• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
SEDA KAYA GÜLER

Öfkenin bedeli

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 26.09.2016, 00:00

İstanbul'da yaşanan metrobüs dehşeti aslında çoktandır "geliyorum" diyordu da biz üzerinde durmuyorduk.
Şiddet sarmalı her tarafımızı çoktandır sarmış durumda. Acayip öfkeliyiz.
Herkesten, her şeyden nefret ediyoruz.
Hiç tanımadığımız birilerini sosyal medyada söylediği bir söz üzerinden lanetliyoruz.
Karşı karşıya kaldığımızda da neler yaptığımız ortada işte.
Önce şunu unutmayalım ki: öfke, kulağa hiç hoş gelmese de üzüntü, sevinç, mutluluk, kaygı gibi oldukça doğal bir duygudur. Yani insani bir duygudur.
Dışarıdan gelen bir saldırı, ihlal veya tehdit sonucu ortaya çıkar.
Aslında kişileri tehlikeden korunmayı, amaçlara ulaşmayı ve kendini ifade etmeyi sağlayan işlevsel bir duygudur.
Sorun olan öfke değil, öfkenin nasıl gösterildiğidir.
Yani hepimiz öfkeleniriz ama hepimiz şemsiyeyi karşımızdakinin kafasına geçirmeyiz.
Eğer kişi öfkesini saldırganlık, bağırma, kavga etme ya da pasif bir şekilde ifade ediliyorsa tehlike var demektir. Bu durum, kişinin hem kendi ruh sağlığını hem de başkalarıyla ilişkilerini olumsuz etkiler.
Tıpkı yolcu ve şoförün tepkileri gibi.

ÖFKENİN NEDENİ

Öfkelenmemizi sağlayan tek bir neden yok. Herkes farklı olay ve kişilere öfke tepkisi gösterebilir. Trafik, sırada önünüze geçmeye çalışan kişiler, işlerin yeterince iyi yapılmaması, saygısızlık, ertelemeci yapıda insanlar gibi bazı kişi ve durumlar vs...
Sinirlenmemize yol açan da sadece bu uyarıcılar değil, bu uyarıcılar ile ilgili bir takım değerlendirmelerimiz. Yoksa hepimiz aynı olaylara tepki verir ve öfkelenirdik.
İşte burada yaşama bakışımız, aldığımız eğitim ve kültür ortaya çıkar. Yaşamda kendimiz için diğerleri için ve genel olarak dünya için bir takım kurallar belirleriz ve bu doğruluğu kanıtlanamayan kurallar ile değerlendirmeler yaparız ve bunlar sonucunda da yoğun duygular yaşarız. Herkesin kuralı ve değerlendirmeleri farklı olduğu için herkes aynı olayda aynı tepkiyi göstermez.
Öfkenin sonucu da aynı oranda olmaz.
Sorun öfkede değil, öfkenin nasıl gösterildiğinde dedik. Uzmanlara göre öfke sorunu yaşanıyorsa, bunun üstesinden gelmek için öncelikle öfke duygusunun tanınması gerekiyor.
Hangi durumlar kişiyi neden sinirlendiriyor?
Bu öfke duygusu ile ne yapılıyor ve nasıl davranışlar gösteriliyor?

ÖFKE KONTROLÜ

Televizyonların vazgeçilmezi haline gelen ve en çok seyredilen yarışma ve evlilik programlarında çabucak öfkelenen ve sinirlenen kişilere rastlıyoruz. Ve bu kişilerin "Ben böyleyim," diyerek bu öfkeli hallerinden memnun olduklarına dair tutum sergilediklerini de görüyoruz.
Esas sorun da burada işte. Öfkeli olmanın, kırıp dökmenin özellikle erkeğe özgü bir tutum olarak değerlendirilmesi ve hoş görülmesi. Her ne kadar kimileri tarafından alkışlansalar da öfkenin bedelini oyundan atılarak veya uyarı cezası olarak ödüyorlar. Trafikte ise kaza yaparak.
Metrobüs kazası örneğinde olduğu gibi feci sonuçlar da doğurabiliyor. Bir milyon lirayı aşan maddi kayıplara yol açtı iki kişinin öfkelenmesi. Tabii buradaki tek suçlu sadece öfkeli yolcu değil, yolcuların hayatını riske atarak direksiyonu bırakıp ayağa kalkan şoför. O da öfkesinin neye mal olacağının farkında değil.
Özetle: Öfkeyle birlikte üzüntü, kaygı, hayal kırıklığı ve umutsuzluk gibi duygular yaşamak zorunda kalabiliriz.
Kalp damar hastalıkları, ülser gibi mide rahatsızlıkları, kas gerginliği ve nefes darlığına yakalanabiliriz.
Bunların yanı sıra kişiler arası iletişim bozulabilir, tahammülsüzlük artar ve ilişkileri yara alır. İyi kontrol edilmediğinde saldırgan davranışlar ile birlikte toplum için de olumsuz etkileri görülür.
Bu durumda bir an önce öfke kontrolünü öğrenmemiz şart. Bütün toplum hem de...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA