İzmirli Denizcilerin Atlantik Yolculuğu

Değerli dostum Selim Kaptan'a (Ekmekçioğlu ) söz verdiğim gibi önce bu haftaki yazımı hazırladım. Daha sonra yola koyuldum. Bugün, Kafka'nın şehri Prag'dayım. Deniz özlemimi Vltava Nehri'ne bakarak gidermeye çalışıyorum. Bir haftadır Tuna Nehri üzerinde gördüğüm küçük tekneleri ve kanoları hayranlıkla izledim. Özellikle Almanya'nın çeşitli kentlerinde incelediğim mini marinalar, denizciliğin ülkemizde henüz emekleme aşamasında olduğunu düşündürüyor. Yine de insan yeter ki istesin. Ülkemizde de birbirinden güzel göllere ve ırmaklara sahibiz. Lakin, henüz denizci bir millet olmaktan uzağız. Yine de umutsuzluğa kapılmıyorum. Çetin Altan'ın deyişiyle enseyi karartmıyorum.

CEBELİTARIK'TA HEYECAN

Bugün İzmirli iki denizcimizin seyir notlarını paylaşacağım. Selim, Sabancı Topluluğu'ndaki görevinden 2011 yılında emekli olduktan sonra kendisini maviliklere adamış bir kaptan. Lagoon 400 model katamaranıyla 2 Eylül tarihinde dünya turuna çıktı. Kendisine arkadaşı İlkay Koç eşlik ediyor. Ege Denizi geçişleri sorunsuz oldu. O etaba ait notları paylaştığım için tekrarlamıyorum. Geçtiğimiz günlerde Selim'le (Ekmekçioğlu) teknolojinin nimetlerinden yararlanarak uzun uzun konuştuk. Korint Kanalı'ndan geçişlerine ve devamına ait seyir notlarını aldım. Selim, Korint Kanalı'ndan (Yunanistan) ikinci geçişini teknesi Murat Reis'le gerçekleştirdi. Kanalın genişliği 12 metre. Öyle sanıldığı gibi devasa değil. Dolayısıyla yaklaşık bir saat süren geçiş boyunca dümen hatasına yer yok. Aksi halde duvarlara çarpabilirsiniz. İzmirli denizcilerin serüveni daha sonra Sicilya'yı pruvalarında görünceye kadar zaman zaman sert dalgalar arasında geçti. Elbette en heyecanlı dakikaları Cebelitarık geçişinde yaşadılar.

OKYANUS SAKİN KARŞILADI

Atlantik onlara tüm görkemiyle merhaba demeden önce Avrupa coğrafyasında İngiltere ile İspanya arasında halen ciddi bir sorun olan toprakları gördüler. Kısa bir hatırlatma. 1713 yılında imzalanan Ultrecht Antlaşması ile İngiliz egemenliğine geçen Cebelitarık, günümüzde de ekonomik bir refah merkezidir. Farklı bir öneme sahiptir. Körfezin sancak (sağ) tarafında yer alan İngiliz Limanı , Murat Reis'in tayfası için kısa bir süre istirahat alanı oldu. Selim ve İlker, azalan mazot stoklarını takviye etti. Esas hedefleri Atlantik sularına kavuşmak olduğundan oyalanmadan yola koyuldular.
Rüzgarları yaver gidince bir ay önce Atlantik Okyanusu ile buluştular. Uçsuz bucaksız gibi görünen önlerindeki ilk okyanus onları sakin karşıladı. Dünya turunda mevsimsel döngüler dikkate alındığında ekseriyetle sorun yaşanmıyor. Sadun Boro, Tanıl Tuncel, Ekrem İnözü, Özkan Gülkaynak gibi ustalar da buna dikkat çekiyor.

KANARYA ADALARI

Selim Ekmekçioğlu ve İlkay Koç, Cebelitarık geçişlerinden beş gün sonra Kanarya Adaları'na ulaştı. Sonra Tenerife'de dinlendiler. Orası yedi adanın en büyüğü. Nüfusu yaklaşık bir milyon. Volkanik yapısıyla tanınan adaların İspanyol turizmine katkısı büyük. Bu da bir pazarlama başarısı. Takdir etmek lazım. Sevgili deniz dostları, sözün özü İzmirli denizciler yaklaşık 2800 mili Murat Reis'in dümen suyunda bıraktı.
Şu günlerde Cape Verde'de yeni rotalarına hazırlanıyorlar. Oradan Karayip Adaları ve devamında dünya denizleri kazan, onlar kepçe.
Adım attıkları her yerde denizcilerin kendilerine has keyifli sohbetleri eşliğinde İzmir'i de tanıtıyorlar. Murat Reis'in pruvası neta, rüzgar kolayına olsun. Selim ve İlkay'ın seyir notlarına önümüzdeki yazılarda devam edeceğim. Bugünlük bu kadar. Haftaya Pazar'a kadar tüm deniz dostlarına esenlikler diliyorum.