• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Maliyet enflasyonunda sıçrama CAHİT SÖNMEZ

Maliyet enflasyonunda sıçrama

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 05.10.2011, 00:00
Her ayın üçünde olduğu gibi Eylül enflasyon rakamları Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) tarafından yayımlandı. TÜFE'de şimdilik bir sorun görünmemesine karşın, ÜFE almış başını gitmiş desek yeridir. TÜİK rakamlarına göre, talep enflasyonu her ne kadar hedefin üzerinde gerçekleşse de makul seviyelerini korumuş. TÜFE'nin Eylül ayındaki artış oranı yüzde 0.75, yıllık bazda ise yüzde 6.15'lerde. Sorunlu görünen maliyet enflasyonu iki haneli düzeyinde kalmış, Eylül ayında yüzde 1.55 gibi yüksek oranlı artış göstermiş. Yıllık bazda ne yazık ki yüzde 12.15'e tırmanmış.
Her iki enflasyon oranlarının satır aralarına bakalım...
TÜFE'de en büyük artış mal ve hizmetler grubunda görülüyor yüzde 20.19 ile. Alt grupları da şöyle sıralanıyor, ulaştırma yüzde 14.10, ev eşyaları yüzde 8.61, giyim yüzde 6.29 ve eğitim yüzde 6.24. Karpuz, elma ve taze fasulye yüzde 20'ler civarında fiyat düşüşleri ile TÜFE rakamının kurtarıcısı olmuş resmen. Şaka bir yana, günlük hayatımızda en çok tükettiğimiz mal ve hizmet grubunda, giyside ve ulaşımda yüzde 20'ler, yüzde 14'ler gibi yüksek seviyede artışlar olacak ve TÜFE genel olarak yüzde 0.75'de kalacak. Gerçekten hayat pahalılığı olarak kabul ettiğimiz enflasyon ile iktisadi olgu olan enflasyon arasındaki fark oldukça belirgin değil mi?

SEPET KRİTERLERİ

Aslında hata enflasyonun ölçümünde. Birincisi, ürün sepetine seçilen ürünler, ikincisi bu ürünlerin sepetteki ağırlıkları, üçüncüsü ve en vahimi her gelir grubunun aynı ürün sepetini tükettiği varsayımı. Oysa yüzde 20'lik bir grup milli gelirden yüzde 55 pay alırken, diğer yüzde 20'lik grup sadece yüzde 6 pay alabiliyor. Dolayısıyla, yüksek gelire sahip kişi ile düşük gelire sahip bireylerin aynı ürün sepetini tükettiği varsayımı gerçekle fazla bağdaşmıyor. Gıda yüzde 26 ağırlıkla en çok talep ettiğimiz ürün. İkinci sırada yüzde 16.46 ile konut ve sonrasında yüzde 15.15 ile ulaştırma geliyor. Eğitimin harcamalarımız içinde yüzde 2.32 payı var TÜİK'e göre.
Rakamlara göre, talep enflasyonu anlamına gelen TÜFE'de bir sorun görünmüyor. Yani, Merkez Bankası'nın beklentileri ile uyumlu patikada. Asıl sorun ÜFE'de. Yani maliyet enflasyonunda... ÜFE, Eylül'de ciddi bir sıçrama yaptı. Alt sektörler açısından değerlendirdiğimizde, en fazla artış imalat sanayinde görülüyor. Sektörde yüzde 70 dolayında ağırlığa sahip imalat sanayinde fiyatlar geçen yılın Eylül ayına göre yüzde 17.03 oranında yükselmiş. Tümüne baktığımızda, şu an yıllık bazda yüzde 12'nin üzerinde seyreden ÜFE, 2010 yılının aynı döneminde yüzde 8'ler seviyesinde idi.

SADECE TÜRKİYE Mİ?

1990'lı yıllarla karşılaştırarak çok övündüğümüz enflasyon konusunda, gelişmekte olan ülkeler ne durumdalar birkaç cümle ile ona da değinelim. Çünkü, Türkiye'de yüzde 100'ler seviyesinde enflasyona karşın Latin Amerika ve Uzakdoğu Asya gibi ülkelerde daha yüksek hiperenflasyon vardı. 2011 Ekim başı itibariyle gelişmekte olan ülkelerde enflasyon ortalaması yüzde 5-5.5 aralığında seyrediyor. Birkaç ülke örneği derseniz, Brezilya'da yüzde 7.2, Şili'de 3.2, Meksika'da 3.4, Singapur'da yüzde 5.3 ve Arjantin'de yüzde 9.8. Yeryüzünde yüzde 20'lerde enflasyonu kalan 2 ülke var, birisi Venezüella, diğeri Vietnam. Bu arada, gelişmiş ülkelerde ise yüzde 2-2.5 bandında. Enflasyon ve faiz rakamları öyle empoze ediliyor ki, 90'lı yıllardaki yüksek oranlardan sadece Türkiye kurtulmuş, diğer yüksek enflasyonlu ve faiz oranlı ülkeler yerlerinde kalmış gibi düşünülüyor. Oysa bu küresel ekonomideki yapısal dönüşümden bir sonucu.
Merkez Bankası'nın dikkate aldığı "özel kapsamlı TÜFE" rakamlarında da kısmi bir artış dikkat çekiyor. Özel kapsamlı TÜFE-H ve I grupları sırasıyla yüzde 7.42 ve yüzde 6.96 düzeyine ulaşmış. Enflasyonda bir sıçrama görülse de, Merkez Bankası'nın beklentileri de bu yönde olduğundan, politika araçlarını sıkılaştırıcı yönde kullanma olasılığı şimdilik sıfır diyebiliriz.



Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI