• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
ZAFER ŞAHİN

En havalı bakan

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 14.06.2012, 00:00
Kabinenin renkli isimlerinden Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, şu sıralar pilotluğa merak sarmış. Türkiye'de pilot yetiştiren sayılı kurumlardan biri olan Türk Hava Kurumu (THK) tesislerinde yakında pilotluk eğitimi almaya başlayacak. Teorik ve pratik derslerden oluşan zorlu eğitim sürecinin ardından ise Türkiye'nin pilot unvanlı ilk bakanı olacak. Önceki gün Meclis'te karşılaşınca neden böyle bir işe soyunduğunu sordum. Çok uzun yıllardır hayalini kurduğu bir meslekmiş pilotluk. İşlerinin yoğunluğundan dolayı bugüne kadar fırsat bulamamış. Pilot olmak için sağlık raporu almanın zorunlu olduğunu hatırlattım. "Evelallah hiçbir sorunumuz yok, gençlere taş çıkartırız" cevabını verdi. Eroğlu'nun Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ile arasından su sızmaz. En son iki gün önce Ankara-İzmir YHT ihalesi imza töreninde birlikteydiler. Eroğlu, seçim bölgesi Afyon'dan İstanbul'a duble yollar sayesinde makam aracıyla 3 saat 15 dakikada gittiğini söyleyince Yıldırım hemen araya girdi. "Hocam işinde, gücünde hızlı adamsın biliyoruz. Ama sen bize lazımsın. Bu kadar hız yapma. Yolların kralı olmaz, kuralı olur" uyarısında bulundu. Yıldırım, yakın dostunun pilotluk sevdasından haberdar mı bilmiyoruz. Ama Eroğlu'nun hız tutkusunu kendi ifadesiyle 'kaymak' gibi otoyolların bile kesmediği açık.

Bu iddialar doğru mu?

Cezaevleri Türkiye'nin kanayan yarası. Islah olsunlar diye demir parmaklıklar arkasına yollanan insanlar, nasıl oluyorsa içerden devlete ve ülkelerine karşı daha bir bileylenmiş şekilde çıkıyor. Türkiye'nin dört bir yanından tüyler ürperten cezaevleri hikayeleri duyuluyor. Bugüne özgü bir durum değil bu. Geçmiş'te de üç aşağı beş yukarı tablo böyleydi. CHP Milletvekilleri Özgür Özel ve Nurettin Demir, İzmir Kapalı Kadın Cezaevi'nde incelemelerde bulunmuş. Tespitlerini önceki gün yazılı bir açıklama ile kamuoyuyla paylaştılar. O tespitlere bakınca cezaevine giren insanların içeride neden ıslah olmadıklarını hemen anlıyorsunuz. CHP'li vekillerin iddialarını göre İzmir Kadın Kapalı Cezaevi'nde tablo şöyle:
- Kadın mahkumlar cezaevine girerken çıplak aramaya tabi tutuluyor.
- Zorla çırılçıplak soyuluyorlar, buna tepki gösterenler dayak ve işkenceye maruz kalıyor.
- Tamamen çıplak bir halde kendilerini cezaevine getiren askerlere teşhir ediliyorlar.
- Cezaevi yönetiminin "RoboCop' dediği ve A Takımı olarak adlandırılan "acil müdahale mangası' bu cezaevinde de var.
- Vücutları yara bere içinde olan kadınlar kızarıklıklar geçene kadar bekletiliyor ve daha sonra doktora gönderiliyorlar.
- Yemeklerden kıl, böcek gibi şeyler çıktığı için mahkumlar çoğunlukla aç kalıyor.
- Mahkumların sağlık dosyalarına bakıp daha önceden yarası varsa ya da ameliyat geçirmişlerse girişte ameliyatlı bölgeye özellikle vuruluyor.
- Örneğin, "Senin karnın acıyor muş öyle mi?' deyip sonra oraya yumruk atıldığı oluyor.

Umarım bütün bunlar hayal gücü geniş mahkumların uydurmalarından ibarettir. Öyle değilse durum gerçekten vahim.

Bugün İzmir için ne yaptın?

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay bir süredir çok yoğun. Yurtiçi ve yurtdışı programları nedeniyle Ankara'dan epey uzak kaldı. Önceki gün AK Parti grup toplantısında kendisini görünce yanına gittim. Önce Yılın Bakanı seçildiği için tebrik ettim, sonra neler yaptığını sordum. Son dönemde İzmir'in EXPO 2020 adaylığı ile ilgili yurtdışında önemli lobi çalışmaları gerçekleştirdiklerini ve hatırı sayılır bir ilerleme kaydettiklerini anlattı. Geçtiğimiz hafta Rusya'nın St. Petersburg kentinde bulunan Devlet Servis ve Ekonomi Üniversitesi'nden fahri doktora unvanı alan Günay, EXPO'daki rakiplerimizden biri olan Ruslara bol bol İzmir'i anlatmış. EXPO'da işlerin yolunda gittiğini, bakanlık olarak bütün yurtdışı temaslarda ve organizasyonlarda İzmir'i ön plana çıkardıklarını vurguladı. Günay, her gece yastığa başını koyduğunda "Bugün İzmir için ne yaptın?" diye kendine soruyormuş. Bakan'ın EXPO konusundaki bu motivasyonu ve kararlılığı umarım sürece doğrudan etki edecek konumdaki diğer aktörlere de örnek olur.

Lider öyle olmaz, böyle olur

Yazar Sevinç Engin'in 2011 yılının sonlarında yayınlanan bu kitabı çok ses getirdi. Siyaset, ekonomi, bilim ve basın dünyasında başarıyı yakalamış 120 ismin liderlik konusundaki deneyimlerini aktardığı kitap, birçok üniversite hocası tarafından öğrencilere referans olarak gösteriliyor ve derslerde okutuluyor. Yazar Engin'in birebir görüştüğü ve liderlik deneyimlerini aktardığı isimler arasında kimler yok ki? Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Bahçeli, Binali Yıldırım, Ahmet Çalık, Ahmet Nazif Zorlu, Abdulkadir Konukoğlu, Muhtar Kent, Hüseyin Gülerce, İshak Alaton, Vuslat Doğan Sabancı ve daha birçok etkili ismin liderlik, dayanışma ve omuz omuza çalışmanın önemi gibi konulardaki değerlendirmelerini merak ediyorsanız kitap tam size göre. Şu aralar siyasi geleceği çok merak edilen Binali Yıldırım'ın bir yıl önce verdiği röportajda söylediği şu sözlere dikkat: "İnsan için ulaşmak her zaman biri hedeftir. Bir yere ulaşırsınız, ulaşacağınız bir başka hedef önünüze çıkar, ona ulaşmaya çalışırsınız. Dolayısıyla yaşam boyunca ulaşılacak hedefler vardır."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA