Babam 'Vakti saati gelince her şey olur oğlum' der. Gerçekten de öyledir (Öyleydi). Eskiden her şeyin bir zamanı, bir mevsimi vardı.
Kışın dondurma (bademcik ameliyatı olmadıysan) yenmezdi. Kadınlar açık ayakkabı giymezdi.
Karpuz kabuğu düşmeden (şimdi çekirdeksizi bile var) denize girilmezdi.
Film sinemaya gelmeden (şimdilerde korsanı var) izlenmezdi. Vizyondan kalktığında da televizyona gelmesi beklenirdi.
Tatilin bir mevsimi vardı. Öyle erken rezervasyon diye bir icat yoktu. Daha nisan-mayıs aylarında arkadaşların tatil yerlerine gidip resimlerini paylaşıp seni sinir edemezlerdi.
Hastaneye gittin mi sıra beklerdin. Sıran gelmeden doktoru göremezdin. (Nerede öyle randevu sistemleri?)
Askerlik bitmeden adama kız vermezlerdi.
Slow bir parça çalmadan kızı dansa kaldıramaz, ona asla dokunamaz, neredeyse kokusunu dahi bilmezdin. (Slow dans adeti bitti, mertlik bozuldu.)
Bir dizinin kahramanları öyle hemen ilk sezondan öpüşmezler, izleyicide gerilim tırmandırılır, hatta kanırtılırdı. (Anladınız mı şimdi Kurt Seyit neden tutmadı?) İşyeri ya da evin dışındaysan sana bir Allah'ın kulu ulaşamazdı. (Çağrı cihazı yok, cep telefonu hayal bile değil.)
Anladınız mı şimdi aşklar niye bitti?
Gerilim bitti.
Beklentiler bitti.
Kavuşma heyecanı bitti, çünkü beklemek bitti.
Emek vermek bitti.
Alternatifsizlik bitti.
Ulaşamamak bitti.
Kolay ulaşılan şeylerin de değeri yitip gitti.
Romantizm son derece uzak bir kıtaya hedeflenmiş kısa menzilli bir füzedir. "Uzak ve ideal" burada kilit sözcükler. Biri eksik olursa, romantizm olmaz. Hedef ideal olmazsa istek olmaz. Hedef uzak olmazsa motivasyon olmaz. Hedefler yaklaştı, aşk bitti.
Dondurmam kaymak değil
Amerikalı ve Japon dondurma şirketleri zinciri, müşterilerine egzotik tatlar sunma konusunda oldukça iddialı!
Sarımsaklı, kaz ciğerli, ahtapotlu, yılanlı, kurutulmuş karidesli, inek dilinden dondurma hayal edebiliyor musunuz? Peki ya biralı, yeşil çaylı dondurma, köpek balığı yüzgeci ve kızarmış istiridyeli dondurma?
Böyle de dondurma olur mu diye düşünmüştüm bu haberleri okuduğumda.. Aynen sizler gibi. Yine büyük konuşmuşum!
Geçenlerde bir Tayland restoranında bana ikram edilen son derece ilginç iki dondurmayı denedim. Biri zencefilliymiş. Gayet güzel. Yalnız öyle özel bir tat değil. Ama diğeri gerçekten farklıydı! İkincisi, acılı dondurma idi. Evet, yanlış okumadınız.
Önce ağzınıza kaymaklı dondurma gibi bir tat geliyor. (Zira dilin öndeki reseptörleri tatlıyı algılar.) 'Bunun neresi acılı?' diye düşünüyorsunuz. Tam yutarken hafif bir sıcaklık hissi boğazınıza yayılıyor (Aynı şekilde acıyı da dilin gerisindeki bölge algılar). Yutana kadar çok hafif, belli belirsiz bir acı hissi oluşuyor, sonra hemen geçiyor.
Zaten Tayland acısı bizim acıya benzemez. Bizim acımız dili damağı şişirip uyuşturur, iki dakika sonra yemeğin tadını alamaz olursun. Oysa Tay acısı böyle kısa süreli özel bir acıdır. Yemeğin tadı da aynen korunur. Son derece ilginç bu deneyim için İstanbul Tepebaşı'ndaki 'Çok Çok' a bir uğrayın derim...
Dilin kemiği yok mu?
Kadınların güzellik için çekmeyecekleri acı olmadığını artık hepimiz biliyoruz. Yağ emdirme, face lifting, epilasyon, lazer, babadan kalma ağda modeli... Hepsine okey! Okey de bu ne! Miss Venezuela 2013 güzellik yarışmasında ikinci olan Wi May Nava, yarışmaya kadar formda kalabilmek için bilinen en radikal yöntemi uygulamış (Aslında bu yöntem California'da zaten uygulanıyormuş). Allah akıl fikir versin, yemek yerken acı duymak için diline bir plastik parçası diktirmiş. (Haliyle sıfır beden oluvermiş!) Ben bu yöntemi siyasiler için öneriyorum. Böylece, daha sonra başlarını belaya sokacak açıklamalar yapmadan önce on kez düşünmek zorunda kalırlar. Dilin kemiği mi yok? Nah yok! Var işte...
Erkek ve gerçek
Eğer gizem bir şehir olsaydı o şehri, yani sırrı koruyan muhafızlar şüphesiz ki kadın cinsinden oluşurdu. Bir erkeğin en zayıf noktası, sır noktasıdır. Akıllı kadınlar, güçlü olduğu düşünülen erkeklerini küçük problemler, kolaylıkla çözülen bilmecelerle oyalarken asıl büyük yapbozu kendilerine saklarlar. Bu sayede o erkekler, o koca cüsseli ama minik yürekli kahramanlar hep çocuk, hep masum kalabilir. Eğer erkeğinizi vaktinden önce öldürmek istiyorsanız, ona henüz hazır olmadığı, taşıyamayacağı bir bilgiyi, bir sırrınızı açın.