Kredi kartı harcamalarının kontrolsüz artmasından kaynaklanan mağduriyetler, bankaların kredi hacminin 1 trilyon lirayı aşarak tarihin en yüksek seviyesine ulaşması, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nu (BDDK) harekete geçirmiştir. BBDK'nın hafta başında açıkladığı verilere göre, kredi hacmi bir haftada yüzde 1.99 artarak 1 trilyon 2 milyar liraya ulaşmıştır. Öte yandan kredi kartı borçları ise yüzde 88 artmış, 82.3 milyar liraya çıkmıştır. Gelinen noktada Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, kontrolsüz borçlanmayı frenlemek için, bir kişiye ait tüm kredi kartlarına tek limit uygulaması gibi yeni düzenlemeler hazırlamaktadır.
KALICI ÇÖZÜMLER
İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği yöneticileri, daha önceden pek çok platformda Türkiye'de üretim ve tüketim deseninin örtüşmediğine dikkat çekmiş, ürettiğinden fazla tüketen ekonomilerin orta ve uzun vadede krizlere sürüklenebileceğini ifade etmişlerdir. Aslında Türkiye'de aşırı borçlanmaların yaşanacağı daha 2013 yılı başından itibaren sinyallerini vermekteydi. Bugün gelinen noktada ise tüketimi, özellikle de ithal ürün tüketimini kısacak düzenlemelerin yanı sıra, kalıcı ve köklü çözümlere yönelmenin daha doğru olacağını düşünmekteyiz. Her şeyden önce, Türkiye'nin borçlanarak tüketme ve ithalat yerine yerli üretime dayanan büyümeyi başarması gerekmektedir. Yerli üretimin desteklenmesi, zincirin devamında işsizliğin azalmasına, tasarrufların artmasına ve iç talebin disiplin altına alınmasına katkı sağlayacaktır. Yerli üretimin hedeflendiği bir ekonomik planlamada ise emek yoğun özelliğiyle üreten esnaf sanatkarlar ön plana çıkacaktır. Çünkü küçük işletmeler en az maliyet ile en fazla istihdam artışının sağlanmasına olanak tanıyan bir kesimi oluşturmaktadırlar.
YENİ STRATEJİ
Ekonomik gelişmeler ve veriler, üretimde ve istihdamda önemli roller üstelenebilecek olan üyelerimizin desteklenmesi halinde ekonomide rahatlamanın sağlanabileceğini göstermektedir. Bu nedenle esnaf sanatkarlara ivme kazandırılması için kesime yönelik özel teşvikler gündeme getirilmeli, bu bağlamda vergi avantajları, sosyal güvenlik primlerinin düşürülmesi, sübvansiyonlu kredi uygulamaları devreye sokulmalıdır.
Bu tedbirlerin yanısıra kesimin;
- Yüksek enerji maliyetleri ve istihdam vergileri,
- Hipermarketlerin yarattığı haksız rekabet,
- Düşük iç talep gibi sıkıntılarına çareler üretmek gerekmektedir.
Türkiye'de ekonomik ve sosyal yaşamda önemli bir yere sahip olan esnaf sanatkarların sorunlarının giderilmesi ve üretimlerinin desteklenmesi, ülke ekonomisinin geleceği açısından önemlidir. Dolayısıyla esnaf kesimi için geniş kapsamlı ve müstakil bir strateji geliştirilmesi, Türk ekonomisinin orta ve uzun vadede geleceği açısından da yararlı olacaktır.
Bu çerçevede ülke yöneticileri, esnaf teşkilatının yöneticilerinin de düşüncelerini dikkate alarak çalışmalar yapmalı ve orta vadeli bir "Esnaf ve Sanatkar Destekleme Stratejisi" geliştirmelidirler.