"Hedefte dünya ikinciliği var"

Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Tan, Türkiye'de tağşiş ve taklit zeytinyağı konusunda vahim bir durumun bulunmadığını belirterek, ''Taklit ve tağşişle ilgili yapılan açıklamalar iç piyasada tüketicide güvensizlik oluşturmaya, yaklaşan rekolte döneminde üreticide baskı oluşturarak panik havası yaratmaya, dünya piyasasının Türkiye'den zeytinyağı alımına dikkat etmeye, dolayısıyla da yeni ihracatçıların pazara girişini zorlaştırmaya hizmet ediyor'' dedi.
Tan, UZZK'nın Tepekule'deki merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin zeytin ve zeytinyağı sektörü 2015 hedeflerinde dünya ikinciliğinin bulunduğunu, bu kapsamda zeytin alanlarının 700 binden 1 milyon hektara, ağaç sayısının 140 milyondan 180 milyona, zeytinyağı üretiminin 150 bin tondan 750 bin tona, zeytin üretiminin 400 bin tondan 650 bin tona, zeytinyağı ihracatının 300 bin tona, kişi başına zeytinyağı tüketiminin 1 kilodan 5 kiloya, ağaç verimliliğinin ise 12 kilodan 15 kiloya çıkarılmasının planlandığını söyledi.
Böyle hızlı bir büyümenin bütün dünyanın dikkatini çektiğini kaydeden Tan, Türkiye'nin bu artışları sağlarken aynı zamanda kaliteli ürünler üreten bir ülke olması gerektiğini, bu görüntünün de verildiğini dile getirdi. Tan, sürekli büyüyen bu üründen yararlanmak isteyen kimi kişilerin zeytinyağını taklit ettiklerini ya da başka yağ karıştırıp tağşiş yaptıklarını belirterek, ''Ama bu sadece Türkiye'de değil, İspanya'da, İtalya'da da var. Türkiye'de tağşiş ve taklit konusunda vahim bir durum yok. Bu konuda hükümetin dikkati çekildi, tebliğ çıkarıldı, çalışmalar yapılıyor. Bu yüzden Türkiye'nin dünyadaki imajını sarsacak bu tür açıklamalar yapılmamalı'' dedi.
Zeytinyağı üretiminin en fazla yapıldığı illerden biri olan Aydın'da 5 yılda 100 ton sahte yağ yakalandığını, bunun yılda ortalama 20 tona tekabül ettiğini anlatan Tan, ''150 bin ton üretimde 20 ton. Bir kaşık suda fırtına kopartılıyor'' diye konuştu. Mustafa Tan, Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) tarafından yapılan taklit ve tağşişle ilgili yapılan açıklamaların iç piyasada tüketicide güvensizlik oluşturmaya, yaklaşan rekolte döneminde üreticide baskı oluşturarak panik havası yaratmaya, dünya piyasasının Türkiye'den zeytinyağı alımına dikkat etmeye, dolayısıyla da yeni ihracatçıların pazara girişini zorlaştırmaya hizmet edeceğini söyledi.
TÜRK ZEYTİNCİLİĞİ ŞAHLANDI GİDİYOR
EİB'den ''İhraç edilen zeytinyağının yüzde 47'si hileli'' açıklamasının yapıldığını, ardından tekzip edilerek ''Zeytinyağı değil, tüm gıda ürünlerindeki oran bu'' şeklinde düzeltildiğini anlatan Tan, ''Bu açıklamayı yapmak kendi bindiği dalı kesmektir. Bu, ihracata yapılabilecek en büyük darbedir. Bu açıklamalardan sonra Avrupa'da 'Türkiye'de sahte yağlar üretiliyor' diye konuşulmaya başlanmıştır ve Türkiye'nin Avrupa'daki imajını yerle bir etmektedir'' dedi.
Tan, Türk markalı zeytinyağı ihracatının sürekli arttığını, düşüşün dökme yağda yaşandığını bildirerek, ''Dökme yağ ihracatı da zaten üç beş kişinin tekelinde. Dolayısıyla 'fiyatlar yüksek, ihracat yapamıyoruz' söylemi gerçekçi değil. Öyle olsaydı Japonya'ya ihracat yapamazdınız. Bütün bu söylemler Dahilde İşleme Rejimini (DİR) hayata geçirilmesini sağlamak amacını taşıyor. Ama biz buna müsaade etmeyeceğiz, Türk zeytinciliği şahlandı gidiyor'' şeklinde konuştu.
Hükümetin rekolte tahmin çalışmalarını UZZK'ya verdiğini hatırlatan Tan, sektörün yüzde 80'inin bu çalışmada yer aldığını, sadece EİB ve İzmir Ticaret Borsası'nın dışarıda kalmayı tercih ettiğini, hatta Körfez Bölgesindeki çalışmalarda ''pişti olduklarını'', bunun çok gereksiz bir durum yarattığını ifade etti. Tan, UZZK olarak geçen yıl yaptıkları rekolte tahminlerinde yüzde 100 isabet olduğunu, bu yılki çalışmaların 20-27 Eylül arasında tamamlanarak önümüzdeki hafta açıklanacağını dile getirdi.
LABORATUVARLARDA TESPİT EDİLECEK
Türkiye'de taklit ve tağşiş zeytinyağının tespiti için daha önce bir yöntemin bulunmadığını aktaran Tan, UZZK ve Tarım ve Köyişleri Bakanlığının ortak çalışmasıyla 7 Ağustos 2010 tarihinde bir tebliğin yayımlandığını, buna göre Ankara ve İzmir İl Tarım Müdürlüklerindeki laboratuvarlarda bu analizlerin yapılmaya başlandığını, teknik destek, ekipman ve eleman desteğinin UZZK tarafından sağlandığını duyurdu. Tan, bu analizlerin yapılabileceği laboratuvar sayısını daha sonraki dönemde zeytinyağının yoğun olarak üretildiği yerlerde altı-yediye çıkarmayı planladıklarını ifade etti. UZZK Merkezi'nde Zeytinyağı Tadım Laboratuvarı kurduklarını, bunun Türkiye'de bir ilk olduğunu bildiren Tan, şimdiden yurtdışından 75 numunenin degüstasyonu için talep geldiğini sözlerine eledi.