‘Yazmak bulaşıcı’ demişlerdi doğruymuş!

MUTFAK SOHBETLERİ - BURCU ILGIN

Ayşın Ceyhan, son kitabı "Macaron Kızı" adlı romanında Ayvalık mutfağını öyle bir anlatılıyordu ki dayanamadık yazarın İzmir'deki evine gittik. Ege yemek kültürünün en iyi örneği olan Ayvalık zeytinyağlılarını Ceyhan'ın elinden yedik. Bizim için mutfağa giren Ayşın Hanım Macaron Kızı romanında geçen yemeklerin bir çoğunu yapmaya çalıştı. Sonrasında ise özenle hazırladığı sofrasında hem konuştuk hem yedik... Ayşın Ceyhan, yazmak kadar yemek pişirmeyi de çok sevdiğini söyledi. Yemeklerini dededen kalma zeytinliklerinden sıktırdığı halis zeytinyağı ile yaptığını ekledi. Midilli mübadili olan atalarının anısına Ayvalık'ın kültürünü, tarihini ve turistik yerlerini bir aşk romanı adı altında yazdığını, bundan büyük bir gurur duyduğunu dile getirdi.
Kitabı okuduğunuzda Ayvalık'a gitmek için sabırsızlanacaksınız.
İşte yazarımız ve kitapları hakkında öğrendiklerimiz...
"Macaron Kızı" isimli romanınız nasıl ortaya çıktı?
Çocukluğum Ayvalık'ta geçti.
Dedemin mübadil hikayeleriyle büyüdüm. Biriktirdiğim öyle çok anı, dinlediğim öyle çok değişik yaşam vardı ki, bir roman haline getirmemem mümkün değildi.
Ayrıca bir Ayvalık aşığıyım ben. Her köşesini çok iyi bilirim.
Ayvalık'a gitmek isteyenler kitabımı okumadan gitmesinler derim.
Bir gezi rehberi veya kılavuzu diyebilir miyiz?
Romanıma haksızlık etmiş oluruz.
Gerçek yaşam hikayeleriyle beraber Ayvalık'ın yemek kültürünü, yaşam koşullarını, turistik yerlerini ve çok eskiye dayanan geçmişini yazdım. İkinci dünya savaşından sonra yaşanan zorlukları tüm gerçekliğiyle anlattım.
Bugünlere gelebildiysek atalarımızın çektiği zahmetler sayesindedir.
Dedeme olan borcumu ödemek için bu kitabı yazdım.
Allah gani gani rahmet eylesin.
Mübadele günlerinin gerçek tanıklarından biriydi. Tıpkı diğer Midilli ve Girit mübadilleri gibi...
Kaçıncı kitabınız oluyor?
Macaron Kızı beşinci kitabım ama altıncısı yolda diyebilirim.
Bu seferki de bir roman mı?
Hayır. Zayıflama üzerine iki adet kitap yazdım. Biri kişisel gelişim kitabı, diğeri de zayıflamak isteyen bir kadının öyküsü...
Yakında çıkacak olan kitabım ise yine zayıflama ve sağlıklı beslenme ile ilgili kişisel gelişim kitabı diyebiliriz.
Diyet yazarı olarak evdeki herkes diyet yemekler mi yiyor?
Yanlış anlaşılsın istemem. Ben sağlıklı besinler tüketmeye çalışıyorum.
Sürekli diyette olduğum düşünülmesin. Aileme de elimden geldiğince doğru yiyecekleri pişirmeye çalışıyorum.
Ama günümüzde bunu başarmak çok zor. Hele hele ki çocuklarıma şekerli ve hamurlu yiyecekleri yedirmemeye çalışmak deveyi hendekten atlatmaktan daha güç.
İki çocuk annesi olarak yazmaya ne zaman vakit ayırıyorsunuz?
Genellikle geceleri, çocuklar uyuduğunda... Herkes yattığında zaman bana kalır. Yani yazmaya başlarım.
Yazmak kadar okumayı da çok severim.
Yazmak için beslenmek zorundayım.
Sağlıklı yiyecekler güzel kitaplarla beraber yaratıcılığımı törpüler.

Peki ne tür kitaplar okursunuz?
Türk edebiyatından Sabahattin Ali ve Elif Şafak hayranıyımdır.
Dünya klasiklerini de çok severim. Arada tekrar tekrar okurum.
Yeni çıkanları atlamamaya çalışırım. Tüm eserlerini okuduğum Paulo Coelho'yu ve Stefan Zweig'i de atlayamayacağım.
Kişisel gelişimlerden de en çok Osho ve Krishnamurti'ciyimdir.
Sağlık kitaplarından Canan Karatay'ın, Ümit Aktaş'ın, Ahmet Aydın'ın kitapları başucu kitaplarım arasındadır.
Hayatınızda keşke dediğiniz bir şey var mı?
Olmaz mı? Keşke yazmaya erken başlasaydım.
İlk kitabını nasıl yazmıştın?
Yaşamımın bir bölümünü kilolu geçirmiştim. İlk çocuktan sonra veremediğim kilolar... Sonra zayıfladım.
Başarımı başkalarıyla paylaşmak niyetiyle ilk kitabımı yazdım.
Bir daha da bırakamadım.
"Yazmak bulaşıcıdır." Demişlerdi.
İnanmamıştım. Doğruymuş. Tadına bir vardın mı vazgeçmek neredeyse imkansız gibi.
Hayatınızda olmazsa olmaz dediğiniz nesne nedir?
Maalesef ki cep telefonum.
Çünkü dış dünyayla olan en büyük bağımdır. İnternet, iletişim, not almak, okumak gibi bir sürü faydasından yararlanıyorum. Kötü etkilerinden uzak kalmaya çalışsam da olmazsa olmaz nesnem cep telefonumdur.
ZARARLILARI EVİME ÜZÜLEREK SOKUYORUM
Evinizde ne tür yiyecekler pişer?
Paketli hiçbir ürünü almamaya çalışırım. Taze meyve tüketir sebze ve hayvani ürünler pişiririm. Atıştırmalık olarak tuzsuz, kavrulmamış çerezler alırım. Ne yazık ki ergen kızım tutturduğunda makarna, mantı yapmak zorunda kalırım. Cips, dondurma türü zararlı atıştırmalıkları da mecburen alırım.
Üzülerek...
"GURBETİ BENDEN İYİ KİMSE BİLEMEZ"
İzmir'de yaşıyor olmasaydınız dünyanın neresinde yaşamak isterdiniz?
Uzun yıllar yurt dışında yaşadım. Gurbetin anlamını benden iyi kimse bilemez. Ha dedin mi gelemezsin. Öyle Almanya kadar yakınlarda bir yerlerde değildim. On yedi yıl önce on saatlik mesafede Kanada'nın Toronto şehrinde geçen yıllardan sonra dünyanın çeşitli yerlerinden birinde yaşamak yerine seyahat etmeyi tercih eder oldum. İzmir'i seviyorum.

"EN BÜYÜK MİRASIM KİTAPLARIM OLACAK"

En büyük hedefiniz nedir?
Daha çok yazmak ve daha çok eser bırakmak...
En büyük mirasım çocuklarıma bırakacağım kitaplar olmalı. Beni daha iyi tanıyacaklar. Yaşam amaçlarımı, değer yargılarımı daha iyi anlayacaklar diye düşünüyorum.
Nasıl eğlenirsiniz?
Spor yapmak (yürümek, yoga yapmak, koşmak, yüzmek, meditasyon yapmak), yazmak, okumak, ailem ile birlikte olmak, arkadaşlarımla buluşmak, seyahate çıkmak beni çok mutlu eder.
Üzüldüğünüzde kime sığınırsınız?
Yüce Yaradan'a sığınırım. Acılarımı, üzüntülerimi, pişmanlıklarımı paylaşmayı sevmem. Dua ederim. İnanmak ve güvenmek bana iyi gelir.