve kiraya harcarken, bu rakam en düşük gelir grubu için 33 liraya çıkıyor. Nedeni açık; konutu olmadığı için gelirinin üçte birini kiraya vermek zorunda kalıyor. Yüksek gelirlilerin evleri olduğu için kira dertleri yok. Önemli bir not düşelim. TÜİK'in çalışmayı dayandırdığı analitik çerçeve ve metaveriye göre söz konusu bu tüketimlerde doğrudan mal ve hizmetin elde edilmesi kastediliyor. Yani, konut kredisi ile ev almış bir kişi kira ödemediği için bu grupta harcama yapmıyor gibi görünüyor ancak bankaya çalışmanın kapsamı dışında kalan kredi taksiti ödüyor.
Gıda ve alkolsüz içecekler ise ikinci sırada, yüzde 20 pay ile... Yine bu grupta da gelir düzeylerine göre belirgin bir ayrışma gözlemleniyor. En düşük yüzde 20'lik gelir grubundaki bir kişi gıdaya 100 liralık gelirinin 29 lirasını ayırmak zorunda kalırken, en yüksek gruptaki birey 15 lira ayırıyor. Hemen üzülmeyin ya da daha az gıda tükettiklerini düşünmeyin. Çünkü en düşük gelirli hanehalkı en fazla 1.282 lira gelir elde ederken, en yüksek gelir grubundaki en az 4.193 lira kazanıyor. Bu gelirlerle bakarsak, yüksek gelirlinin düşük gelirliye nazaran yüzde 50 daha fazla gıda tükettiğini görürüz.

ÜÇ GRUBA GELİRİN %60'I
Ulaştırma da benzer şekilde tüketimin büyük kısmının gittiği harcama grubundan... Gelirin yüzde 20'ye yakın kısmını alıyor. Konut, gıda ve ulaştırmadan kalan yüzde 35'i ise giyim, lokanta ve otel, ev eşyaları, giyim haberleşme ve kültür gibi gruplar alıyorlar...
Tabi bu durumda tasarrufa çok az pay kalıyor. 2000 yılından önce yüzde 23'ler gibi bir pay tasarrufa kalırken, 2000-2009 arasında bu oran yüzde 15,8'e, son 5 yılda da yüzde 13'e kadar gerilemiş.
Resimdeki değişme daha doğrusu çelişki daha da dikkat çekici...
Özel kesim vergi sonrası harcanabilir gelirinin milli gelir içindeki payının düşmesine karşın tüketimleri artmış. Nasıl olduğunu merak etmeyin, artan tüketici kredi hacmi ve kredi kart kullanım miktarı yanıtı açıkça veriyor.
Görünen o ki, alıyoruz veriyoruz ama ekonomiye pek can veremiyoruz. Verseydik büyüme hızı ve tasarruf oranı düşük seviyelerde kalır mıydı?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA