• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
İhracat artıyor ama... CAHİT SÖNMEZ

İhracat artıyor ama...

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 02.05.2017, 00:00

Yazının başlığının devamı malum; artıyor ama halen teknoloji gerektirmeyen diğer bir deyişle katma değeri yüksek olmayan ürünlerin ihracatı ile toplam ihracat artabiliyor.
Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) ihracat değer ve miktar çalışmasından da bu durumu rahatlıkla izleyebiliyoruz. İhracat miktarında gerçekleşen artışa rağmen ihracat gelirleri aşağı inebiliyor.
Tabi kur ya da ihracatçıların uyguladıkları fiyat politikaları gibi faktörler de etkili olabiliyor bu sonucun ortaya çıkmasına...
TÜİK'in açıkladığı dış ticaret verilerine kısaca bir göz atıp ne anlama geldiğine değinelim...
Mart ayında ihracat yüzde 13,6 büyüyerek 14,5 milyar dolara yükselmiş. İthalatta da yukarı gelmiş ama ihracat kadar değil.
İthalattaki artış oranı yüzde 6,9 seviyesinde kalmış. Böylece dış ticaret açığı da yüzde 10,3 gerilemiş. Sadece bu verilere göre dış ticarette olumlu bir gelişme olduğunu bunun da doğal olarak cari açığın da aşağı gelmesine etki edeceğini söyleyebiliriz. Özellikle FED'in iki kez faiz artıracağı ve jeopolitik risklerin iyice yükseldiği bir dönemde Türkiye ekonomisinin kırılganlığının azalması adına anlamlı olduğunun altını çizelim.

Tüketim malları azalmış!

Diğer olumlu bir gelişme ise ithalat içinde nihai tüketim malların payının azalmış olması.
Geçen yılın eş döneminde nihai tüketim malları ithalatı toplam ithalat içinde yüzde 15 civarında iken bu yıl aynı oran 12'lere gelmiş.
Anlıyoruz ki cep telefonlarına taksit uygulamasının kaldırılması ve otomotiv ithalatını zorlaştırıcı önlemler ve benzer bazı uygulamalar amacına ulaşmaya başlamış.
Bu arada AB'ye yaptığımız ihracat yüzde 8,1 yükselmiş.
Geçen hafta Avrupa Merkez Bankası Başkanı Draghi toplantı sonrasında Avrupa'da iktisadi faaliyet hızında artış olduğunu ve bunun devamını beklediklerini vurgulamıştı.
Önümüzdeki aylarda Avrupa toparladıkça toplam ihracatımız da yükselecek demektir.
Son günlerde euronun dolar karşısında güçlenmesi de Türkiye'nin dış ticaretine pozitif katkı yapıyor. Çünkü ihracatın yarısı euro ile yapılıyor. Buna karşın ithalatın hemen hemen tamamı için dolar ödüyoruz.

Kronik sorun

Ancak dış ticaretimizde kronikleşen sorunlar son verilerde yine kendini gösteriyor.
Toplam ihracat içinde yüksek teknolojili ürünlerin payı bırakın yükselmeyi, Mart ayında yüzde 3'e gerilemiş. İmalat sanayi içindeki payı ise yüzde 13'lerde...
Oysa ihracatta son 10 yılda kayda değer yol alan ülkelerden Çin'de bu oran yüzde 32, Güney Kore'de ise yüzde 34'ler civarına ulaşıyor. Orta düşük ve düşük teknolojili ürünlerin payı ise yüzde 64'leri buluyor....
Kısacası yükte ağır pahada hafif ürünleri ihraç etmeye devam ediyoruz.
Yüksek teknolojili ürünlerin üretimi için AR-GE ve inovasyona daha fazla bütçe ayrılması ve daha fazla teşvik verilmesi gerekiyor. Türkiye'de Ar-Ge'ye ayrılan bütçe, GSYİH'nın yüzde 2'sine bile ulaşmıyor.
Bu oran Finlandiya'da % 4.84, Güney Kore'de % 5.36 ve ABD'de %4.79'larda...
Bir sorun daha var bu kronikleşmiş soruna bağlı olan; büyüme hızı yükselmeye başlayınca ithalattaki artış hızı da beraberinde yükselecek.
Yani son iki yıldır ithalattaki artış hızının gerilemesinin nedeni ithalat yerine aramal gibi yerli girdi kullanılması değil.
Daha az üretim yapınca daha az ithalat gerçekleşiyor.
Yine de dış ticaret verilerinin olumlu sinyaller verdiğini söyleyebiliriz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA