Soyer öncesi verilen yetkiye dayanmış

İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Buğra Gökçe ile ilgili çok konuşulacak bir skandal daha ortaya çıktı. Gökçe'nin Kemeraltı Balıkçılar Meydanı projesinde eksik imalat, müteahhit hatası ve kamu zararı oluştuğu gerekçesiyle ilgili belgelere imza atmak istemediği için kendisini Kemalpaşa'ya sürdüğünü belirten yüksek mimar Emre Günday'ın açtığı davada şok bir gelişme yaşandı. Önce kütüphaneye ardından da Kemalpaşa'da yol tamiri işine sürülen Günday, dava açarak bu atamanın iptalini istedi. Günday, Gökçe'nin atama yetkisi ve hukuki bir gerekçesinin olmadığını savundu.

GENÇ'E VERİLEN YETKİ
Genel Sekreter Gökçe'nin böyle bir uygulamayı hangi yetkiyle yaptığının sorulduğu belediye, 2015 yılında eski başkan Aziz Kocaoğlu'nun o dönemki Genel Sekreteri Pervin Şenel Genç için verdiği bir yetki devri belgesini gönderdi. Belgede, "Müdürlüklerde görev yapan personelin birimler arasında yapılacak olan görevlendirmeleri ile kadro aktarımına ilişkin yetkim, 15.06.2015 tarihinden itibaren belediyemiz genel sekreterine devredilmiştir" ifadelerinin yer aldığı görüldü. Bu durum, Gökçe'nin bu atamayı yetkisiz bir şekilde yaptığı tartışmalarını beraberinde getirdi. Mimar Günday, "Buğra Gökçe, eski Başkan Aziz Kocaoğlu'nun o dönemki Genel Sekreter Pervin Şenel Genç'e verdiği 'görevlendirme' yetkisiyle Tunç Soyer adına 'atama' yapıyor. Bu daha Soyer ortada yok iken ve Gökçe genel sekreter bile değilken verilmiş bir yetki. Başkanlar halkın oylarıyla seçilmekte ve seçildikleri anda asli yetkililerle donatılmaktadır ve atama yetkisi başkanların asli yetkileri arasında yer almaktadır" dedi.

Büyükşehir Belediyesi'nin Buğra Gökçe ile ilgili Aziz Kocaoğlu zamanında eski genel sekreter Pervin Şenel Genç'e verdiği yetkiyi mahkemeye sunması tartışma yarattı.

'BAŞKAN DEVREDEMEZ'
Gökçe'nin mahkemeye gönderdiği yazının 'atama' değil sadece 'görevlendirme' yetkisini kapsadığını da ifade eden Günday, "Oysa benimle ilgili yapılan uygulama bir görevlendirme değil atamadır. Atamayı ancak başkan yapar çünkü bu onun asli yetkisidir, devredemez. Buğra Gökçe görevlendirme adı altında kişisel istekleri çerçevesinde kurum içerisinde yapılanma kurabilmektedir. Bu davaya konu atamalarda olduğu gibi onun yasa dışı işlerine girmek istemediğimizde devlet memurlarını birimden birime gerekçesiz şekilde görevlendirme kılığında yapılan kurum için kadro atamaları ile rahatlıkla sürdürebilmektedir. Beni ilgili birimlerden hiçbir talep veya istek olmadan Kemalpaşa'ya sürmüştür" ifadelerini kullandı.

ALDIĞI TÜM KARARLAR GEÇERSİZ OLABİLİR
YENİ Asır, konuyu İzmir'in tanınmış hukukçularından biri olan ve 1994-1998 yılları arasında Büyükşehir Belediyesi ve iştiraklerinin baş hukuk danışmanlığını üstlenen Enis Dinçeroğlu'na sordu. Gökçe'nin bu konuda Tunç Soyer'den aldığı bir yetkinin olmadığının anlaşıldığını aktaran Dinçeroğlu, "Gökçe bu atamada yetkisiz gibi gözüküyor. Genel Sekreter görevine devam ediyorsa yeni başkan kendisine yetki yazısı niye vermemiş? Bunu atlamışlar. Mutlak yetki halk tarafından başkanın kendisine verilir. Buğra Bey'e yetkiyi kim veriyor? Böyle bir yetki devri de sözle olmuyor, bununla ilgili karar alınması veya yazı hazırlanması gerekiyor" dedi.
BU durum, gözleri son kararı verecek olan mahkemeye çevirdi. Eğer mahkeme Gökçe'nin bu atamayı yetkisiz bir şekilde yaptığına karar verip iptal ederse, Gökçe'nin belediye içinde yaptığı atama, görevlendirme ve kadro aktarımlarının geçersiz olup olmadığı tartışması gündeme gelecek.

Erhan GÜLENÇ