Babasının durumundaki hastalar için Ekol’ü kurdu

KADİR KEMALOĞLU - FARK YARATANLAR
Türkiye'nin ilk kulak burun boğaz hastanesini kuran Ekol Hastaneleri Yönetim Kurulu Başkanı Opr. Dr. Mehmet Baz, tıp fakültesinde öğrenim görürken babası Sami Baz'ın gırtlak kanseri hastalığıyla mücadele etti. Öğrenim hayatı, babasıyla birlikte hastanelerin kulak burun boğaz servislerinde hastalığa çare aramakla geçti. Ancak onu kurtaramadı. O günden sonra babasının acısını kalbine gömerek kulak burun boğaz konusunda ihtisas yaptı.
Türkiye'nin dört bir yanında, başta; babası gibi olan hastaların dertlerine derman oldu.
Ancak daha fazlasını yapmalı; daha fazla hastaya ulaşması gerekliydi. 2006 yılında Çiğli'de Ekol adını verdiği kulak burun boğaz dal merkezini kurdu. Daha sonra onu hastaneye dönüştürerek Türkiye'de bir ilke imza attı. Bir dönem babasının hastalığına çare bulamazken şimdi onun durumdaki birçok hastanın ameliyatlarını gerçekleştiren bir ekip kurdu. 10 yılda yaklaşık 200 milyon liralık yatırım yaparak 650 kişiye iş verdi.
Şimdi dünyanın birçok yerinden hastalar İzmir'e onun kurduğu hastaneye tedavi olmaya geliyor. Opr. Dr. Mehmet Baz ise "Başta ülkeme yaptığım bu hizmet beni gururlandırıyor. Belki babamın hastalığına çare olamadım; ancak şimdi onun durumundaki birçok hastanın tedavisini yaptığım için O'na karşı vicdani borcumu yerine getirdiğime inanıyorum" diyor.
Yatılı okudu
Uşak Eşme doğumlu olan Opr. Dr. Mehmet Baz öğretmen anne babanın oğlu olarak ortaokulu burada bitirdi.
Ardından Manisa'da yatılı olarak lise eğitimi tamamlayan Baz, Cerrahpaşa Tıp Fakültesini kazandı. Eğitimini sürdürürken kulak burun boğaz servislerinde babasının hastalığına çare aradı. Ancak baba Sami Baz hayata veda etti.
Elektriği olmayan köy
Ardından mezun oldu ve Artvin'in Yusufeli ilçesine bağlı Narlık köyü sağlık ocağına doktor olarak atandı.
Bugünlere gelirken her an yanında olan hayat arkadaşı Figen Baz ile elektriği dahi olmayan bu köyde hizmet vermeye başladı. Televizyon izlemek için Artvin'deki restoranlara gittiklerini anlatan Baz " Çoruh nehri kıyısında güzel bir köydü. 2 yıl orada görev yaptım. Büyük oğlum Sami orada dünyaya geldi" diye konuştu.
Özel hastanelerimiz Avrupa'dan ileride
Yurt dışında Düsseldorf, Köln, Berlin ve Basel'de ofisler açtıklarını vurgulayan Opr. Dr. Baz şunları söyledi:
"Ayda bir muayenelerimizi oralarda gerçekleştiriyoruz. Ameliyat da yapıyoruz. Oradaki masrafların yarısını Ekonomi Bakanlığımız karşılıyor.
Şu an Türkiye'deki hastanecilik dünyanın bir çok yerinden çok ileri durumda. İngiltere, Fransa ve Almanya'dan çok daha iyi durumdayız.
Sağlık sektörünün devlet tarafından bu kadar desteklendiği başka bir ülke yok. Dünyanın her yerinden hasta alıyoruz. Almanya'dan, Hollanda'dan, Zürih'ten İzmir'e direk uçuşlar olduğu için Avrupa ülkelerinden hastanın gelmesinde bir sorun yok.
Arap ülkelerinden de İzmir'e direk uçuşlar konulması gerekiyor. Avrupa'dan yoğun hasta gelmesi İzmir ekonomisini canlandırıyor. Çevre turizmine, restoranlara, otellere, AVM'lere büyük katkı sağlıyor."
Fark yaratmalısınız
"Hangi işi yapıyorsanız o alanda fark yaratmalısınız" diyen Opr. Dr. Mehmet Baz "Hastanecilikte tıp alanında hastaların güven duyması için kadronuzun iyi olması gerekir. Bunun için çok iyi bir kadro kurduk. Hastalar tertemiz bir ortamda kendilerini güvende hissetmelidir. Türkiye'de ilk kez İzmir'de bir hastanenin yanında sanat merkezi açtık. Daha sonra İstanbul'da benzerleri açıldı. Sıkıntılarla gelen hastalar moral kazandı.
İzmir sanat hayatına da önemli katkılar sağladı" dedi.
İyi hizmet ve güvenle marka olduk
Kulak burun boğaz ihtisasını tamamlayıp uzman doktor olan Opr. Dr. Mehmet Baz 2006'da önemli bir karar verdiğini belirterek, "KBB ihtisası yapmaya babam fakültenin son yıllarında gırtlak kanserine yakalandığı için karar verdim. Uzman doktor olarak Turgutlu ve Salihli Devlet Hastanelerinde belirli sürelerle çalıştıktan sonra Karşıyaka Devlet hastanesine Başhekim Yardımcısı olarak atandım. Uzun yıllardır bir kulak burun boğaz hastanesi açma planımız vardı. İlk önce Çiğli'de KBB dal merkezi olarak hizmete başladık. Eşimle birlikte gece gündüz demeden çalıştık. İyi bir kadro oluşturduk. Prof. Dr. Ataman Güneri ve onun daha önce asistanlığını yapmış doktorları kadromuza kattık. Adını da Ekol koyduk. Verdiğimiz iyi hizmet nedeniyle bize olan talep hızla arttı. 2010 yılında Türkiye'nin ilk Kulak Burun Boğaz Hastanesini açtık" dedi.
Hastanede 20 KBB uzmanının görev yaptığını, dünyanın hiç bir yerinde 6'sı profesör 8 öğretim üyesinin bulunduğu başka özel KBB hastanesi bulunmadığını vurgulayan Opr. Dr. Baz şunları söyledi:
Sırada üniversite var
"Daha sonra plastik cerrahiyi ekledik. Ardından göz hastanemizde hasta kabul etmeye başladık. İyi bir kadro ve temiz bir hastane oluşturmak bende takıntı halindedir. Geceleri bazen gelir hastaneleri gezerim. Bir de hastalarımıza personelimiz tarafından güler yüzle yaklaşılması bizim için son derece önemlidir. Bunlar bizi farklı kıldı ve Ekol olarak bir marka olduk. En ileri teknolojileri İzmir'e getirdik. " Mecliste bekleyen tasarı kapsamında şirketlere de üniversite açma yetkisi verileceğini ifade eden Baz, "Bu tasarı yasalaşırsa Seyrek'te 48 dönümlük kendimize ait araziye bir sağlık üniversitesi kurmayı planlıyoruz. İçinde tüm branşlar olacak, yardımcı personel de yetiştirilecek" dedi.
Türkiye'nin geleceğine ümitle bakıyorum

Yeni iş kuracak girişimci gençlere de tavsiyelerde bulunan Opr. Dr. Baz, "Dünya vatandaşı olsunlar. Yabancı dilleri mutlaka olsun. Hangi sektörde olurlarsa olsunlar dünyayı iyi takip etsinler. Fuarları takip etsinler. Ben Türkiye'nin altyapısına ve ekonomisine güveniyorum. Yunanistan'a gidin bir tek fabrika göremezsiniz. Üretimin olduğu yerde krizler olur fakat derinleşmez. Türkiye'de de bu böyle olmuştur ve çok önemli krizler atlatılmıştır. Türkiye'nin geleceğine ümitle bakıyorum. Elimden geldiğince de yatırım yapıyorum" dedi.