Güle güle 11 ayın sultanı Ramazan

Bizleri bir kez daha Ramazan bayramına ulaştıran Rabbimize sonsuz hamdü senalar olsun. Bayramımız mübarek olsun

ŞENOL KANTÜRK - TOLGA TEKİN

Bugün hem sevinçliyiz, hem de hüzünlüyüz. Sevinçliyiz, çünkü doya doya Ramazan medeniyetini yaşadık ve bayrama yaklaştık. Hüzünlüyüz, çünkü her sene bize Kur'an'ı yeniden getiren, bizi orucun takvasıyla, iftarın sevinciyle, sahurun bereketiyle buluşturan, unuttuklarımızı hatırlatan Ramazan'ı Şerif'e elveda diyoruz.
Şehirlerimizi, sofralarımızı ve gönüllerimizi bir ay boyunca zenginliği ve cömertliği ile donatan rahmet ayına bugün "Elveda"diyoruz.
Rahmet ve mağfiretiyle gönüllerimizi Allah'a ulaştıran, fazilet ve bereketiyle ruhlarımızı coşturan bu eşsiz zaman diliminde oruç tuttuk. Uzun yaz günlerinde açlık ve susuzlukla sınandık. Her türlü arzu ve iştaha karşı "Ben oruçluyum" dedik.
Sabır imtihanından geçtik. Kötülüklere karşı zihnimize, elimize, dilimize, hâsılı kendimize sahip çıktık. Oruç tuttukça şefkat ve merhameti kuşandık.
Yoksulun, muhtacın halini bir kez daha anladık. Az ile yetinmenin değerini daha iyi kavradık. Gönüllere şifa veren, inananları iki dünyada huzura kavuşturan, hidayet rehberimiz Kur'an'ı okuduk; anlamaya ve yaşamaya çalıştık.
KARDEŞLİĞİMİZİ PEKİŞTİRDİ
Ramazan'da "Arınan ve Rabbinin adını anıp, namaz kılan kimse mutlaka kurtuluşa erer."[Ala/87, 14-15] âyeti gereği gece ve gündüz kıyamlara durduk. Acizliğimizin itirafı içerisinde miracımız olan namazlarımızla Rabbimizin huzuruna çıktık. Aynı gaye etrafında toplanarak, aynı şuur ile saf tutarak teravih namazları kıldık. İftar anındaki şükür ve dualarımızla, sahur vaktindeki tövbe ve istiğfarlarımızla günah yüklerinden arınmaya çalıştık.
"Sevdiğiniz şeylerden Allah yolunda infak etmedikçe iyiliğe asla erişemezsiniz."[Al-i İmran, 3/92] âyetinin bilinciyle zekâtımızla, fitremizle, sadakalarımızla, iftar sofralarımızla yoksul ve muhtaç kardeşlerimize yardım eli uzattık. Komşumuza, yetimlere, kimsesizlere gönüllerimizi açtık. Paylaşmanın, dayanışmanın, Allah rızası için karşılıksız vermenin mutluluğunu yaşadık.
Ramazan, bizler için bir aylık bereketli bir mektep oldu. Bizleri bir maneviyat eğitimine tabi tuttu.
Hayatımızı disipline etmeyi öğretti.
Kardeşlik, birlik, beraberlik duygularımızı pekiştirdi. Geride bıraktığımız ömrümüzü muhasebe, istikbalimizi tekrar gözden geçirme imkânı sağladı. Bize veda edecek olan rahmet ayı Ramazan, bizlere öğrettiği bütün bu güzelliklere her daim sahip çıkmamızı istiyor. Yüce Rabbimizin, "Ölüm gelinceye kadar Rabbine ibadet et"[Hicr, 15-99] emri gereğince imtihanın son anına kadar görev ve sorumluluklarımızı yerine getirelim.
Peygamber Efendimiz (s.a.s)'in "Allah'a en sevimli gelen amel, az da olsa devamlı olandır." (Buhari, Rikak, 18.) hadisi gereği Allah'ın rızasını kazanmak için her an gayret edelim.
Bugün bize düşen, bayramımızı hepimiz için bir umuda dönüştürmektir.
Farklılıklarımızı ayrılık-gayrılık vesilesi değil, Rabbimizin bir âyeti olarak görmek ve birbirimize kenetlenmektir. Yüce Rabbimizin, "Topyekûn Allah'ın kitabına sımsıkı sarılın. Bölünüp parçalanmayın..." çağrısının gereğini yapmaktır. Peygamber Efendimiz (s.a.s)'in "Müminler, bir binanın yapı taşları gibidir.
Onlar, birbirlerinin hayata tutunmasını temin ederler."[2] Mesajına uygun bir hayat sürmektir.
Yüreklerimizin ağır yükü olan dargınlıkları, küskünlükleri, kin ve öfkeyi bir tarafa bırakalım. Af ve bağışlama yolunu tercih edelim.
Gönlümüzü birbirimize açalım, muhabbetle kucaklaşalım ve bayramlaşalım. Varlık sebebimiz olan anne-babalarımıza, hayatın çilesini birlikte omuzladığımız eşlerimize, evlerimizin canlı bayramları olan çocuklarımıza bayramın coşkusunu tattıralım.
BAYRAM SEVİNCİ YAŞATALIM
Bayram yapamayanlara da bayram yaptıralım. Yaralı gönülleri, bitap düşmüş yürekleri onaralım. Evlat sevgisiyle yanıp tutuşan yaşlılarımızı unutmayalım, onları ziyaret edelim.
Sevgiye ve merhamete aç yetim ve öksüzlerin başlarını okşayalım. Hastalara, garip ve kimsesizlere, yoksullara, muhtaçlara bayram sevinci taşıyalım.
Gelin, bayramı, insanlık adına yaşayalım.
Herkesin kardeşçe yaşadığı muhteşem bir medeniyetin mirasçıları olarak evvela ülkemizi gül gülistan edelim. Aynı sofrada sevindiğimiz, aynı kıblede buluştuğumuz, aynı Peygambere ümmet olduğumuz, aynı Kitab'a inandığımız bilinciyle kardeş olalım. Bizi birbirimize düşürmek isteyenlere fırsat vermeyelim, ayağımıza dolanan bütün tuzakları bozalım. Tüm dünyaya insanların hor görülmediği, kadınların ezilmediği, çocukların üzülmediği bir güzel medeniyet örneği olmaya devam edelim.
Bizleri bir kez daha Ramazan bayramına ulaştıran Rabbimize sonsuz hamdü senalar olsun. Bayramımız mübarek olsun.

GÖNÜL ERENLERİ
Veysel KaranÎ
Anadolu halk kültüründe Veysel Karanî diye anılan Üveys el-Karanî, Yemen'deki Murâd kabilesinin Karan aşiretine mensuptur.
Bazı hadis kitaplarındaki rivayetlere göre Hz. Ömer, halifeliği döneminde Yemen'den gelen bir grup insana aralarında Üveys el-Karanî'nin bulunup bulunmadığını sormuş, bunun üzerine Üveys ortaya çıkıp kendini tanıtmış, Ömer de Resûli Ekrem'in kendisine ileride Üveys'in Medine'ye geleceğini haber verdiğini ve onu gördüğü takdirde dua istemesini tavsiye ettiğini söylemiş, Üveys de ona dua etmiştir.
Kûfe'den hacca gelen bir kişiye Üveys'in durumunu soran Hz.
Ömer onun yoksulluk içinde yaşadığını öğrenince ona Üveys hakkında Hz. Peygamber'den duyduklarını anlatmış, hacdan dönen Kûfeli de Üveys'in yanına gidip ondan dua istemiştir.
Bu olay üzerine halkın dua istemek için yanına gelip kendisine iltifat etmesinden endişe duyan Veysel Karanî'nin o bölgeyi terkettiği kaydedilir.
DEVE ÇOBANLIĞI YAPTI
Veysel'in Yemen'de iken nasıl Müslüman olduğu, Kûfe'deki hayatı, vefatı ve şahsiyetine dair hadis kitaplarında ve erken dönem kaynaklarında yeterli bilgi yoktur.
Rivayetlere göre Veysel Karanî Yemen'de deve çobanlığı yaparak, hurma çekirdekleri toplayıp satarak geçimini sağlayan bir zâhiddi. Muhtemelen İslâm'ı anlatmak üzere Yemen'e giden Müslümanlar vasıtasıyla İslâmiyet'i kabul etmiştir. Medine'ye gelmiş, ancak Resûl-i Ekrem'i o gün evde bulamadığından görüşememiş ve aynı gün Yemen'e dönmek zorunda kalmıştır.
BİR AYET
Kim bir mü'mini kasten öldürürse, cezası, içinde ebedî kalacağı cehennemdir. Allah, ona gazap etmiş, lânet etmiş ve onun için büyük bir azap hazırlamıştır. ( Nisa - 93 )
BİR HADİS
Ya ilim öğreten, ya ilim öğrenen, ya dinleyen veya bunları seven ol. Sakın beşincisi olma! Yoksa helak olursun. (Keşfül- Hafa 1:437)
BİR ESMA
El-Halim: Cezada acele etmeyen yumuşak davranan.


