"Parmaklıklar ardında doğurmak istemiyorum"

Tutuklu kişilerin cezaevinde eşleriyle görüştürüldüğü Pembe Oda'da hamile kalan Dilber Erez, 6'ncı ayında hala tahliye edilmeyişi üzerine Yeni Asır'a mektup yazarak yardım istedi

İHSAN KARATAŞ (AYDIN)
Pembe odada hamile kalan ilk kadın tutuklu olan 39 yaşındaki Dilber Erez, hamileliğinin 6'ncı ayında hala tahliye olmayı bekliyor. Bebeğini demir parmaklıklar ardında dünyaya getirmek istemeyen Erez, 5 ay önce başlattığı özgürlük mücadelesinden sonuç alamayan 3 çocuk annesi, Yeni Asır'a mektup gönderdi ve 'Çocuklarım anasız büyümesin' diyerek sesinin tekrar duyulmasını istedi.
Aydın'ın Nazilli ilçesinde yaşayan Dilber Erez (39) ve Ahmet Erez (32) çifti, 3 yıl önce nitelikli yağma suçundan tutuklanmıştı. Erez çifti kapatılan İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanarak 8 yıl hapis cezası aldı. Nazilli Kapalı Cezaevi'ne konulan çift, kararı temyiz etti. Bu arada çift 6 ay önce, Adalet Bakanlığı'nın hükümlü ve tutukluların cezaevlerinde eşleriyle özel odada görüşmelerini sağlayan 'Pembe Oda' uygulamasından yararlanınca, 3 çocuğu bulunan Dilber Erez, yeniden hamile kaldı. Cezaevinde eş görüşmesiyle hamile kalan ilk kadın tutuklu olan Dilber Erez tarihe geçti.
Tartışma yaratmıştı
Yargıtay 6. Ceza Dairesi'ne dilekçe gönderen Dilber Erez, daha önce yaptığı temyiz başvurusundan feragat ettiğini bildirerek, özel durumundan dolayı cezasının ertelenmesi ve tahliye edilmesi talebinde bulundu. Ancak Yargıtay'dan karar çıkmadı. 8 yıllık cezasının Yargıtay tarafından onanıp cezasının ertelenerek tahliye olmayı bekleyen Dilber Erez'in haykırışını Yeni Asır, 25 Haziran 2014'te 'Pembe oda bebeği özgürlük istiyor' başlığıyla duyurmuştu. Haberin ardından Erez, sosyal medyada günün en çok tartışılan konusu olurken uzmanlar ve vatandaşlar haberle ilgili değerlendirme yapmışlardı.
Hayati riski var
Pembe odada 4 çocuğuna hamile kalan Erez, çocuğunu demir parmaklıklar ardında dünyaya getirmemek için 5 ay önce özgürlük mücadelesini başlatmıştı. Aradan 5 ay geçmesine rağmen hamileliğinde 6'ıncı ayına giren Erez, dünyaya getireceği bebeğinin ve kendisinin hayati riski olduğu için gazetemize yazdığı mektup ile yardım istedi. Dördüncü kez sezeryanla doğum yapacak olmasından dolayı hayati riski bulunan Erez, Avukatı Hilmi Aydın ile gönderdiği mektupta özgürlüğüne bir an önce kavuşmak istediğini belirtti.

İşte o mektup

"Ben 6 aylık hamileyim, zor durumdayım. Yanımda bulunan 5 yaşındaki oğluma bile bakamadım, aileme verdim. Her görüşe geldiğinde 'gel anne' diyor ama ben evlatlarıma kavuşamıyorum. Doktorlar 4'üncü sezaryanın riskli olduğunu söylüyor. Benim ve çocuğumun cezaevi ortamında psikolojik sorunlar yaşamasını istemiyorum. Bana yardımcı olmanızı istiyorum. Bir mahkum olarak, bir anne olarak sesimi duyurmanızı istiyorum. Dosyamın fiziki olarak ilgili mahkemeye gönderilmesini istiyorum. Dosyam fiziki anlamda yetkili mahkemeye geldiği an hamilelik yasasından tahliye edilerek özgürlüğüme kavuşacağım. Doktorlar bana doğumun riskli olduğunu, sezaryan dikişlerimin yırtıldığını, 4'üncü sezaryanın riskli olduğunu, bana ve çocuğuma yaşama garantisi vermediklerini söylüyorlar. Ölmek istemiyorum. Ben yaşamak istiyorum. Çocuklarım anasız büyümesin. Yardımlarınızı bekliyorum. Sizden sesimi duyurmanızı istiyorum."

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.