• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın

ATILGAN BAYAR

Gazeteciliğin onuru

atılgan.bayar@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 18 Mayıs 2014
'BİZ GAZETECİLİK YAPIYORUZ' YALANI
Hayır efendim, gazetecilik falan yapmıyorsunuz. Operasyonel bir alet olarak faaliyet gösteriyorsunuz.
Gazetecilik yapmış olsaydınız, 'ben madenci karısıyım' diye başını örtüp BBC'ye konuşan ve 'bize AK Parti'ye oy vermezseniz sizi işten kovarız dediler' yalanını söyleyen provokatörün gerçek kimliğini manşetlerden görürdünüz.
Ülkenize, devletinize karşı BBC ekranlarında yapılan böyle bir komployu deşifre ederdiniz.
Bırakın manşetleri, gazete eteklerinde bile görmediniz. Çünkü siz, Fadime Şahin'lerden gelen bir ekolün temsilcisisiniz.
Çünkü siz gazeteci falan değil, yalanın ve psikolojik harbin aletlerisiniz.
'Gazeteciyim' deyip, bu kadar ilginç, bu kadar tuhaf, bu kadar çarpıcı bir haberi görmemenin başka bir açıklaması olabilir mi?

'BİZ GAZETECİLİK YAPAMIYORUZ' YALANI

'Biz gazetecilik yapamıyoruz, iktidarı eleştiremiyoruz' diyorlar.
Kusura bakmayın ama ben burada pek rahat, 'devlet hakaretleri sindirebilme makamıdır' yazıyorsam, 'Faruk Çelik istifa etmelidir' diye bağırabiliyorsam, siz başarısızlığına ve ödlekliğine bahane arayan yalancılardan başka bir şey değilsiniz demektir.
Gelin sağlamasını yapalım:
Velev ki, çalıştığınız kurumlarda, 'iktidarı eleştirmenize izin verilmiyor', siz iyi bir dış habercilik, iyi bir magazin haberciliği, hiç olmazsa vasat bir ekonomi haberciliği yaptınız da, biz mi fark etmedik?

GAZETECİLİĞİN GELECEĞİ
Bir yanda psikolojik harpçiler, öteki yanda iktidara yakınlık kotasından gazeteci olma fırsatını bulan yeteneksizler arasında sıkıştı kaldı medya.
Sistemin bu şartlar altında çalışması mümkün değil.
Öyle ya da böyle, medyada büyük bir reform olacak.
Bu reformda kim öncü olursa, kim ilk adımı atarsa, geleceğin medyası da onun olacak.
Toplumsal merkez değişti, dolayısıyla siyasal merkez de değişti. Medyanın değişimi ve normalleşmesi de kaçınılmaz.
Eski Türkiye'nin kutuplaşmasından kurtulan, medyayı da kurtaracak.

Yılmaz Özdil vakası

Gazetecilik kriterleri içerisinde düşünmek ve anlayabilmek mümkün değil.
Muhafazalar kesimin apaçık delileri bile, Yılmaz Özdil'in yazabildiği tuhaflıkla cümleler kurmadılar.
Dolayısıyla, Yılmaz Özdil'in Hürriyet gibi bir gazetede yazıyor olması, basın özgürlüğü kapsamında değerlendirilebilecek bir olay değil.
Meczup özgürlüğü kapsamında değerlendirilebilir.
Burada savunulan, bir zamanlar Bedri Baykam'ın 'maymunların resim yapma hakkı'nı savunduğu gibi, meczupların yazı yazma hakkını savunmak anlamına geliyor.
Özdil, bir siyasi kesimi değil, bir psikolojik rahatsızlığı temsil ediyor.
Bunun toplumsallaşmasının önüne geçmek de, medyanın vazifesidir.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.