Oturum sakin bir hava içinde gerçekleşti. Oylama sonunda teşekkül eden yeni yönetim kurulunda Yaşar ailesinin erkek çocuğu Selim Yaşar, tedavi için Amerika'ya gideceği için yer almadı.
Cuma günkü toplantı sonunda Yaşar Holding yönetimi şöyle oluştu: İdil Yiğitbaşı, Feyhan Yaşar, Yılmaz Gökoğlu, Mehmet Aktaş, Turhan Talu ve Mehmet Kahya.
Yaşar Holding'in yeni yöneticileri önümüzdeki hafta görev bölümü yapacak.
Kültürler buluştu 74 millet tek yürek
Gediz Üniversitesi'nin 74 ülkeden öğrencileri baharı kutlamak için el ele verdi. Geleneksel kıyafetler giyildi, kültürlerden örnekler sergiledi. Bazıları folklör kıyafetlerimizle sahneye çıktı, hep birlikte Türkçe şarkılar da söylendi. İzmir'den tüm dünyaya yayılan dostluk ve kardeşlik gözler önüne serildi...
***
Baharın gelişi Gediz Üniversitesi'nde coşkulu kutlandı. Brezilya'dan ABD'ye, Güney Kore'den Avustralya'ya, Almanya'dan Güney Afrika'ya, İzmir Seyrek'teki kampuste eğitim gören tam 74 ülkeden öğrenciler kültürlerini yansıttı. Geleneksel kıyafetler giyildi, yöresel tatlar beğeniye sunuldu, halkoyunları ve dans gösterileri sergilendi. Hep bir ağızdan Türkçe şarkılar da seslendirildi. Bazı yabancı üniversiteliler folklör kıyafetlerimizle sahneye çıktı, Türk yaşıtlarıyla el ele oynadı. Tüm dünyaya uzanacak dostluk ve kardeşlik köprülerinin nasıl kurulduğu, kültürlerin Gediz'de nasıl buluşup kaynaştığı bir kez daha gözler önüne serildi.Rektör Prof. Dr. Seyfullah Çevik, 74 ülkeden gençleri aynı çatı altında bir araya getirmenin gururunu ve mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.
***
Prof. Dr. Çevik, İzmir'den yakılan dostluk meşalesinin tüm dünyayı aydınlatacağını dile getirdi ve şöyle konuştu: "Dünya gençliğini buluşturup, kültürleri harmanlamak hem ülkemiz hem de insanlık açısından geleceğe dönük en güzel, en anlamlı katkı. Onları yabancı olarak değil, bizden biri olarak görüyoruz. Dilimizi, ülkemizi, İzmirimizi bilen ve seven öğrencilerimiz, bizi tüm dünyada temsil edecek, gönüllü elçilerimiz olacak..."
"Çocuklar İçin İki Kitap!"
Raşel Meseri'nin Can'lı ve Işıl'tılı maceralarını okudum ardı ardına. İki kitaptan ilki Enerji İmparatorluğu. Günümüz dünyasında var olan enerji kaynaklarımızı bilinçsizce ve sorumsuzca kullandığımızdan olsa gerek, ilgimi çekti bu kitap. Kitabın kahramanları adından da anlaşıldığı üzere Can ve Işıl. Günümüzden yaklaşık 100 yıl sonrasında geçiyor hikaye. Elektrik enerjisi tükenmiş, evlerde ışık yok, televizyon bile sınırlı süre izlenebiliyor. Sanki 100 yıl sonra değil de 100 yıl önce gibi. Karanlık bir dünya. Enerji İmparatorluğu'na bağlı muhafızlar ile kahramanlarımızın başı dertte. Sorunun çözümü için zamanda yolculuk yaparak olumsuz koşulların nedenlerini ortadan kaldırmaları gerekiyor. Bunun için 100 yıl önceye yani günümüze dönüyorlar. Geldiklerinde ne gördüler dersiniz? Işıl Işıl bir dünya! Atom Dede onlara yardım edebilecek mi?
* * *
Raşel Meseri bildiğim kadarıyla çocuk edebiyatına yönelik kitaplar yazan birisi değil. Fakat seçmiş olduğu konu çocuklara duyarlılık kazandırmak adına çok doğru ve yerinde. Dil ve kurguda eksiklikler görülse de piyasada gördüğümüz birçok kitaptan daha iyi bir örnek diyebilirim.
Can ve Işıl'ın diğer macerası da 'Yumurtanın Sırrı.' Mahalledeki parkın ortasına kurulan büyük çadırın sırrının peşine düşüyor kahramanlarımız. Sadece Can ve Işıl'ın duymuş olduğu uğultu ve sarsıntının nedeni, nedir acaba? Peki, o büyük ve çelik yumurta? O çadır neden kuruldu ve bu çalışanlar, ne yapmaya çalışıyorlar?
Yanıtlarını kitapta bulacaksınız. Can ve Işıl'ın maceraları çocuklara yönelik gibi görünse de ebeveynler de okuyarak kitapta göz önüne getirilen güncel sorunları çocuklar ile paylaşabilirler.