Bir tarafta ÇABA Derneği var. Bir tarafta sanat hayatındaki 50. yılını kutlayan, müziği ile ulusal ve uluslararası birçok ödül alan ve eserleri onlarca yerli ve yabancı sanatçı tarafından yorumlanan Zülfü Livaneli. İki taraf bir yardım konserinde buluştu.
Önce ÇABA kadınlarından söz edeyim.
Her biri iş, güç sahibi, iyi eğitim görmüş, mesleği olan, maddi durumları iyi kadınlar. Çoğu evli ve çocuklu.
12 yıl önce aralarında şimdiki yönetim kurulu üyelerinin de olduğu bir grup kadın, Güneydoğu'ya yaptıkları bir geziden dönerken, havaalanında hayatlarını değiştirecek bir görüntü ile karşılaşırlar:
Sonradan kanser hastası olduğunu öğrendikleri genç bir kadın yerde yatmakta, küçük oğlu başında ağlamakta, kocası da görevlilere yalvarmaktadır.
Zira yetkililer, tedavi olmak amacıyla tüm paralarını yatırarak İstanbul'a gitmek için bilet alan aileyi, kadının durumunu riskli buldukları için uçağa almak istememektedir.
Şahit olan herkesin yüreğini burkan bu durum karşısında sessiz kalamaz ve hemen duruma el koyar bu kadınlar.
Hatta ortalığı birbirine katarlar.
Bütün sorumlulukları üstlenerek, gereken kağıtları imzalarlar ve aileyi uçağa bindirirler.
DERNEK OLUŞUMU
Uçak kalkmadan önce de tanıdıkları ünlü bir cerrahı arayıp, durumu anlatırlar ve kadına yatacağı hastane bile ayarlarlar.
Tüm hastane ve ilaç masraflarını da, aralarında para toplayarak karşılarlar.
Bu çabaları sonucunda birkaç ay sonra kadın iyileşip, memleketine döner.
Bu olay onlar için bir dönüm noktası olur. Birazcık çabayla hayat kurtarabildiklerini görünce, bu tür çabaları sürdürmek isterler.
Ve bu işleri yasal yollarla yapmak için de ÇABA'yı (Çağdaş ve Bağımsız Yardımlaşma Derneği) kurarlar.
12 yıldır da canla başla çabalıyorlar ve özellikle de eğitime ve kadın sağlığına yönelik çalışmalar yapıyorlar.
Çok amaçlı erken eğitim merkezi, gençlik merkezleri kurulmasına öncülük ediyorlar.
En önemli özellikleri imkansızı başarmaları. Tuttuklarını koparan kadınlar da diyebiliriz.
Zülfü Livaneli de konserde yaptığı konuşmada "Bu kadınların lügatinde imkansız diye bir şey yok. Ülker'e (eşine) başımıza bir şey gelirse hemen ÇABA'yı ara dedim. Onlar insanı ipten bile kurtarırlar" diyerek bu özelliklerine dikkat çekti.
50. SANAT YILI
Kamuoyu bu derneği daha önce sahneye çıkmamış 75 popüler ismin rol aldığı ve Cem Yılmaz'ın yazdığı tiyatro oyununu sergilemesiyle tanımıştı.
Daha sonra bu gösteriler katlanarak devam etti. 10. yılında Tarkan dernek yararına konser verdi.
Bu yıl da Zülfü Livaneli'nin 50. Sanat Yılı için düzenlenen ve tüm geliri derneğe bağışlanan konserde Feridun Düzağaç, Funda Arar, Göksel, Kardeş Türküler, Kenan Doğulu, Kubat, Linet, Sezen Aksu, Sıla, Yaşar, Yeni Türkü, Yonca Lodi gibi isimler sahneye çıktı ve Turhan Yükseler orkestrası eşliğinde Zülfü Livaneli'nin şarkılarını söyledi.
Gecede Türk Sanat Müziği'nin sevilen isimlerinden Bekir Ünlüataer de sahneye çıkan sanatçılar arasındaydı.
Ayrıca Zülfü Livaneli'nin Sevdalım Hayat şarkısını da yaşları 6 ile 19 arasında değişen çocuk korosu seslendirdi.
"Bu akşam dostlar gecesi oldu.
Sahnedeki yorumcu dostlarımı izlerken öldüm cennetteyim diye düşündüm.
Ben Aşık Veysel ve dostum Neşet Ertaş gibi kendi yazdığım şarkıları yorumlarım. Ama bu gece sahnedeki genç yorumcu dostlarımı görünce çok duygulandım" diyen Livaneli gibi geceye katılan herkes duygulu anlar yaşadı.