• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
HÜSEYİN KOCABIYIK

Nisan şakası

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 20.04.2011, 00:00
Birçokları gibi ben de Nisan ayını çok severim. Bir kere baharın girizgahıdır Nisan. Uyanışın, dirilişin, yeniden var oluşun tezahürlerinin izlendiği zaman dilimi. İçimiz hakikaten neşeyle doluyor. Ayrıca hayatımızın en değerli varlığı çocuklarımız için de önemli bir ay Nisan. Dünyanın çocuklara armağan edilen tek bayramı bizim ülkemizde yapılıyor. 23 Nisan Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı hem çocukların hem de demokrasinin bayramı. Ve tabii Kutlu Doğum. Peygamberimizin doğum günü de bu yıl Nisan ayına denk geldi. Bütün bunlar Nisan ayını umutların yeşerdiği bir zaman dilimi haline getiriyor.
Ancak son yıllarda bu güzel bahar ayında ürkütücü siyasi kararlar alınmaya başlandı. Baharın bu en güzel ayının duygularımızda uyandırdığı iyimserliği yok etmek istercesine gündemimize sokulan kararlar bunlar. Mesela hatırlayalım, bundan dört yıl önce yine böyle bir güzel Nisan ayında, 27 Nisan Muhtırası bomba gibi düşmüştü hayatımıza. Ortalık karışmış, sonuçlarını bugünlere taşıyan gelişmeler olmuştu. Şimdi 4 yıl sonra, "18 Nisan'da yine böyle bir karar, bu kez bir yargı kararı, yine içimizdeki umutların üzerinden silindir gibi geçti. Yüksek Seçim Kurulu, BDP'li bağımsız adayların bir kısmının seçime girmesine izin vermedi. Bu karar sonuçları itibariyle Cumhuriyet tarihinin en önemli kararlarından biridir, önce bunu belirtelim.
***
Bir kere şunun altını çizelim: YSK'nın aldığı bu karar bütünüyle hukuki temelden yoksun değil. Yani karar hukuken doğru. Anayasa'nın 78. maddesi ile Milletvekili Seçilme Kanunu'nun 11. ve 21. maddelerinde şüpheye yer bırakmayacak açıklıkta BDP'lilerin durumunda olanların milletvekili olamayacağı belirtiyor. Yani, haksızlık etmeyelim ki YSK'nın kararı hukuken doğru bir karar.
İyi ama ülkenin huzuru ve güvenliğini bu derece etkileyecek bir kararı verirken, yüksek hakimlerin biraz özen göstermesi gerekmez mi? Örneğin, bu uyarılarını itiraz süresinde yapsalar ve ilgili kişiler durumlarını ona göre yeniden gözden geçirseler olmaz mı? Nedir bu siyasi tuzak kurar gibi kararı getirip dayamak? İnsan bazen kendine sormadan edemiyor, bu yüksek hakimler bu ülkede yaşamıyor mu diye?
***
Hayır, bu kararı verenler bu ülkede yaşıyorlar ve ellerine geçen bir hukuki fırsatı seçimlere müdahale ederek kullanıyorlar. YSK'nın bu kararı analiz gerektiren bir karardır ve bu analizden çıkan sonuç ülkemizin geleceği açısından son derece rahatsız edicidir.
İşte bu kararın muhtemel sonuçları:
1- Hilesiz seçim Türk milletinin bütün tarihi boyunca başardığı en önemli olaydır. Dünyada entrikasız seçim yapabilme yeteneğine sahip az sayıdaki ülkeden biriyiz ve bu demokrasimizin teminatıdır. 18 Nisan kararı ile 1946'dan sonra bir kez daha seçimlere müdahale edilmiştir.
2- Bu karar sağlam hukuki gerekçeler üzerine otursa da, siyasi amaçları olan bir karardır. Kürtlerin son günlerde yaptıkları eylemleri kışkırtmaya zorlayan, bu yönde etkileri olacak bir nitelik taşımaktadır.
3- Kürtler bu kararla mağdur olacak, yurdun her yanında isyan moduna geçecek, demokratik açılım siyaseti anlamsız hale gelecek ve bütün bu gelişmelere bağlı olarak batıda MHP oylarını artıracak.
4- Sonra, MHP oylarını artırarak Meclis'e girecek, AK Parti anayasayı değiştirecek meclis aritmetiğini oluşturamayacak, böylece anayasa değişikliğinin önü tıkanmış olacak.
5- Sonra, Başbakan Erdoğan'ın başkanlık sistemi arayışlarının veya Cumhurbaşkanı olmasının önü de kesilmiş olacak.
***
Evet, tekrar edelim, YSK'nın verdiği bu karar hukuken doğru bir karardır. Ama kimse bana bu kararın tamamen hukuk gözetilerek verilmiş bir karar olduğunu söylemesin, ayıp etmiş olur. Bu karar "ince işçilik" bir siyasi karardır. Türk siyasetinin önümüzdeki günlerini tasarlamaya dönük bir karardır. Ve tabii bu karar, 12 Haziran seçimini şimdiden meşruiyet krizine sokacak, daha sonra da ülkeyi kaosun içine atacak bir karardır, gerisi lafı güzaftır.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI