YYılın ilk ayında getiri tahtına yeniden altın yerleşti. Geçen sene uzun süre dolar, hafif kenarda da euro oturuyordu getiri tahtında...
Altın Ocak ayında yüzde 10 civarında nominal getiri sağlamış yatırımcısına...
Altını euro ve dolar takip ediyor. Tasarruf sahiplerinin aklının karıştığı hatta belirsizlik ve risk algılarının değiştiği bir süreçte öyle bir sonuç ne kadar sürer sorusu kritik önem taşıyor. Alternatif finansal araçların hem nominal hem de enflasyon arındırıldıktan sonra şu seviyelere ulaşmış Ocak ayında...
Altının enflasyon öncesi getirisi yüzde 10,50'ye ulaşmış.
Sadece bir aydaki getirisi bir yıllık banka mevduat getirisi ile aynı... Enflasyon arındırıldıktan sonra da net getirisi yüzde 7,85 düzeyinde kalıyor. İkinci sırada euro var yüzde yüzde 8,05 ile... Enflasyonsuz getirisi ise yüzde 5,46. Euro'nun hemen ardından dolar geliyor. Biraz hız kesen dolar Ocak ayında yüzde 7,56 brüt getiri sağlamış yatırımcılarına...
TAHVİL VE MEVDUAT NEGATİFTE!
Risk profili düşük tasarruf sahiplerinin tercih ettiği devlet tahvili ve mevduat hesapları her zaman olduğu gibi negatif seviyelerde... Yani tahvil almış ya da parasını bankaya yatıran kişiler elde ettikleri getiri ile enflasyondan kendilerini koruyamamışlar.
Süreci 3 ve 6 aya çıkardığımızda yüksek getiri listesi değişiyor.
Dolar, euro ve bu iki dövizin arkasından altın geliyor yatırım dönemini genişlettiğimizde.
6 ayda doların enflasyon sonrası getirisi yüzde 18,97 gibi oldukça yüksek seviyelere geliyor. Altının bu süreçteki getirisi reel olarak yüzde 6,40'larda kalıyor. Süreci 12 aya uzattığımızda altının açık ara önde olduğunu görüyoruz.
Yıllık yüzde 35'lerde altının bir yıllık brüt getirisi... Neti de yüzde 23,87... Borsa, mevduat ve tahvil ne yazık ki enflasyon sonrası yerinde saymışlar.
DEVAMI GELİR Mİ?
Peki önümüzdeki aylarda bu performansta ya da sıralamada bir değişim olabilir mi?
Altın cazibesini koruyacak gibi...
Çünkü FED'in agresifleşmemesi, daha açık ifadeyle doları değerlendirecek aksiyonları yavaş ve ılımlı alacak olması büyük oranda altına yarayacak.
Bir önemli faktör de Trump'ın küresel istikrarı, tabi kaldığı kadarını, tehdit eden tavır ve kararlarının yarattığı siyasi çalkantılar da altının işine geliyor. Sonuçta güvenli liman arayışlarının ve altına olan talebin bu bağlamda artması anlamına geliyor. Geçen ayda kaleme aldığım altınla ilgili yazımdan kısa hatırlatma tam da bu noktada faydalı olacak. Enflasyon beklentilerinin yıl içinde yükselecek olması altın talebini olumlu etkileyecek.
Çünkü enflasyonun artması durumunda reel getiriler geriliyor ve tahvil gibi uzun vadeli enstrümanların cazibesini yitiriyor.
Diğer taraftan Amerika ve Avrupa borsalarının geçen yıl iyi performans göstermeleri, 2017'de büyük oranda düzeltme hareketleri getirecektir. Dolayısıyla kar realizasyonu amacıyla hisse senetlerinden çıkan yatırımcılar riski dağıtmak için tahvil ve altın tercih edecekler.
Dünya Altın Konseyinin tahminlerini sizlerle paylaşmıştım ve ana fikir olarak altının 2017'de de yükselişini sürdüreceğine vurgu yapmıştım. İlk ay beklediğimiz gibi oldu. Devamı da gelecek gibi görünüyor. Dolar ve euro üzerindeki basınç ancak kademeli şekilde gerçekleşebilecek, yabancı sermaye girişlerine bağlı olarak. Bu yüzden tasarruf sahipleri dövizi özellikle yılın ilk yarısında alternatif yatırım araçları listesinden çıkarmayacaktır.
Sözün özü altın ve döviz sonrasında borsa, tahvil ve mevduat sıralaması bir süre daha devam edecek gibi...