Bülent Gürlük

Carmina 'Vur'ona

Sanat eseri 'bütün olarak' bir değer içerir, bütünüyle bir anlam taşır ve yorumlanır.
Bir resim tablosunu düşünün... Tek bir renk ya da fırça iziyle değil, kullanılan tüm renk ve atılan her fırça darbesinin ortaya çıkardığı 'bütüne' bakarız. Ressamın tuale aktardığı yüreği, düşünceleri ve ifade tarzıyla ne ölçüde etkileyici bir çalışma yarattığı tartışılabilir. Kişisel beğeniler değişkendir; herkesin takıldığı ayrıntılar, bunları algılama ve yorum yeteneği bir değildir... Ama her sanatsever için son noktayı koyan düşünce, tablonun tamamının neler ifade ettiğidir.
Bu roman için de böyledir, tiyatro ya da sinema için de...
Sadece belli bir bölümdeki konuşma, aksiyon ya da ifadelerden genel bir mesaja, gerçek bir etkiye ulaşabilseydik, ne kitabı sonuna kadar okumaya, ne de izlediğimiz oyunun finalini beklemeye gerek duyardık...
***
Bu yüzden içindeki sözler cımbızla çekilerek bir sahne eseri hakkında hüküm verilemez! Geçen haftaki yazımda, sanatın insanı ve onun hayatındaki her şeyi kapsadığını dile getirmiştim. Ama sanatın hayattan farkı, derinliğidir. Yaşadıklarımıza farklı bakışlar getirmesi, sorgulatması, değişime zorlaması, kalıpları kırması ve tüm bunları insanı kışkırtarak, şevke getirerek, zevkler tattırarak yapmasıdır.
Konuyu gazete haberleri ve sosyal medyadaki yansımalarından duymayan kalmamıştır herhalde. İzmir Devlet Opera ve Balesi'nin sahnelediği ve benim de İspanya turnesi dahil olmak üzere yıllardır defalarca izlediğim 'Carmina Burana' sahne kantatının 2 Mayıs gösterimi kaldırılıverdi.
İzmir Operası 'teknik yetersizliği' gerekçe gösterdi ama kararın yönetimde bile istifaya yol açan yankıları 'sansür'den yana ağır bastı!
***
Oysa Carl Orff'un 'Carmina Burana'sı, sanatseverlerin büyük beğeniyle dinlediği, gişe rekorlarına imza atan ve izleyicileri en küçük bir sapkınlığa yöneltmek şöyle dursun; müzikal yapısı ve duygusal derinliğiyle yüreklerinde 'dokunaklı izler' bırakan, tüylerini diken diken eden sahne kantatlarından biridir.
İçinde geçen sözleri 'müstehcenlik' kılıfına uydurup, seyircinin ruhunda yarattığı coşkuyu idam etmek; sanata, sanatçıya ve sanatsevere yönelik en acımasız darbedir.
Önümüzdeki haftalarda 'ek sefer' koyulan Carmina Burana'nın yeniden seyirciyle buluşacağını görmek güzel... Ama bakacağız, orijinal haliyle mi, yoksa altın makastan geçirilerek mi?
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.