AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, MHP'nin de CHP ve Pensilvanya'nın dümen suyuna girdiğini belirterek, "Kendi aralarında ittifaklar oluşturuyorlar ve vagon olarak MHP de arkalarından gidiyor. Pensilvanya diyor ki CHP'nin güçlü olduğu yerde AK Parti'ye karşı ey MHP, ey BDP, CHP'yi destekleyin. MHP'nin güçlü olduğu yerde ey CHP, sen onu destekle, BDP'nin güçlü olduğu yerde hep beraber BDP'yi destekleyin. Ben diyorum ki benim milletim bunların hepsini paketler sandığa gömer" dedi.
Erdoğan, partisinin Aydın mitinginde yaptığı konuşmada, "o zaman, paralel yapının içerisinde olanların kendisini mahkum ettiğini" belirterek, "Benim suçum neydi? Ziya Gökalp'ın bir şiirini okudum diye Kılıçdaroğlu ile aynen kafa yapısında olan paralel yapı, yargı da vardı, onlar mahkum ettiler. Kılıfı uydurdular" diye konuştu. Erdoğan, Gazi Mustafa Kemal'in duayeni olan Ziya Gökalp'in milli eğitimin okullara tavsiye ettiği eserinde yer alan, "Minareler süngü, kubbeler miğfer, camiler kışlamız, müminler asker" ifadelerinin yer aldığı şiiri okuduğunu anımsatarak, "Sen bunu mu söyledin, hadi bakalım içeri dediler.
Ziya Gökalp söylemiş, ben de okudum; bir yeri kırmadım, yakmadım, dökmedim. Sen minarelere niye süngü dedin? Sen kubbelere niye miğfer dedin? Camilere niye kışla dedin? Camiler bizim kışlamız olmadı mı, müminler bizim askerimiz değil mi? Ama Kılıçdaroğlu bundan anlamaz ki, Kılıçdaroğlu'nun kafa yapısında olanlar bundan anlamaz ki. Onun için de gittik. İyi oldu. Medrese-i Yusufiye'de bizi ağırladılar, AK Parti'nin işte orada temelleri atıldı, oradan yola çıktı" şeklinde konuştu.
Başbakan Erdoğan, Türkiye'de Said-i Nursi'nin yargılandığını ve Sibirya'ya sürüldüğünü ifade ederek, Nursi'nin Sibirya'da yaşamadığını, kaçıp ülkesine, kendi topraklarına geldiğini kaydetti. Nursi'nin "Ben bu topraklarda öleceğim" dediğini belirten Erdoğan, O'nun Kütahya ve Isparta'daki yolculuklarda birçok hatıraları olduğunu ve bu topraklarda vefat ettiğini ifade etti. Erdoğan, "Ama ona bile tahammül edemediler, ne çileler çektirdiler. Hatta ölümünden sonra da onu tuttular, ancak aylar, yıllar sonra kemiklerini Isparta'ya götürdüler" diye konuştu.
"2 YIL ÖNCE BEN SANA DAVET YAPTIM"
"Said-i Nursi'nin izinden gittiğini söyleyen şu paralel yapı, izinden gidiyor mu?" diye soran Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti: "Hayır, yalan söylüyor, takiyye yapıyor, iftira atıyor. Hayatında Bediüzzaman ifadesini kullanmış değil ve onu bir kere görmüş de değil. Onun eserlerini bir kenara koyarak, güya kendine göre külliyat oluşturmaya çalışan bir zat. O da 1999'da tam aksine Türkiye'den kaçıp dünyanın bir başka ucuna gitti. Niye orada duruyorsun? Madem sen vatanseversin ve milletini seviyorsun, 2 yıl önce ben sana davet yaptım. Gel dedim Türkiye'ye. Bak bu millet seni seviyor. Gel, niye gelmedin, niye gelmiyorsun? Üstelik o gün enteresan bir şey de söyledi, olimpiyatlardaydı bu. Dedi ki 'Peygamber de oradaydı.' Ne diyeceksin böyle bir insana. Böyle bir şey olabilir mi? Orada folklorik gösteriler var, 'peygamberimiz de orada' böyle bir şey olabilir mi?
Ama buna sorarsan olur. Hala bu ifadelerde bile hikmet arayan benim saf kardeşlerim var. Ne hikmeti ya, sen Yaradan'ın hükmüne bak, hükmüne, bırak bunların hikmetlerini. Hep bayat senaryolar ve bu senaryolar üzerinden çeşitli tuzaklar. İnşallah bu tuzakları 30 Mart'ta hep beraber bozuyoruz. Artık bu millet çok güçlü, artık benim milletimin özgüveni var; sandığına, demokrasisine, iradesine, Başbakanı'na artık sahip çıkıyor. Ben bu alanda bunu görüyorum. Sizden bir ricam var. Aman ha aman ha, hanım kardeşlerim, beyler, sandıklara sahip çıkacağız, kuş uçurtmayacağız.
Çünkü bunlar her türlü oyuna başvurabilirler. Herhangi bir numara mı var? Hemen emniyete, güvenlik güçlerine haber verin, orada anında raporları tutturun, bunlara güvenmeyeceğiz. Sağlam ve dik duracağız, Allah'ın izniyle 30 Mart'ta da gümbür gümbür Aydın'da da Türkiye'de de AK Parti'nin iktidarını perçinleyeceğiz. Çünkü biz artık sözün de mührün de kararın da millette olmasını istiyoruz, bunun mücadelesini veriyoruz." "Bunlar gezi olaylarında dümenler çevirdiler" diyen Erdoğan, "Ağaç, çevre, yeşil dediler, onların ardına saklandılar" diye konuştu.
