• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Tek bir beyniniz var yanlış ellere emanet etmeyin! ARMAĞAN PINAR ADANAR

Tek bir beyniniz var yanlış ellere emanet etmeyin!

armagan.adanar@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 08.07.2015, 00:00
Araştırmalar her dört kadından ve her sekiz erkekten birinin, yaşamı boyunca en az bir kez depresyonla tanıştığını ortaya koyuyor. Kadınlarda depresyonun sık görülme nedenleri arasında, kadının anaç yapısından dolayı yakınlarının sorunlarını da kendi sorunu gibi algılayıp çözümlemeye çalışması ve meseleleri tek başına halletmeye çalışıp destek istememesi yer alıyor.
Depresyon; kişinin en az bir ay boyunca kendisini keyifsiz, gergin, mutsuz hissetmesi, yalnız kalmak istemesi, uyku problemlerinin olması, sabahları enerjisinin düşük olması, sersemlik ve yorgunluk hissi duyması, iştah kaybı veya iştah artışının olması, kilo alma veya yoğun kilo kaybı yaşaması, düşüncelerini toparlayamaması, kendisi ile ilgili olumsuz düşüncelerinin olması gibi yaygın belirtilerle kendini gösteren bir duygu durum bozukluğu.
Ayrıca hormonların da etkisiyle depresyona daha fazla giriyorlar. Hatta hamilelik ve lohusalık gibi kadınlara özgü dönemlerde de depresyon sıkça karşımıza çıkabiliyor.

DEPRESYON TÜRLERİ:

1. Travma sonrası depresyon: Kaza veya ani kayıplar sonrası yaşanabilir ve bunlar yasa bağlı değildir. Boşanmalardan, iflastan, iş kaybından, anne baba vefatından, evlat vefatından sonra görülebilir. Kırk günlük yas süreci aşıldıktan sonra depresyon devam ediyor olabilir.
2. Hamilelik dönemi depresyonu: Hamilelik öncesinde depresyona yatkınlığı olan kadınlarda hamilelik genelde depresif geçebiliyor. Doğum sonrası eş desteğinin görülmediği durumlarda, yine bünyesel yatkınlık da varsa lohusalık depresyonu görülüyor.
3. Emeklilik dönemi depresyonu: Emeklilik sonrası kişiler kendilerini işe yaramaz hissedebiliyorlar ve bu durum ruh sağlığını olumsuz etkiliyor. Çocuklar evden ayrıldıktan sonra da kişiler aynı sıkıntıyı yaşayabiliyor.
4. Ölümle yüz yüze gelmiş olmak: Kalp krizi, felç, kanser gibi sağlık sorunları ile boğuşmak, ölümü düşündürecek hastalıklar yaşamak da depresyonun ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Bu kişiler mutlaka psikolojik destek almalı.
5. Çocukluk çağı depresyonu: Aşırı hareketlilik, huzursuzluk, gece uykularının kötü olması, sevdiklerine kötü bir şey olacağını düşünmek, vurma gibi davranış bozukluklarının olması, alt ıslatma gibi sorunlar, dikkat güçlüğü ve çocuğun oynadığı oyunlardan zevk alamaması gibi belirtilerle kendini gösteriyor.
Depresyon tedavisi uzmanlar tarafından yapılır. Peki kimler depresyon tedavisi yapamaz?
Adı üstünde tedavi diyoruz. Klinik psikologlar ve psikiyatristler dışında hiçkimsenin depresyonu tedavi etme yetkisi yoktur.
Ama bizim halkımız maalesef hacı, hoca takımına ya da yaşam koçlarına, NLP'cilere gitmeye çok meraklıdır. İşin uzmanları dışındaki takımlara gidildiğinde ise maalesef depresyon giderek artar. Bu nedenle siz siz olsun ruh sağlığınızı ehil olmayan kişilere emanet etmeyin.
Kolunuz kırılsa diğer kolunuzla iş görürsünüz, bacağınız kopsa diğer bacağınıza yüklenirsiniz ama unutmayın tek bir beyniniz var o da giderse?..

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA