Sındırgı’da bir ‘nöbetçi’ lezzet: Akdoğan Çorba, Köfte Salonu

Bugün memleketim doğup büyüdüğüm topraklarda Sındırgı'dayım.
Sındırgı'nın geçmiş yıllarda geçim kaynağı, bizim de işimiz olan tütüncülüktü.
Türkiye'nin en önemli tütün üretim merkezlerinden birisiydi.
Tütüne kota gelmesi ve Tekel'in özelleştirilmesi ile tüm Türkiye'de olduğu gibi Sındırgı'da tütüncülüğü bıraktı, şimdi çok az üretilmekte. Halk halıcılığa yöneldi, meşhur Sındırgı'ya özgü Yağcıbedir halısı ve diğer halı çeşitlerini dokuyor.
Son dönemde açılan lüks otellerle Sındırgı bir termal merkez olma yönünde ilerliyor.
Sağlık turizminin arttığı günümüzde termal çok önem kazanıyor.
Sındırgı'nın yetiştirdiği değerlerden olan biri Turan Akdoğan da turizm sektöründe yıllarca çalışarak, marka otel ve restoranlardaki birikimini ve eğitimi şimdi kendi memleketinde değerlendirmek için "Akdoğan Çorba Köfte Salonu" nu açmış.

OKULDAN RESTORANA

Turan Akdoğan, Ankara Otelcilik Turizm Meslek Lisesi mutfak bölümü mezunu. OTEM (Otelcilik Turizm Eğitim merkezi 7. Dönem mezunu.) Aynı zamanda Dokuz Eylül Üniversitesi İzmir Meslek Yüksek Okulu Muhasebe bölümünü bitirmiş. İsviçre, Fransa, Portekiz ve İtalya'da servis, bar ve mutfak üzerine kurs ve staj yapmış.
TRT'de yayınlanan "Meslekler Yarışıyor" programında, meslek dalında birinci olmuş. 1972 - 1990 yılları arasında İzmir Büyük Efes Oteli'nde değişik bölüm pozisyonlarda çalışmış.
Özdere, Gümüldür, Ürkmez ve Seferihisar'daki birçok otelde müdürlük yapmış. İzmir Kıbrıs Şehitler Caddesi'nde "Efes Kebap" restoranı açmış.
Kendi deyimiyle dünyayı dolaştıktan sonra memleketine gelmiş. Aynı zamanda Sındırgı Yörükler Derneği Başkan Yardımcılığı görevini de yürütüyor. Şimdi oğlu Murat Akdoğan'la birlikte çalışıyorlar. Murat Bey de Fethiye Turizm Otelcilik Meslek Lisesi mezunu.
Alman Dili ve Edebiyatı okumuş ama turizmin restoran sektöründe çalışmış.

FIRIN KELLE LEZZETİ

Mekan yeni açılmasına rağmen kısa sürede lezzet tutkunlarının adresi olmuş.
Örneğin "Çorba Fırın Kelle Paça" çok farklı ve özel bir tat. Bakır kazan içerisine kelle, kaval kemikleri ve bir bezin içine sebze çeşitleri sarılarak sabah kadar fırında hafifi ateşte kaynatılıyor.
Kelle, daha sonra suyu süzülerek sabah saat 5'te parçalarına ayrılıyor.
Sabah saat 06.30'dan gece saat 22.00'ye kadar üç çeşit çorba bulunuyor.
Aynı etin suyu mercimek ve tavuk suyu çorbasında da kullanılıyor, arıtılmış suyla yapılıyor.
Köftede hiçbir katkı maddesi bulunmuyor.
Malzeme olarak doğada beslenen Balıkesir kuzusunun döş ve kaburgalarından ve dana eti karışımdan yapılan kıyma kullanılıyor. Özel karışımla yapılan Akdoğan Köfte'nin tadına doyum olmuyor.

TEMİZLİK ÇOK ÖNEMLİ

Mangalda meşe kömürü kullanılıyor.
Hijyen ve temizliğe çok önem veriliyor. Turan Akdoğan ızgara demirinin temizliğinin köftenin lezzetinde önemli olduğunu belirtiyor. Ateşle ızgara arsındaki ölçü orantısı köftenin lezzetini etkiliyor.
Köftede pişirmenin önemli olduğunu belirten Turan Akdoğan "Köfte pişirilirken kurutulmayacak, yakılmayacak ve köfte nar gibi beyaz pişecek köftenin suyunu kaçırmayacaksın.
Köfteyi ağzınıza alınca suyu gelmeli... İddialıyız en iyi köfteyi Akdoğan Köfte'de yiyebilirsiniz" diyor.

PİYAZ KEYFİ

Köftenin olmazsa olmazı ise piyaz... Yöresel olarak Yaylabayır ve Kürendere fasulyesi ile yapılan piyazın tadı muhteşem. Sinandede'nin yaylalarında otlatılan koyunların sütünden yapılan koyun yoğurdunu denemelisiniz. Tatlıda Balıkesir'in meşhur höşmerim tatlısı, Kemalpaşa ve ekmek kadayıfı, Balıkesir Ayşe Bacı Manda kaymağı ile servis ediliyor. Taze sütle yapılan Fırın Sütlacı denemelisiniz.
Akdoğan Çorba Köfte Salonu'nda bu özel yöresel lezzet ve kaliteyi uygun fiyata satın alıyorsunuz.

SEZER ALTAN