Faruk Çelik'ten 'taşeron' açıklaması

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Bakanlar Kurulunda görüşülen 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanun Tasarısı ile ilgili olarak, ''İki görüş var. Bir, hizmet kolu bazında bir sözleşme, sonra genel sözleşme. İkinci görüş ise genel bir sözleşmenin yapılmasının doğru olacağını savunanlar... Bunlar çerçevesinde çözüm yolu aranıyor'' dedi.

Çelik, taşeron işçi derneklerinin temsilcilerini kabulünde yaptığı konuşmada, son 6 aylık dönemde birçok konuyu sosyal taraflarla ele aldıklarını ve hazırladıkları yasa tasarılarını Bakanlar Kurulu'na gönderdiklerini anlattı. Bugün alt işverenlik yani taşeronluk uygulamasıyla ilgili konunun muhatabı derneklerin temsilcileriyle bir araya geldiklerini belirten Çelik, kamu ve özel sektördeki işverenlerin mal ve hizmet üretiminin bir kısmını kendi işçisi eliyle değil başka bir işverenin işçisi eliyle yaptıklarını ifade etti.

Taşeronluk uygulaması nedeniyle yaşanan pek çok sorun olduğuna dikkati çeken Çelik, sorunlar yumağıyla karşı karşıya olunduğunun bilinciyle hareket ettiklerini dile getirdi. Çelik, şöyle devam etti: ''Taşeronların ne gibi sorunlarla karşı karşıya olduklarını birlikte tespit edeceğiz. Yeni çalışma sistemimiz gereği, sizlerle görüştükten sonra işverenlerle görüşmeler yapacağız. Sonra belki birlikte değerlendirmeleri gerçekleştireceğiz ve tespit edilen sorunlarınızı mümkün mertebe minimize edecek, çok çok aşağıya çekecek bir noktaya çekerek sonuçlandırılması, bir taslağa dönüştürülmesi ve bunun da hızlı bir şekilde Bakanlar Kurulu'na sevkini gerçekleştirmiş olacağız.''

Alt işverende çalışan işçilerin sorunlarının, bizzat kendileri tarafından ortaya konmasının doğru olacağını vurgulayan Çelik, böylece çalışan açısından önem arz eden ve ayrıntı diye düşünülen, ama aslında işin özünü oluşturan hususların bu toplantıda ortaya çıkarılabileceğini söyledi. Çelik, ''Alt işveren, aynı zamanda bir esnek çalışma türü. Orada çalışan işçi, aynı zamanda kıdem tazminatından da mahrumiyet içinde, başka sosyal haklardan da yoksun. Bunlar muhatapları tarafından ele alınıp, bütün yönleriyle ortaya konduktan sonra taslak hazırlanacak. İşverenlerle, sendikalarla, konfederasyonlarla bir araya gelip taslağa dönüşmesi sağlanacak'' diye konuştu.

Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Çelik, taşeronluğu daha önce ''modern kölelik'' olarak nitelendirdiğinin hatırlatılması ve bunun siyasi iradenin görüşü olup olmadığının sorulması üzerine, ''Hükümet olarak taşeron işçilerin sorunlarının çözümü konusunda ortak bir bakışımız olmasa bunları söylemeyiz. Böyle bir sorunu Hükümet olarak tespit etmişiz ve sorunun çözümüyle ilgili Bakan olarak gerçekleri ortaya koymamız gerekiyor'' dedi.

TOPLU SÖZLEŞME HAKKI GETİREN KANUN TASARISI

Bakan Çelik, bir soru üzerine şu anda Bakanlar Kurulu'nda değerlendirilen 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanun Tasarısı'nın bir an önce TBMM'ye sevkiyle ilgili irade olduğunu belirti. Tasarının içeriğiyle ilgili bazı hususların Bakanlar Kurulu'na havale edildiğini ifade eden Çelik, sosyal taraflarla yüzde 100 mutabakata varılamayan bazı konuların Bakanlar Kurulu'nda ele alındığını dile getirdi. Tasarının, Bakanlar Kurulu'nda nasıl bir şekil alacağının 1-2 gün içinde belli olacağını anlatan Çelik, teknik düzeyde çalışmaların devam ettiğini söyledi.

Kamu sendikalarında hizmet kolu bazında bir örgütlenme olduğuna işaret eden Çelik, şunları kaydetti: ''İki görüş var. Bir, hizmet kolu bazında bir sözleşme, sonra genel sözleşme... İkinci görüş ise tüm çalışanlar kamu çalışanları... Bu çalışanlarla yapacağımız toplu sözleşmede farklılaşmayı meydana getirecek ayrı bir sözleşmenin yeni sorunlar doğuracağı kamu yönetimi açısından. Bundan dolayı tek bir sözleşmenin, genel bir sözleşmenin yapılmasının doğru olacağını savunan görüşler var. Bunlar çerçevesinde bir çözüm yolu aranıyor. Belki de geç kalmasının nedenlerinden bir tanesi de 2-2,5 milyon memurumuzu ilgilendiren ve ilk kez bizim hükümetimiz zamanında, toplu görüşmeden toplu sözleşmeye geçildiği bir noktada yapılan bu önemli, temel düzenlemenin hassas ve dikkatli bir şekilde yapılması gerçeği de var. Bu konuların önemi de dikkate alındığında süre yeterli olmuyor, biraz da bu konuda geç kalmış oluyoruz.''

TOPLU SÖZLEŞME

Çelik, toplu sözleşmenin bir ay içinde sonuçlandırılması gerektiğini ve iki yıl için yapılacağını anlatarak, şöyle konuştu: ''Görüşmelerin ilk haftasında toplu sözleşme çalışmalarına hizmet kolundan başlanacak. Hangi şekil olursa olsun hizmet kolunun talepleri alınacak ve o toplu sözleşmeye katılacak. Onlar görüşmede olacak. İhtilaf buradan çıkmıyor. Müstakil bir görüşmeyle her hizmet koluyla sözleşme yapalım görüşü... Ama ona karşı hizmet kolunun da katıldığı, ilk haftası hizmet kolunun talepleriyle geçirilen ve daha sonra toplu sözleşmeye dönüştürülen bir çalışma... Birincisiyle ilgili çekince, ücretlerde bir farklılaşma meydana gelecek. Oysa biz hükümet olarak kamu çalışanlarıyla ilgili eşit işe eşit ücret çalışmasını bir taraftan yaparken yarın bu çerçevede çok ciddi farklılaşmalar meydana gelirse bunun izahının olamayacağı görüşü şu anda değerlendiriliyor. Nihai şekil 1-2 gün içinde Bakanlar Kurulu'ndan gönderilecek ve komisyonlarda, genel kurulda enine boyuna tartışılacak.''