7 kişiyle başladım şimdi 500 öğrenci var

Ni lay İşlek, işe ilk başladığı ilk yıl koca bir sene içerisinde yalnızca 7 öğrencisi olduğunu söyledi

Bugün sizi süper bir kadınla tanıştırmak istiyorum. O bir sanatçı, eğitmen ve girişimci.
Nilay İşlek, fotoğrafın sadece deklanşöre basmaktan ibaret olmadığını düşünenler için 15 yıl önce Artlens isimli sanat atölyesini kurdu. Yılda 7 öğrenciyle başladığı yolculukta bugün ayda 500 kursiyer eğitim alıyor. Artık Londra yolcusu.
Artlens Londra şubesini açıyor. Böylece iki kent arasındaki sanat köprüsünün temelini atmış oldu. Fotoğrafa gönül veren insanlar iki kent arasında mekik dokuyacak.

İLK KADIN X-Photograp her

Nilay İşlek, aynı zamanda Fujifilm X serisini kullanan sadece seçkin fotoğrafçıların kabul edildiği dünya çapındaki site X-Photographer'a girmeyi başaran ilk Türk kadın fotoğrafçı ünvanına sahip. 100 odalı Büyük Kardıçalı Hanı'ndaki atölyedeki röportajımızda, İzmir'in "Arkadaşların buluştuğu kent" değil de "Sanatı ve sanatçısı için gelinen kent" olmak için ne yapılması gerektiğini konuştuk.

Fotoğrafla nasıl tanıştınız?
Bu serüven rahmetli dedemin bana 110'luk bir makine hediye etmesiyle başladı. Deklanşöre ilk kez dokunduğumda duyduğum heyecanı anlatamam.
Kısa bir süre sonra bir fotoğraf stüdyosunun camında eleman aranıyor ilanı gördüm ve başvurdum. O zaman yaptığım iş zanaatkarlıktı. Daha sonra da fotoğrafın bir sanat olup olmadığını sorgulamaya başladım ve fotoğraf okumak daha doğrusu sanat okumak istediğimi anladım ve güzel sanatlar fakültesine girmeye karar verdim.
Fotoğrafı sanat bağlamında ele alırken bir baktım ki fotoğraf tüm hayatımı kapladı.

Artlens nasıl kuruldu?

Ben İzmir'de doğdum, büyüdüm, bu kentte okudum, hedeflerimi bu şehirde gerçekleştirmeye çalıştım.
Biliyorsunuz birçok İzmirli genç, bu şehirde okusa da iş için ya İstanbul'a ya da başka yerlere gidiyor. Ben de okuldan mezun olduğumda ya akademisyen olarak kalacaktım ya da yurtdışına çıkarak hayatıma yön verecekim.
İkincisini tercih ettim ve yurtdışına çıkıp bir süre orada yaşadım. Ama aklımı kurcalayan bir şey vardı. İzmir'de sanatsal bir ortam yaratılabilir diye hep düşünüyordum. Geri döndüm ve Büyük Kardıçalı Hanı'nda Artlens'i kurdum.

İlk yıllar nasıl geçti?

Koca bir sene içerisinde yalnızca 7 öğrencim oldu. Ancak yılmadım, öğrencimin hiç olmadığı dönemde dahi sabah atölyeme gittim, üretmeye devam ettim. Bugün yılda 500 öğrencimiz oluyor. Aslında atölye mantığında olan, sadece fotoğraf değil tüm görsel sanatları kapsayan bir eğitim merkeziyiz.
Türkiye'nin dört bir yanından insanlar geliyor. Fotoğraf sanatını diğer görsel sanatlarla beraber ele alan eğitim anlayışıyla hizmet veriyoruz.
Kurs bitti diye bir kavramımız yok. 7-8 yıldır hala öğrenmeye ve atölyeye katılım sağlamaya devam eden kişiler var.

Kurslara şu an ilgi nasıl?

İlk başladığımızda haftada dört haftalık kurslarımız vardı, şimdi üniversite gibi 20 haftanın üzerinde kurslarımız var.
Birinci, ikinci kur diye gidiyor.
Fotoğraf gezilerimiz 45 kişiyi buluyor. İlgi çok yüksek.
Ancak önemli olan şu, tüm bunlar çok boş zamanı olup da buraya gelen insanlardan oluşmuyor. Buraya insanlar, gelmek istediği için geliyor ve hepimiz fotoğraf sanatı için yolculuğa çıkıyoruz.

Bu yolculuk yurtdışına da uzanıyor mu?

Evet. Beyrut, Moskova, Berlin gibi yurtdışı fotoğraf gezilerimiz oluyor, ücretsiz seminerlerimiz oluyor. Burada da önemli olan bir nokta var. Kursiyerlerimizle bir aile gibi oluyoruz.
Fotoğraf gezileri de ailenin tatile çıkması gibi bir lezzete dönüşüyor.

İŞİNİ DEĞİŞTİREN VAR

Verdiğiniz eğitimlerin yansıması nasıl oluyor?

Açıkçası işini bırakıp fotoğrafa dönen çok gördüm, hobi olarak devam eden de çok oluyor.
Fotoğrafı sanat olarak algılayıp bu yönde çalışanların sayısının artması bizi çok memnun ediyor.
Bizden mezun olup da reklam fotoğrafçılığı, moda fotoğrafçılığı, özel gün fotoğrafçılığı yapanlar da var.

Fotoğraf ne ister?

Emek ister, süreç ister, entelektüel birikim ister. Bakın bir şey söylemek istiyorum. Arkas Sanat Merkezi, bu şehrin başına gelmiş en güzel şey. Folkart Sanat Galerisi de öyle. Ama sayısının artması gerekiyor.
'İzmir sanat markası olmalı'
İşlek, " İzmir, insanların arkadaşlarıyla buluştuğu bir kent değil, sanat ve sanatçıları için gelinen bir kent olmalı. Artlens de böyle misyon ile yolculuğuna başlamıştı. Şimdi ben Londra'da bir şube daha açıyorum.
İki kent arasında fotoğraf sanatı için karşılıklı kurslar düzenleyeceğiz. Ben Londra'da, Nilay ise İzmir'de olacak. Bu tür girişimlerin sayısı artarsa, sanat ve sanatçının yolu açılırsa, İzmir olarak uluslararası bir sanat markası olabiliriz" dedi.

RÖPORTAJ: NİHAN YARKENT İNCE

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.