BAYRAM NAMAZI SAATLERİ

ADANA: 06.04
ADIYAMAN: 05.50
AFYON: 06.18
AĞRI: 05.26
AKSARAY: 06.05
AMASYA: 05.52
ANKARA: 06.06
ANTALYA: 06.22
ARDAHAN: 05.24
ARTVİN: 05.27
AYDIN: 06.31
BALIKESİR: 06.27
BARTIN: 06.04
BATMAN: 05.38
BAYBURT: 05.36
BİLECİK: 06.17
BİNGÖL: 05.38
BİTLİS: 05.33
BOLU: 06.09
BURDUR: 06.22
BURSA: 06.21
ÇANAKKALE: 06.31
ÇANKIRI: 06.01
ÇORUM: 05.56
DENİZLİ: 06.27
DİYARBAKIR: 05.42
DÜZCE: 06.11
EDİRNE: 06.27
ELAZIĞ: 05.44
ERZİNCAN: 05.40
ERZURUM: 05.33
ESKİŞEHİR: 06.16
GAZİANTEP: 05.55
GİRESUN: 05.41
GÜMÜŞHANE: 05.38
HAKKARİ: 05.29
HATAY: 06.02
IĞDIR: 05.21
ISPARTA: 06.21
İSTANBUL: 06.19
İZMİR: 06.33
K.MARAŞ: 05.56
KARABÜK: 06.04
KARAMAN: 06.12
KARS: 05.23
KASTAMONU: 05.59
KAYSERİ: 05.59
KİLİS: 05.57
KIRIKKALE: 06.04
KIRKLARELİ: 06.24
KIRŞEHİR: 06.03
KOCAELİ: 06.16
KONYA: 06.13
KÜTAHYA: 06.19
MALATYA: 05.48
MANİSA: 06.31
MARDİN: 05.41
MERSİN: 06.07
MUĞLA: 06.31
MUŞ: 05.35
NEVŞEHİR: 06.02
NİĞDE: 06.04
ORDU: 05.43
OSMANİYE: 06.00
RİZE: 05.33
SAKARYA: 06.14
SAMSUN: 05.49
ŞANLIURFA: 05.49
SİİRT: 05.35
SİNOP: 05.51
ŞIRNAK: 05.34
SİVAS: 05.50
TEKİRDAĞ: 06.25
TOKAT: 05.50
TRABZON: 05.36
TUNCELİ: 05.42
UŞAK: 06.23
VAN: 05.28
YALOVA: 06.19
YOZGAT: 05.59
ZONGULDAK: 06.06
LEFKOŞA: 06.15

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.