Bir televizyon kanalında bana sordular, "Türk ve Türklük tartışmaları hakkında ne düşünüyorsunuz?" diye. Cevabım şu oldu: "Böyle salakça bir tartışmaya katılacağımı mı zannediyorsunuz? Bu ülkede bugüne kadar milletin zekasına tecavüz eden çok yapay tartışma yapıldı ama bu sanırım en kaba saba olanı" dedim ve bu konuya dair tek kelime etmeyeceğimi ifade ettim. Bu kararımı da sürdürmeye kararlıyım, ancak bu meseleye dair bir iki hususun altını çizmeyi de vazife olarak görüyorum.
Birincisi şu: Kürt meselesi bahsinde bazı azgın etnikçi Kürtçülerin Türk kimliğine dönük kışkırtıcı laflar ettiği doğrudur. Bunların peşine takılan ve Türklüğü tahkir edici sözler söyleyen komünist artığı çakma liberallerin orada burada konuştukları da doğrudur.
Benim burada bir hüküm cümlesi keskinliğinde koymak isteğim husus şudur:
Bu edepsiz kışkırtıcı adamları muhatap alıp Türklük gibi bir mukaddesi anti tez derekesine düşürmek doğru mudur?
***
Bir diğer husus: Yukarıda adını andığım ve en ufak bir önem taşımayan çevreleri bir yana koyarsak, bu ülkede Türklüğü kaldıralım, hatta Anayasa'dan çıkartalım diyen kimse yok. Tartışma daha çok vatandaşlık kimliği etrafında yapılıyor. Onun dışında anayasanın onlarca yerinde Türk kelimesi geçiyor ve buna itirazı olan kimse yok. Aslında vatandaşlık kimliği üzerinden yapılan tartışmada manasız.
Neden manasız?
Türk kavramına alerjisi olan bir grup aydınımsı adam "Türk" yerine "Türkiyelilik" öneriyorlar. Hadi bakalım onların istediği yapıldı ve Türk yerine Türkiye konuldu. Peki bu durumda ne olmuş oluyor? Türk kelimesini istemeyen adam "Türklerin yurdu" anlamına gelen kelimeyle kendi vatandaşlık kimliğini ifade edecek. Aslında Türkiyelilik kimliğinin Türk kimliğiyle aynı anlama gelmesi bir yana, Türkiyelilik Türklük'ü daha fazla vurgulayan ve kendine Türklüğü kondurmayan birini de ötekileştiren bir kimlik adı.
Sen kimsin? Ben Türkiyeliyim, yani Türklerin vatanında yaşayan birisiyim!..
Adam buna razıysa bize ne?
****
Tarih ve bilimin gerçekleriyle ideolojik, etnik oyunlar oynanmaz, o gerçekler birilerinin talebine veya keyfine göre ne ortadan kalkar ne de değerinden bir şey kaybeder. Herkes işine gücüne baksın. Bir takım dengesiz adamlara karşı Türklük savunusu yapanların iyi niyetinden kuşku duyamayız ancak inanın deymez.
Onlara Göktürk Kitabeleri'ni ve Sadık Albayrak'ın "Yiğit Düştüğü Yerden Kalkar" kitabını tavsiye edin; ıslah olana ne mutlu, olmayandan bize ne?