Müzisyen olmayı çok istedim çocukluğumda... Herkes mandolin çalarken, ben melodika hastasıydım. Onun tuşlarına basarak, çıkardığı notalardan küçük küçük besteler yapmak, keyifli anlarımdı.
Müzik bana özgürlüğü, yaratıcılığı ve doğayı anlatıyordu çünkü... Notaların ışığında, diyar diyar gezer, yüreğime ılık esintiler katar, bu sesin ruhumu dinlendirdiğini hissederdim.
SANATÇI OLAMADIM AMA
Bugün bile, en sıkıntılı anımda başvuru kaynağım müziktir.
Müzik tutkum ne yazik ki bundan öteye gidemedi. Sanatçı olma şansım olmadı. Hayat başka alanlara kanalize etti beni... Ama piyano sevdam, dün neyse bugün de öyle... Melodikanın bana kazandırdığı müzik zevkimdir piyano...
Bu nedenle fırsat buldukça giderim piyano konserlerine...
İLK HOCASI, BABASI
Yıllar önce, sevgili Özgen Akçagül'ün kurduğu Blue Note Orkestrası'nın konserlerine katılmaya başladığım günden beri izlediğim bir genç var. O yıllarda çocuktu tabii, şimdi ise umut veren bir müzisyen, yaratıcı bir genç, Arkın Akçagül...
Özgen bey, evladındaki müzik yeteneğini keşfetmiş çocukken... Onu, konserlerinin kısa bir bölümünde piyanosunun başına oturtur, bir besteyi yorumlamasına izin verirdi. Aslında bir risk alıyordu ama ona duyduğu güven, her şeyin ötesindeydi.
Çünkü Arkın'ın parmaklarında notalar, başka bir ses rengine gidiyor, büyülüyordu insanı...
O günlerden sonra sürekli yükselişini izledim Arkın'ın... Her defasında daha çok yer alıyordu sahnede... Ve bunun semeresini de aldı.
Birçok yarışmada başarılar kazandı.
Ünlü hocaların övgülerini topladı.
BAŞARININ KUCAĞINDA
Arkın, Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Piyano Bölümü'nü sınıf atlaya atlaya bitirdi.
Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi'nin sınavlarına girdi ve burslu olarak kabul edildi.
Arkın şimdi, birçok ünlü isme hocalık yapan Prof. Dr. Gülnara Azizova'nın derslerine giriyor.
Yani bu demektir ki, yakında Türkiye, ardından dünya İzmir'den genç bir piyanistin başarılarına tanık olacak, konserlerine katılacak, bu yetenek karşısında büyülenecek.
Sevgili Arkın geçen hafta Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi'nde, Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı konserinde sahnede yerini aldı; ünlü besteci Robert Schumann La Minör "op.54." piyano konçertosunu seslendirdi. Onca sanatçı arasında, bir ilki başardı, orkestra ayakta alkışlanırken o da bu başarı da kendine düşen payı aldı. Harika bir sınav verdi Arkın...
BİNLERCE SES RENGİ
Genç müzisyenlere hep imrenmişimdir; çünkü onların çıktıkları müzik yolculuğunda tasvir edecekleri binlerce ses rengini düşlemişimdir beynimde...
İnanılmaz bir duygu bu...
Arkın Akçagül, yakında müziğin ve daha da ötesi piyanonun İzmir'deki temsilcisi olmaya aday.
Bir baba olarak, oğluna büyük emek veren Özgen Akçagül ne kadar övünse az... Bir bakarsınız, bir gün boynuz kulağı geçmiş...
Başarıların daim olsun sevgili Arkın...
İzmir'i hep yanında, yüreğinde taşı.