Seçmenler ve siyasetçiler olarak ilk şoku atlattık. Sevinenler oldu, üzülenler, hayal kırıklığına uğrayanlar. Pazartesi seçim sonuçlarının ilk analizini yaptık. Bugün daha geniş bir değerlendirme zamanı. Herkesin ilk değerlendirmesi demokrasinin kazandığı yönünde. Evet ama gerçek demokrasi olması için kadın ve erkeğin eşit temsiliyeti gerekir. Yani nüfusun yarısını kadınlar yarısını erkekler oluşturuyorsa iki cinsin de Meclis'te eşit sayılarda yer alması lazım.
Seçim öncesi aday gösterilmede sorunlar başladı her zamanki gibi. Çok sayıda aday adayı olmasına rağmen seçilebilecek sıralara konulan kadın sayısı çok azdı. Ve aday listeleri açıklandığı zaman Meclis'e ne kadar kadın vekil gireceğini tahmin etmek zor olmadı. HDP'nin barajı aşması halinde 90'ı geçecekti bu sayı. Nitekim, yoğun kampanyalar, eylemler, lobi çalışmaları ve 1 partinin yüzde 49 kadın aday göstermesi ile TBMM'de kadın temsili yüzde 14'ten yüzde 18'e çıktı! AK Parti'den 41, CHP'den 20, MHP'den 4 ve HDP'den 32 kadın Meclis'e girdi.
EKSİK TEMSİL
97 kadın vekil. İyi bir sayı mı? Değil elbette. Bu noktada sözü kadınların siyasette var olması için kurulan ve etkili çalışmalar yapan KA.DER'e bırakıyorum.
KA.DER Başkanı Gönül Karahanoğlu diyor ki: "Bu artış, kadınların sevinebileceği, ülkemiz açısından gurur duyulacak, bizi 'kadın temsili ve gelişmişlik' açısından uluslararası alanda üst sıralara çıkartacak bir oran değildir. Kadınlar 'yüzde 50 temsil oranı' talep etti ama sonuç, kadınların kendileri için karar almasını sağlayacak oran olan 'yüzde 30'un çok altında kaldı. KA.DER olarak seçim sonuçlarını değerlendirirken, yıllardır kurduğumuz bir cümleyi, bir kez daha, üzülerek ve isyan ederek kuruyoruz: TBMM, yine kadınların iradesi yok sayılarak, Türkiye'nin yarısı 'eksik' temsil edilecek şekilde oluştu. Siyasetçiler 'bir kez daha' eşitlik ilkesine karşı çıktı, gerçek demokrasi hiçe sayıldı!"
Öyle veya böyle yeni Meclis çalışmaya başlayacak. KA.DER'in, tüm kadınlar adına, nüfusun yarısı adına yeni TBMM'den talepleri var:
KA.DER'İN TALEPLERİ
Bakanların ve bakan yardımcılarının yarısı kadın olmalı.
Tüm bakanlıklar, kadın ve erkek arasındaki eşitsizliği giderici politikalar üretmeli.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın adına ve görev tanımına "Kadın" kelimesi ve kadınlarla ilgili politikalar eklenmeli.
Başta Anayasa Komisyonu olmak üzere, TBMM'de kurulacak tüm komisyonlarda üyelerin yarısı kadın milletvekillerinden oluşmalı.
Yeni Anayasa yapılırken kadın örgütlerinin görüş ve önerileri alınmalı.
Kadını aileden bağımsız, eşit ve özgür bir birey olarak gören Anayasa yapılmalı. Anayasa Komisyonu üyelerinin yarısı kadınlardan oluşturulmalı.
Resmi nikah kıymadan dini nikah yaptıranlara ve evlilik cüzdanını görmeden bu nikahı kıyan din görevlisine verilen cezanın iptali kararı kaldırılmalı. Çocuk yaşta evlilikler ve erkek çok eşliliği engellenmeli.
Mecliste kadın cinayetleri ile ilgili daimi komisyon ve alanda çalışan kadın örgütlerinin oluşturacağı izleme komisyonu kurulmalı.
Şiddetten korumada kadınlar arasında ayrımcılık yapılmamalı.
Kadına karşı işlenen suçlarda iyi hal durumundan cezai indirimler kaldırılmalı.