"EĞİLMEDİK, BÜKÜLMEDİK, TAVİZ VERMEDİK"
Başbakan Erdoğan, bu meydanda çok büyük mitingler yaptığını anımsatarak, "Bu, Türkiye'ye yönelik bir saldırıydı. 17 Aralık, 25 Aralık, aynı şekilde Türkiye'ye saldırı idi. Yolsuzluk, rüşvet iddiasıyla buna saklandılar, bu şekilde saldırdılar. Sandıkta yenemedikleri, millet nezdinde itibarını zedeleyemedikleri iktidarı ayak oyunlarıyla, bu kışkırtmalarla bu şekilde yenmek istediler. Ama biz dik durduk, sizden aldığımız güçle, sizin hayır dualarınızla eğilmedik, bükülmedik, taviz vermedik" dedi.
Yapılan saldırıların sadece kendilerine, AK Parti'ye, Hükümet'e yönelik saldırılar olmadığını; büyük Türkiye hedeflerine, Türkiye'nin demokrasisine, istiklaline yapılmış saldırılar olduğunu kaydeden Erdoğan, "Bu saldırılar bize yapıldığı kadar size yapılmıştır, size. Aydın'a, İzmir'e, Denizli'ye yapılmıştır, tüm Ege'ye, tüm Türkiye'ye yapılmıştır" diye konuştu. Başbakan Erdoğan, Adnan Menderes Havalimanı'nın iç hatlar terminalinin açılışını yaptığını söyledi. 2006 öncesinde orasının gecekondu olduğunu belirten Erdoğan, dış hatların 110 bin metrekarede hizmet verdiğini, iç hatların da 220 bin metrekare olmak üzere toplamda 330 bin metrekareye ulaştıklarını kaydetti. Başbakan Erdoğan, burada yaklaşık 17 körük olduğunu, Ege'de Aydın ve İzmir'in artık buradan istifade edeceğini ifade ederek, "İnşallah ileride de Aydınımıza da böyle bir havaalanını ayrıca kazandırırız.
Çünkü büyükşehirlerde bu havaalanlarını yapmamız bizlere ayrı bir güç katacak. THY, dünyada saygın havayolları arasına girdi, daha da iyi olacak. Ama bu CHP'nin böyle bir hizmeti var mı? Olamaz. Çünkü bunlarda laf var laf, icraat yok. Tarih boyunca CHP hep darbelerin arkasında durdu, bugün de aynı şekilde darbelerin arkasında duruyor. Tarih boyunca sandıktan hiçbir zaman çok partili dönemde netice alamadı, var mı netice aldığı? Niye? Benim milletim bu CHP'yi iyi tanıyor. Bunlara oy vermiyor, vermez. İşte böyle belediyelerde zaman zaman belediye başkanlığı kazanıp, onunla işi idare ediyorlar. Başka yollardan bir şeyler yapmaya gayret ediyorlar" diye konuştu.
"HER ZAMAN DARBELERE BEL BAĞLADINIZ"
Başbakan Erdoğan, gelirken birilerinin kendisine Atatürk'ün posterini salladığını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bana niye Atatürk'ün posterini sallıyorsun ki... Bu büyük bir ihtimalle CHP'li. İşleri güçleri bu. Sen laf üretme, iş üret iş. Biz bu CHP'yi biliriz. Siz Gazi Mustafa Kemal öldükten sonra paraların üzerinden Atatürk'ün resmini kaldırıp oraya İnönü'nün resmini koyan partisiniz. Devlet dairelerinden Atatürk'ün posterini kaldırıp oraya İnönü'nün resmini koyan partisiniz. Posta pullarının üzerinden Atatürk'ün resmini kaldırıp İnönü'nün resmini koyan partisiniz. Siz bize bu tür oyunları bırakın, siz geçmişinize bakın. Sizin geçmişiniz kirli geçmişiniz. Bunların hepsi müdellel, belgeli.
Siz değil misiniz CHP, ezanı aslından ayıran siz değil misiniz? Kur'an kurslarını kapatan siz değil misiniz? Adnan Menderes ezanı aslına döndürdü diye idama götürdünüz. CHP, siz busunuz. Onların arkasında durdunuz, camileri ahıra, depoya çevirdiniz. Demokrasiye değil, her zaman darbelere bel bağladınız. Şu anda da Pensilvanya'nın yörüngesine girdiniz, onunla beraber işi götürüyorsunuz. Din istismarı yapıyorsunuz, duyguları istismar ediyorsunuz; bununla ayakta durmaya çalışıyorsunuz. Maalesef MHP de bunların dümen suyuna girdi, kendi aralarında ittifaklar oluşturuyorlar ve vagon olarak MHP de arkalarından gidiyor. Taktik şu? Pensilvanya diyor ki CHP'nin güçlü olduğu yerde AK Parti'ye karşı ey MHP, ey BDP CHP'yi destekleyin. MHP'nin güçlü olduğu yerde ey CHP sen onu destekle, BDP'nin güçlü olduğu yerde hep beraber BDP'yi destekleyin. 'Ya nerede Başbakanım? Siirt'te, Mardin'de, taktik bu.
Ben diyorum ki benim milletim bunların hepsini paketler sandığa gömer. İşte onun için bu 14 gün çok önemli. Aydın'ın bu kirli oyunu, ittifakı bozacağına yürekten inanıyorum. 30 Mart'ta sandık dışı yollara başvuranlara en güzel cevabı Aydın'ın vereceğine inanıyorum. Adnan Menderes'in şehri Aydın'ın 30 Mart'ta demokrasiye, milli iradeye büyük Türkiye hedeflerine çok güçlü şekilde sahip çıkacağına inanıyorum."
