Geleneksel Türk Tiyatrosu'nun Orta Oyunu ve Gölge Oyunu'nda defalarca oyunlaştırdığı Kanlı Nigar, bu kez (farklı bir formda) müzikal olarak sahnelendi. Eser, Cem İdiz'in tamamıyla yeniden yazdığı müzik ve Özlem Belkıs'ın metni ile sunuldu. İki perdelik müzikal, şef Ali Hoca yönetiminde ve Haldun Özörten'in rejisi ile sahnelendi. Dekorları Çağda Çitkaya, kostümleri Sevtaç Demirer tarafından hazırlanan eserin koreografisi Serhat Nüfusçu'ya, ışık tasarımları da Müfit Özbek'e ait. Kanlı Nigar müzikalinde solo rolleri; Nazlı Alptekin, Nurgün Baburhan, Burcu Sayın, Nejad Beğde, Oğuz Çimen, Haldun Özörten, Hasan Alptekin, Hüseyin Çanlıoğlu, Seza Agun, Başak Narin, Çiğdem Tezişçi, Tankut Eşber, Kaner Sümer, Melda Aygün, Şeniz Çimen, Elif Genek, Filiz Güneş, Aşkın Metiner, Cihan Özmen, Rıza Ekşioğlu, Zühtü Gürsal, Sühan Arslan, Gökhan Varkan, Fırat Halavut, Serhat Nüfusçu, Hülya Nüfusçu, Şebnem Şenel, Özlem Ateş Aksungur, Melisa Kılıç, Beril Yürekli, Feride Uluçay, Muzaffer İlerler paylaşıyorlar.
ERKEKLERLE YARIŞ
Anonim bir öykü olarak Karagöz oyunlarında 17'nci yüzyılda ortaya çıkan Kanlı Nigar, bir tür halk güldürüsüdür. Kanlı Nigar, çocuk yaşta köyünden alınarak bir konağa verilen, çocukluktan ilk genç kızlığa geçişinde de erkelerin tacizine maruz kalan bir kadının öyküsünü anlatmaktadır. Oyun, güldürünün yanı sıra bir anlamda trajediyi de içerir. Kanlı Nigar, yaşamını sürdürebilmek için erkeklerle yarışan, gerektiğinde hile ve kurnazlık yapan, yüzlerce yıldır dünyanın aşamadığı cinsel ayrımcılığı bir yanından yakalayarak atlatır.
1900'lerin başlarında İstanbul'da bir semte yeni taşınan ve hiçbir erkeğin bulunmadığı, bir ailenin öyküsünün anlatıldığı Kanlı Nigar müzikalinin konusu şöyle: Semte yeni taşınan Nigar, kızı Letafet, kalfası Şetaret, bahtsız besleme Nefaset ve dilsiz Ülfet, bohçacılık ve falcılık yaparak yaşamlarını sürdürme çabası içindedirAncak mahalleli, bu yeni aileden hoşnut değildir; nedeni de evde reis görevini üstlenen bir erkeğin bulunmamasıdır. Mahalle sakinlerinden Haydar, bu ailenin başında bulunan Nigar'ı görür ve tanır... (Nigar, geçmişte Haydar'ın tacizine maruz kalmıştır) Haydar, bu durumun mahalleli tarafından öğrenilebileceği kuşkusuyla, ailenin mahalleden uzaklaştırılması için türlü oyunlar deneyecektir. Bir de geçmişte alacaklı oldukları iddiasıyla ortaya çıkan Laz ve Acem de alacaklarını tahsil etmek adına olaya karışacak; işler büsbütün sarpa saracak; sonuçta, kadının fendi erkeği yenecektir.
FARKLI BİR YORUM
İzmir Devlet Opera ve Balesi'nin sahnelediği Kanlı Nigar'ın metin yazarı Özlem Belkıs'ın eserle ilgili değerlendirmesi şöyle: "Kanlı Nigar adlı anonim öykü, kadın ve erkek figürleri karşı karşıya getiren eğlenceli yapısı gereği tiyatroda olduğu gibi sinemada da beğenilerek farklı yazarlarca kullanılmış bir anlatıdır. Eseri tiyatro formunda yazan Sadık Şendil, bu metinlerin en popülerlerinden birini üretmiştir. Sadık Şendil'in yazdığı metin ile benim yazdığım müzikal metin arasındaki tek bağlantı, her ikisinin de anonim hikayeyle olan ilgisidir. Şendil'in metninde Nigar ve beraberindeki kadınlar hafifmeşrep veya yaşamlarını bedenleriyle kazanan kadınlar olarak ele alınmakta iken, benim ürettiğim metinde, bohçacılık yaparak geçimlerini sağlayan, iyi bir mahallede oturmak istedikleri için de bu durumu gizlemek zorunda kalan kadınlar olarak anlatılmaktadır. Ayrıca; olayın geçtiği ve müzikale temel ortam oluşturan mahalle, ne geleneksel anonim Kanlı Nigar anlatısında ne de aynı adı taşıyan diğer metinlerde vardır. Kanlı Nigar müzikalinde anonim öykü kullanılmışsa da bugüne dair göndermeler, mahalle kavramına atıflar, kadın erkek ilişkilerindeki ayrıntılar tamamen özgündür. Şarkı sözleri her iki perde için tamamen simetrik olarak, karakterler ve sesler bağlamında dramatik denge gözetilerek tasarlanmış ve yazılmıştır."
Kanlı Nigar'ın bestecisi Cem İdiz, Ankara Devlet Konservatuvarı'nda bir süre viyolonsel eğitimi aldıktan sonra, Muammer Sun ve Ahmed Adnan Saygun'un yönlendirmesiyle kompozisyon bölümüne geçti. Muammer Sun, Erçivan Saydam, Mithat Fenmen, Ferit Tüzün ve Kemal İlerici ile çalışan besteci, 1977-78 yıllarında Hollanda'da Kraliyet Konservatuvarı'nda eğitim aldı; İstanbul Devlet Konservatuvarı'nı Cengiz Tanç'ın öğrencisi olarak bitirdi. 1993 yılından bu yana bağımsız besteci olarak sanat yaşamını sürdüren Cem İdiz, orkestra ve oda müziği eserlerinin yanı sıra, çok sayıda tiyatro ve film müziği yazmıştır. 2009 yılında yazdığı Töre ve 2010 yılında yazdığı Çakırcalı Efe, daha önce Ankara ve İzmir Devlet Opera ve Balesi tarafından sahnelenmiştir.
