Selçuk Dinçer, 12 yıl önce kukla festivali fikrini ortaya attığı zaman, olumsuz değerlendirmeler yapıldı kendisine... "Millet tiyatrosuna sahip çıkmıyor, kuklayı ne yapsın", "Bizim öyle gölge sanatına, el sanatına düşkünlüğümüz yok, futbol var mı futbol... O yoksa işin zor" benzeri çeşitli yarı alaycı eleştirilerle karşılaştı.
Oysa o, farklı düşünüyordu, "Topluma kaliteyi alıştırırsan, sanatın farklı bir yüzünü gösterirsen peşinden kendiliğinden gelir" inancı hakimdi yüreğinde...
İşte bu duygularla, dünyanın en ünlü kukla kentleriyle, yöneticileriyle temasa geçti, eğitmenlerle tanıştı. Düzenlenen festivalleri ziyaret edip etkilerini birebir gördü, yaşadı, tanık oldu. Ve hareket geçti, İzmir bir kukla kent olacak, dünyaca tanınan bir kimliğe kavuşacaktı...
Başardı... Şaka değil, İzmir yıllardır kukla kent olarak gündemde... Çevremizde yaşanan onca soruna, savaşa ve teröre rağmen, İzmir'e gönüllü gelen ve 20 günlük kukla ziyafetinde görev almak isteyen uluslararası kukla ustaları ve tiyatrolar, İzmirlilerle el ele gölge sanatından örnekler veriyor. Tabii sanatın değişen yeni bakışıyla, değişen değerlerine ayak uydurarak...
ZAFER VE GURUR
Geçen akşam açılış törenine katıldığım 12. İzmir Kukla Günleri'nde çok mutlu gördüm Selçuk Dinçer'i... Birçok şeyi başarmanın, İzmir'e kimlik kazandırmanın verdiği gururu hissettim kendisinde... Hiç de kolay değildi bu süreç... Hem yurtiçi hem de yurt dışında ekibiyle birlikte yıllardır verdiği mücadele zorlu olsa da, İzmir'e kazandırdığı kimlik, onu fazlasıyla mutlu etmişti.
Birçok övgü aldı, sözleri alkışlarla kesildi.
Şimdi bir şeyi istiyor Selçuk Dinçer...
İzmir'de bir kukla okulunun açılmasını...
Çünkü edindiği izlenimler, bu tip okullarla birlikte büyüyen kentlerin nasıl kısa sürede isim yaptığına tanık olmuş... Yaşamış.
Yerel yöneticiler da katılması bu kervana...
Şöyle yan gözle bakmadan, başından savmadan inanarak sahip çıkmalı, kentlerine taşımalı, halklarıyla buluşturmalı...
Kimsenin gelmediği etkinliklere milyonlarca lira döken zihniyeti terk edip, bu markaya sahip çıkmalıyız. İzmir bugüne değin, birçok markasını başka kentlere kaptırdı, bir de kuklayı kaptırmayalım. Büyüyen ekonomiler arasında etkisi giderek azalan İzmir'in bu markaya ihtiyacı var.
Kukla festivalini gelecek yıl daha da ileriye taşıyarak...
Teşekkürler Selçuk Dinçer... İzmir emeğine sahip çıkacaktır, eminim.