“Anadolu’yu köy köy gezdim”

Anneliğin girişimci yaptığı Elif Aran Kahya, “Kimi zaman göçmen bir teyzenin ürünlerini kimi zaman çiftlikteki Ayşe teyzenin sütünü tattım. Ama hepsinin çocuğuma güvenle verebileceğim şekilde olmalarına özellikle dikkat ettim” dedi

NİHAN YARKENT İNCE

İnşaat sektöründe 8 yıl geçiren Elif Aran Kahya, çocukları için iyi ve kaliteli lezzeti artık bulamayınca Anadolu'yu köy köy gezerek unutulan lezzetleri gün ışığına çıkardı. KOSGEB desteğiyle Bostanlı'da, bu kayıp lezzetlerin bulunabileceğini simgeleyen "360" adıyla mağazasını açtı. Peynirden yoğurda, sütten leblebi tulumba tatlısına kadar ne varsa hepsi büyük ilgi gördü. Öyle ki henüz altıncı ayında kendisinden bayilik isteyenler kapısına dayandı. Henüz 35 yaşındaki lezzet avcısı Kahya'nın çocukları için çıktığı yolculuk bugün girişimciler için örnek model oldu. Bu yolcuğun dikenli yollarını konuştuk.
İnşaat sektöründen gıdaya geçiş nasıl oldu?
Aslında hiç kolay olmadı.
Tam 8 yıl o zorlu sektörde dişimle tırnağımla çalıştım. İyi bir noktaya da ulaştık. Ancak çocuklarım olunca ağırlığımı onlara verdim.
Geçen süreçte tüm annelerin karşılaştığı sorunla başbaşa kaldım. Onlara daha sağlıklı, güvenilir besinler bulmakta zorlandığımı farkettim.
Ne yapabilirim diye düşünmeye başladım.
Ne yaptınız?
Turşu
Turşu mu?
Evet, ama bu tesadüf oldu. Çocuklarım için değil de bir arkadaşımla boş bir zamanımızda iyi tarım uygulamamarıyla elde edilen ürünlerden eşimize dostumuza vermek için turşu yaptık. Biz onlara onlar başkalarına verince bir anda turşu talebiyle karşılaştık. Baktım talep var, o zaman neden bu işi ben yapmıyorum dedim.
Açmadan önce o yiyecekleri nasıl buldunuz?
Anadolu'yu köy köy gezdim.
Unutulmaya yüz tutmuş peynirleri, eski yöntemlerle yapılan salçaları, yoğurtları, tatlıları buldum.
Kimi zaman göçmen bir teyzenin ürünlerini kimi zaman çiftlikteki Ayşe teyzenin sütünü tattım. Ama hepsinin iyi tarım uygulamaları olmalarına dikkat ettim. Evde çocuğumuza güvenle verebileceğimiz şekilde olmalarına özellikle dikkat ettim.

Neler var?

Seri üretim yapan firmaların ürünlerinden çok dediğim gibi tükenmeye yüz tutmuş lezzetler var. Manda sütü, manda sütünden yapılan yoğur, peynirden tutun da yaprak sarmasından kasap sosise kadar her şey var. Hepsi organik ama adı organik değil gerçekten organik ürünler var.
Tepkiler nasıl?
Aslında gıda sektöründe şunu fark ettim. Güleryüzlü ve güvenilirseniz, ürününüze hakim ve onu doğru şekilde anlatıp sunabilirseniz talep görüyorsunuz.
İnsanlara para kazanmak için değil de ihtiyaçları olanı sağlıklı şekilde sunarsanız, aranızda sağlam bir köprü oluşuyor.
Bir yere gittiğimde nasıl karşılanmak istiyorsam gelenlere de öyle davranıyorum. Açılalı henüz 6 ay oldu ama beklediğimizin üzerinde bir ilgiyle karşılaştık.
Nasıl bir ilgi bu?
Henüz yılını doldurmamış bir marka olmamıza karşın bizden bayilik isteyenler var. Üstelik sayıları da az değil. Ancak biz böyle hızlı bir büyüme istemiyoruz.
Neden?
Çünkü doğrusu emin ve yavaş adımlarla büyümek. Kontrol edilebilir, sürdürülebilir bir yapıyla aynı kalitede hizmet vermek istiyoruz yoksa burayı açma nedenlerimizin hiçbir anlamı kalmaz.
Örneğin Antakya'ya gittiniz ve orada unutulan bir lezzeti keşfettiniz, ne yapıyorsunuz?
Siz örnek olarak sundunuz ama biz bunu yaptık. Gerçekten de Antakya'ya gittik. Biliyor musunuz oranın çok güzel bir salçası var. Ağızda bıraktığı aroma nedeniyle diğer salçalardan hemen ayırt ediliyor.
Oraya gidiyorsunuz bunu yapan insanlarla konuşuyorsunuz.
Ürünlerini almak istediğinizi söylüyorsunuz ve bu onlara büyük moral oluyor. O lezzeti bir daha gün ışığına çıkarmak için daha çok çalışıyorlar.
Aslında bu iki taraf için de harika bir model. Hem istihdama hem lezzete katkı sağlıyor.
Onlar üretmek için dana çok insan çalıştırıyor siz de onu getirmek için ve burada sunmak için çalışıyorsunuz.

"HEDEF TOPLUMA FAYDA SUNMAK"
Girişimcilik artık yüksek standartlar ve farklı üretimler istiyor. Bu yola çıkanlara ne önerirsiniz?
Kendi sektörüm için şunu söyleyebilirim. Hedef mutlaka insanlara, topluma faydalı bir şeyler sunmak geçmeli.
Eğer kendi ihtiyaçlarınızı ön planda tutarsanız, belki kısa süre için para kazanabilirsiniz ama bu size hayal ettiğiniz yaşamı sunmaz.
Aksine kabusunuz olur. Önce işinizi sonra da onun getirdiği stresle sağlığınızı kaybedersiniz.
İşi doğru yapmak lazım. Planlı ve projeli hareket etmenin yanında o işin toplum için fayda sağlaması lazım. Başarı ancak öyle gelir.
SAĞLIKLI YİYECEKLERİN HEPSİNİ KAPSIYOR
Girişimci mi olmaya karar verdiniz?
Hemen KOSGEB kurslarına başvurdum, başarıyla bitirince de yapmak istediğim Anadolu lezzetlerine yönelik butik şarküteri için proje hazırladım ve sundum. Kabul edilmesiyle de isim arayışına başladım.
360 matematikte en geniş açıyı, her şeyi kapsayan bir yapıyı temsil ediyor.
Ben de sağlıklı yiyecekler konusunda her şeyi kapsaması nedeniyle bunu tercih ettim ve Bostanlı'da ilk mağazamı açtım.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.