Formalara hayran olun futbolculara değil

KAHRAMAN DURAK - KAHRAMANCA

Şimdi bu başlık ne alaka diyeceksiniz ama bir futbol tutkunu olarak birkaç farklı bakış açısıyla fikirlerimi paylaşmak istedim sizlerle. Öncelikle şunu diyeyim birazdan satırlara dökeceğim konudaki karakterler hayal ürünü değildir, ancak camianın da tamamını kapsamamaktadır.
1983 yılından günümüze kadar Beşiktaş maçlarına giden biriyim. Takım sevdası, renklere olan tutku, tribün eziyetleri, deplasman, hemen hemen hepsini yaşadım, taraftar olmak nedir bilirim, sonuçta Beşiktaşlıyım. Ancak hiçbir zaman futbolcunun peşinde koşup imza ve fotoğraf için yırtınmadım iyi ki de böyle davranmışım, sonradan iyi anladım neden mi?

Beklediğiniz gibi değiller

Doğal olarak yaz aylarında Çeşme'de haber peşinde koştuğum için en çok konu objemiz elbette ki yıldız futbolcular. Onların saha dışındaki yaşamlarını da en yakından gören isimler magazin muhabirleri şüphesiz.
Tam da burada konunun özü ortaya çıkıyor.
Ünlü bir futbolcuyu plajda, restoranda ya da Alaçatı sokaklarında gören bir hayran, o ünlü yıldızın yanına koşuyor fotoğraf çektirmek istiyor, başarılı oluyor ya da olamıyor.
Peki ya sonrası? Futbolcunun hayranlarının arkasından söyledikleri?
Bire bir şahit olduğum bir kaçını ileteyim sizlere:
"Bunlardan da bir rahat yok, kardeşim bir nefes alalım.
Nereden çıktı şimdi bunlar.
Her yerdeler bunlar yeter be" işte futbolcuların büyük bir çoğunluğu için sizler sadece 'bunlar'sınız.
Onun için şunu iyi bilin futbolcu iyi durumdayken bir kıymetiniz yok, tuttuğunuz takımın armasına ve rengine hayran olmanız bence en doğrusu...

Beş yıllık sakal mahkumu

Halit ergenç'ten bahsedeceğim size... Onu ilk olarak 1999 yılında Haldun Dormen'in yönetmenliğini yaptığı Popcorn tiyatro oyununda izlemiştim. "Geliyorum" diyordu.
Ergenç sakalsız, sinek kaydı tıraşı ve rolünün hakkını veren bir isimdi o günlerde de. Daha sonra oynadığı diziler ve parlayan yıldızı sonrası Türkiye'nin en çok kazanan oyuncusu durumuna gelmeyi başardı.

Tik edinmiş

Tüm bu şöhretine rağmen mütevazılığından bir şey kaybetmedi ünlü oyuncu.
Ama son beş yılda bir şey ona kene gibi yapıştı. Mahkum edilmiş gibiydi adeta neye mi? Sakala... Bu sakal durumu ona Kanuni Sultan Süleyman rolü ile bir yapışmıştı ve artık kolay kolay çıkmayacak gibi görünüyordu ve öyle de oldu. Son rolündeki Albay Cevdet de sakallıydı, Halit Ergenç son altı yılın beşinde sakallardan kurtulamadı.
Öyle ki set haricinde de sakalları nedeniyle ufak tefek tiklerin de oluştuğu gözlerden kaçmadı. Bence Halit Ergenç, ilerleyen dönemlerde yeni bir projede yer alacaksa sakallı olmaz gibi geliyor bana.

"Ben söyleyince cacık olmuyor"

Aslı Zen İzmir'e taşındıktan sonra sahnelerin vazgeçilmez ismi oldu. Ünlü sanatçı zaten sözü ve müziği kendisine ait şarkıları ile aslında milyonlarca insana ulaşmış birisi. Sanatı adına verdiği yıllara dayanan büyük mücadelesi ve azminin yanı sıra besteleri ile Zen, artık İzmir'e değer katan isimlerden birisi oldu. Neden mi? İşte besteleri:
Ferhat Göçer'in "Cennet", Fatih Ürek'in "Hadi, Hadi", İzel'in "Sayın Her şeyi Bilen", Hakan Peker'in "Gel Otur Şöyle", Rober Hatemo'nun "Yan Bahçe", Demet Akalın'ın "Kader ve İhanet", Pınar Aylin'in "Aşk Kılıcı", Tuğba Özerk'in "Maşallah Kahpe Dünya", Aslı Zen'in tüm ülkede herkesin bildiği şarkılarından bir kaçı. Ancak kendisi şarkıları için şu yorumu yapıyor:
"Ben söyleyince cacık olmuyor başkaları söyleyince patlıyor". Bu kadar dobra, üretken ve sahici bir sanatçı İzmir ve İzmirli için bence bir kazanç...

Kapalı alanda sigara içmeyin yeter artık

Çocukluğumuzun en mide bulandırıcı kötü hatıralarından birisi her yerde sigara içilmesiydi. Düşünebiliyor musunuz?
Minik bir çocukken bile otobüste önünüz de, arkanızda, sinemada, lokantada, oyun alanlarında her yerde sigara dumanına boğulur, kusardık. Yasaklarla medeni bir seviyeye geldik ancak gece hayatının mekanlarından birçoğu bu medeniyetten nasibini alamadı bence. Eğlenmeye gidiyorsunuz, solunum rahatsızlığınız ve tedaviniz olabilir, kalp hastası olabilirsiniz, alerjiniz olabilir her şeyden önce pasif içici olmak istemeyebilirsiniz.
Ama birileri kapalı alanda sigaralarını yakar ve tüm ambiyans duman altında.
İçmeyin beyler, içirmeyin mekancılar, müdürler, yetkililer ayıptır ayıp...

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.