Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün önderliğinde partileşmede son aşamaya gelen Türkiye Değişim Hareketi, "İktidar yolunda İzmir Buluşması" ile Türk siyaset sahnesine, "tam kadro' ilk fotoğrafını İzmir'den verecek.
TDH İzmir Ege Bölge Sorumlusu Hüseyin Aslan, geçtiğimiz pazar günü Konak Cundamey Restoran'da 22 ilçe başkanını ve Ege Bölgesi gençlik kolları üyelerini buluşturan İzmir bölge toplantısında, 17 Ocak Pazar günü saat 13.00'te Bornova Meydanı'nı en az 50 bin kişinin dolduracağını tahmin ettiklerini söylüyordu.
***
Peki Sarıgül, "iktidar yolunda anahtar" olarak nitelendirdiği Büyük İzmir Buluşması'na kimlerle katılacak ve hangi sürprizleri yapacak?
İzmir, TDH'nin "çekirdek kadrosu" olarak nitelendirilebilecek A Takımı'nın Türk siyaset sahnesine çıktığı ilk vitrin olacak.
Kimler olacak?
Eski bakanlar Hikmet Çetin, Yüksel Yalova, Mehmet Moğoltay ve Onur Kumbaracıbaşı...
Eski milletvekilleri, hareketin Genel Sekreteri Hasan Aydın, Muharrem Toprak, Genel Sekreter Yardımcısı Zeki Eker, Ali Öğüten, İsmail Ericekli, eski müsteşar Sabri Erbakan, SHP eski Genel Başkanı merhum Erdal İnönü'nün yeğeni Hayri İnönü, Ankara eski Belediye Başkanı merhum Vedat Dalokay'ın oğlu Hakan Dalokay...
İzmir İl Örgütü, Genel Başkanları Mustafa Sarıgül'ü karşılamak için toplantı üstüne toplantı yapıyor.
***
Mesela, İstanbul'dan gelen "Sarıgül" plakalı otobüsler...
Bu araçlar kentte dolaşırken, kavga ve tartışmanın egemen olduğu siyasette pek alışık olmadığımız "Sevgi Kazanacak" sloganıyla yol alıyor.
Binlerce el broşürü Ege'deki kentlerin en işlek noktalarında, Egelileri "17 Ocak'ta, saat 13.00'te değişim için Bornova'ya" davet ediyor.
siyasetten
CHP Bornova: Kıran kırana
Bornova, İzmir siyasetinde etkin bir ilçe... Önemli bir eğitim ve sanayi merkezi.
İşte bu ilçedeki CHP örgütü kongre hazırlığında, kulislerde de iki adayın adı dolaşıyor.
Bunlardan biri eski ilçe başkanlarından Enver Dündar, diğeri Ertürk Çapın.
"Kulislerin Efendisi"ne göre, Ertürk Çapın'ın arkasında Bornova Belediye Başkanı Kamil Sındır var. Enver Dündar ise kulislerde Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu destekli dolaşıyor.
"Kulislerdin Efendisi"ne, "Çamdibi'nde durum nasıl?" diye soracak olanlar, "Enver Dündar bu işi götürür" cevabını alır.
Altındağ ve Pınarbaşı kesimlerdinde kıran karına bir mücadele gözlenirken, kulisler bir başka özlemle çalkalanıyor.
Delegelerin çok ama çok önemli bir bölümü, "Ah şu Osman Koçanalı yarışa bir katılsaydı" diyor.
gündem
İzmir'de Özal hesaplaşması
İzmir'in eski Büyükşehir Belediye Başkanı Burhan Özfatura, Özal döneminin önde gelen isimlerinden biri olarak bilinir.
Özfatura, Özal ile özdeşleşmiş bir isim...
Yaşar Holding Onursal Başkanı Selçuk Yaşar'ın, İzmir Spor Adamları Vakfı'nın Hilton Oteli'ndeki toplantısında yaptığı konuşma, dün İzmir'de günün konusu oldu.
Yaşar, bu konuşmasında yıllar öncesine gitmiş ve o günlerden kalan bir anısını da naklederken, bir anısını da kısaca bugünlere taşımıştı.
Yaşar bu konuşmasında:
"12 Eylül sonrası ilk seçimde biz Kenan Evren'e uyduk ve Turgut Sunalp'ı destekledik. Seçimi Özal kazandı, intikamı İzmir'e oldu..." demişti.
* * *
İlk tepki Burhan Özfatura'dan geldi.
İzmir'in bu eski Büükşehir Belediye Başkanı, "Sayın Yaşar yanlış bir düşünce içinde" diyor ve ekliyor:
"Rahmetli Özal'ın İzmir'e yatırımları saymakla bitmez. En güzel örneklerden biri Çeşme otoyolu, viyadükler, limanın genişlitilmesi ve Adnan Menderes Havalimanı..."
Ve Özfatura'dan ilginç bir iddia:
"Sayın Selçuk Yaşar, Pınar fabrikalarını hükümete satmak istemiş, bu istek kabul edilmemişti. Bunu da hatırlatırım..."
***
ANAP'ın İzmir'deki son İl Başkanı Süral Yahşi de, Selçuk Yaşar'ın görüşlerine karşı çıkıyor:
"Özal, böyle bir itham ve iddiaya layık bir devlet adamı değildi" diyor, ardından ekliyor:
"Rahmetli Başbakan ve Cumhurbaşkanımızın İzmir'e özel bir sevgisi vardı. Düşkünlük sınırlarını da aşan bir ilgiydi bu... Özal'ın İzmir'e yatırımları saymakla bitmez."
duvardan
Haklarımı kaybettim, hükümlüyüm.
küpe
Büyük işlere fırsat kollamaktan çok, önüne çıkan fırsatlardan yararlanmak gerekir.
Bacon
günün fıkrası
Geri kalmış
Doktor, kendisini hasta sanıp kafasını iki yana sallayan deliye sordu:
"Neden başını iki yana sallıyorsun?"
"Ben saatim efendim..."
"Peki öyleyse şimdi saat kaç?"
"Tam 10..."
"Yanlış... Benimki 10'u yirmi geçiyor."
Deli telaşlandı: "Eyvah!.. Yine yirmi dakika geç kalmışım."