• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
AHMET VELİ OLGUNDENİZ

Herkesin kendi işini yapması için

ahmet.olgundeniz@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 20.06.2010, 00:00
Televizyon seyrediyorum, göğüs hastalıkları uzmanı Türkiye'de girişimciliğin nasıl gelişeceğini ve Türk tekstilinin önündeki engelleri anlatıyor. Bir başka kanalda bir deniz biyoloğu küçük ve orta ölçekli işletmelerde aile anayasasının oluşturulması ve kurumsallaşmanın gereğinden dem vuruyor. Ben yaşlarda bir endüstri yüksek mühendisi kendini insan kaynakları uzmanı ilan etmiş gençlere kariyer yönetimini anlatıyor.
Bir gıda mühendisi üç beş paraya dağıtılan, hikmeti kendinden menkul, sertifikalarla kariyer koçu olmuş.
Piyasada 5-10 TL'ye satılan NLP kitaplarını okuyup kendini kişisel gelişim uzmanı ilan ederek Anadolu turnesine çıkanlar var.
Yazının bundan sonrasında "mutsuz" tıp ve mühendislik mezunlarının nasıl sosyal bilimleri parsellediklerinden, bahsedip "herkes kendi işini yapsın" mesajı vereceğim ancak farkediyorum ki çok daha büyük bir tehlike var ortada.

İŞİNİ SEVMEK

Consultancy & Research Center (CRC) tarafından gerçekleştirilen "E-İş ve İK Siteleri" başlıklı araştırmada, İstanbul, Ankara ve Bursa illerinden 18-45 yaş arasındaki 600 kişi ve çeşitli firmalardan 200 insan kaynakları (İK) yöneticisi ile yüz yüze görüşülmüş.
Araştırmaya göre, Türk insanının yüzde 63'ü sevdiği meslekte çalışmıyor. Bir daha tekrar edeyim her yüz kişinin 63'ü kendisine uygun olmayan yanlış bir mesleği sürdürüyor.
Bunu sadece ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durum, insanların fazla seçme şansı olmaması gibi durumlarla izah etmek mümkün değil. Bunun en temel açıklaması insanların kendilerini iyi tanımamaları, tanıyamamaları. Kendi becerileri, yetenekleri ve yönelimleri hakkında bilgi sahibi olamamalarıdır. Bu ülkedeki en büyük sorun koçluk, mentörlük, danışmanlık gibi adına ne derseniz deyin sistemlerin yerleşmemesidir.
Milli Eğitim Bakanlığı rakamlarına göre ülkemizde 14.5 milyon öğrenci var. Bu nüfusumuzun neredeyse yüzde 20'si eder. Bunun üzerine bir de 2.1 milyon üniversite öğrencisini koyarsanız 16.6 milyon rakamına ulaşırsınız. Tabi bunlar resmi kayıtlar. Bu öğrencilerini neredeyse tamamı sağlıklı bir öğrenci koçluğu hizmeti alamıyor. Her gün internette kulaç atan ve dünyanın bilgisine saniyelerle ulaşabilen gençlere, okulları veya meslekleri tanıtmak değil onlara kendilerini tanıtmak gerekir.

KİŞİSEL GELİŞİM
Nedir koçluk hizmeti? Koçluk ilke olarak bugünden yarına bakmak; bir hedefe ulaşma aracıdır. Bugün içinde bulunduğunuz durum, yarın için idealleriniz, mevcut yetenek, yetkinlik ve deneyimleriniz ışığında, ulaşmak istediğiniz hedefin ne olduğunu belirlemenize yardım eder. Bu noktadan sonra, bu hedefe ulaşmak için geliştirmek istediğiniz yanlarınız, beklentileriniz, kaygı ve hayalleriniz üzerine çalışarak hedefe en kısa sürede ulaşmanız için size destek olur. Tüm bu çalışmalarda temel yaklaşım, bireyi hazır kalıplara oturtmak yerine, her bireyin kendine özgü olduğunu kabul ederek, ona ait davranış kalıplarını geliştirmektir.
Koç, gerçek potansiyelinizi ortaya koymanız için size sürekli destek sağlayan bir ortaktır. Bu ortaklıkta, sizin kendi cevaplarınız, kararlarınız ve hareketlerinizden sorumlu sağlıklı bir birey olduğunuzu kabul eder. Bu nedenle, koçun görevi size akıl hocalığı yapmak değil, bizzat sizin cevaplarınıza ışık tutmak olarak tarif ediliyor.
Bu ülkede öğrenci koçluğu mesleği mutlaka yaygınlaşmalı. Batılı akreditasyon kuruluşlarına sırtımızı dayamadan Türk insanının ihtiyaçlarına göre tasarlanmış, bizim hassasiyetlerimizi göz önüne alan kendi koçluk eğitimimizi, mesleki ve etik standartlarımızı oluşturmamız gerekiyor.
İyilikle kalın

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA