Kaçakları ne ölümler ne önlemler durduruyor

Bodrum'da yeni bir hayat ümidiyle Avrupa'ya gitmek için ölümü bile göze alan kaçaklar, Ege'nin sert sularında kürek çekerek Yunan adalarına geçmeye çalışıyor. Yurtiçi ve yurtdışında büyük yankı uyandıran 2 yaşındaki Aylan ve ağabeyi 3 yaşındaki Galip Kurdi'nin cansız bedenlerinin bulunduğu Turgutreis Mahallesi'nin Akyarlar mevkiinde gece saatlerinde çok sayıda kaçak, Yunanistan'ın İstanköy (Kos) Adası'na geçmeye çalıştı.
Bölgede düzenli olarak devriye görevi yapan jandarma ekiplerinin geçişinin ardından saklandıkları ağaçlık ve sazlık alandan çıkan kaçaklar, lastik botlara binerek denize açıldı. Bota taktıkları motorun çalışmaması üzerine kürek çekerek ilerlemeye çalışan 10 erkek kaçak, denizin dalgalı olması nedeniyle kısa süre sonra geri dönmek zorunda kaldı. Kaçaklar, botu ve küreklerini yanlarına alarak geldikleri ağaçlığa doğru gitti. Yaklaşık 2 saat sonra başka bir grup kaçak yine aynı ağaçlık bölgeden çıkarak botlarını denize indirdi. Botun motorunu çalıştıramadıkları için paniğe kapılan kaçaklar devam edip etmeme konusunda kendi aralarında tartıştı. Tartışmanın ardından kaçaklar botu ve kürekleri yanlarına alarak sahilden koşarak uzaklaştı.
Bölgede yeni faciaların yaşanmaması için Bodrum Jandarma Komutanlığı ve Turgutreis Sahil Güvenlik Komutanlığı ekipleri yoğun güvenlik önlemleri aldı. Jandarma ekipleri, sekiz noktada yoldan geçen araçları durdurarak kontrol etti. Özellikle taksi ve minibüsleri sıkı şekilde kontrol eden ekiplerin, çalışmaları gece boyunca devam etti. Sahil Güvenlik botları ise denizde sürekli devriye görevi yaparak kaçakların yasa dışı geçiş girişimlerini önlemeye çalıştı.
Sahil Güvenlik ekiplerinin kontrolleri sırasında yine Akyarlar Sahili'nden içinde kaçakların bulunduğu lastik bir botun denize açıldığı belirlendi. Botta bulunan çoğu Suriye uyruklu 20 kaçak yakalandı.

Adı "Aylan Umut Plajı" olsun
Bodrum Akyarlar'da boğularak hayatını kaybeden 2 yaşındaki Aylan Kurdi'nin anısına denize karanfillerden oluşan bir çelenk bırakıldı. Bir çok kişinin gözyaşlarını tutamadığı törene katılanlar, deniz kıyısına karanfiller bırakarak Aylan Kurdi'yi andı.
Çok sayıda yerli ve yabancı basın mensubunun izlediği etkinliğe katılanlar, Aylan'ın cansız bedeninin vurduğu sahilin adının "Aylan Umut Plajı" olarak değiştirilmesini istedi. Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, Meclis üyeleri ve çok sayıda vatandaşın hazır bulunduğu anma töreninde konuşan Kocadon, bu ve benzeri olayların tekrar yaşanmaması dileğiyle karanfillerden yapılmış bir çelengi denize bıraktı. Kocadon, plajın adının 'Aylan Umut Plajı' olarak değiştirilmesi konusunda girişimlere en kısa sürede başlayacaklarını da sözlerine ekledi.
ZEKİ ÖZKESKİN

Aylan ve Galip'e veda
Kaçak yollarla Avrupa'ya gitmeye çalışırken bindikleri botun alabora olması sonucu ölen 2 yaşındaki Aylan, 3 yaşındaki Galip ve anneleri, Kürtçe ağıt ve gözyaşları arasında defnedildi. Dünyayı yasa boğan minik Aylan, ağabeyi Galip ve annesi Rıhan'ın cenazeleri, Murşitpınar Sınır Kapısı'ndan Kobani'ye (Ayn el Arap) geçirildi. Cenazeleri sınır kapısında teslim alan PYD'nin Kobani'deki üst düzey yöneticilerinden Enver Müslim, yaptığı açıklamada, Akdeniz'de boğularak yaşamını kaybedenlerin "şehit" olduğunu söyledi. Hiç kimsenin ölümü göze alıp memleketini terk ederek başka devlete sığınmasına sıcak bakmadıklarını ifade eden Müslim, "DAEŞ korkusu, insanımızı canından ediyor" dedi.
Konuşmaların ardından cenazeler, gümrük kapısından alınarak Kobani mezarlığına doğru yola çıkartıldı. Mezarlıkta Rıhan Şeyho ve çocukları için cenaze namazı kılındı. Namazın ardından önce anne Rıhan, sonra sırasıyla minik Aylan ve ağabeyi Galip toprağa verildi. Ailesini kendi elleriyle defneden baba Abdullah Kurdi (Şino), Galip'i mezarına koymaya çalışırken "Aylan, Aylan" dedi. Yanındakiler, "O Aylan değil Galip" diye uyarınca Kurdi, çocuğun yüzünü açtı. "Bu Galip... Ah Galip vah Galip" diye feryat eden Kurdi, gözyaşı döktü.
Cenazelerin toprağa verilmesinin ardından gazetecilere açıklama yapan Kurdi, Kanada'nın teklifini reddettiğini, artık Kobani'de toprağa verdiği çocukları ve eşinin yanında kalacağını söyledi.
Oyuncak bebeğiyle İzmir'e geldi
Suriyeli sığınmacıların akınına uğrayan İzmir'de, tüm zorlukları çocuklar da büyükleriyle birlikte yaşıyor. Evlerinden, kentlerinden kopup, dilini bilmedikleri bir ülkede geleceklerini arayan çocuklar hayata oyuncaklarıyla tutunuyor.
Suriye'den annesiyle İzmir'in Basmane semtine gelen bu kız çocuğu da yanında getirdiği naylon bebeğine sarılarak ne kadar kalacağını bilmediği kenti tedirgin gözlerle tanımaya çalışıyor. Suriyeli kız çocuğu, bavullara doldurulan eşyalar ve annesiyle bir süre kalacağı eski bir evin yolunu tuttu. Öte yandan Basmane'de çocuk mankenler üzerine giydirilmiş çocuk can yelekleri de dikkat çekiyor.

Kalacak otel bulamadılar
Savaştan kaçan ve Avrupa hayaliyle yola çıkarak İzmir'e ulaşan binlerce Suriyeli, pansiyon şeklindeki otel odalarında yaşam mücadelesi veriyor. Kendilerini Yunan adalarına götürecek insan kaçakçılarıyla İzmir'de bir araya gelen Suriyeliler, acil ihtiyaçlarını karşılayacak eşyaların bulunduğu bavullarıyla kalacak yer aramaya başlıyor. Suriyeli ailelerin ilk tercihi, ortalama bir hafta konaklayacakları oteller oluyor. Basmane çevresinde yoğunlaşan ucuz otellerin tamamen dolu olması ise sıkıntı yaratıyor. Otellerde yer bulabilen Suriyeliler, tuvaleti ve banyosu bulunmayan odalarda kaçacakları günü beklemeye koyuluyor.
Otellerde konaklayacak yer bulamayan yüzlerce Suriyeli ise geceyi geçirmek için parkları tercih ediyor. Anafartalar Caddesi üzerindeki Hatuniye Parkı ve Oteller Sokağı'nda toplanan Suriyeli aileler, çarşaflarıyla kurdukları çadırların altında sabahlıyor. Bazı Suriyeliler ise Konak İskelesi önündeki parklarda geceyi geçiriyor.
Ege Turistik İşletmeciler ve Konaklamalar Birliği Derneği Başkanı Mehmet İşler, Basmane'deki ucuz otel ve pansiyonların yıllardır ilk kez bu kadar dolu olduğuna dikkati çekti. İşler, Suriyeliler'in günlük 20-25 lira gibi ücretlerle oda kiraladığını, yer bulamayanların sokaklarda kaldığını söyledi.