Hurdacıdan zafer çıktı!

Antikacı Erkan Sert’in hurdacıdan 30 liraya satın aldığı kupanın, Çanakkale Zaferi’nin ardından Macaristan’da Kızılay için düzenlenen yardım yemeğinde verilen hediye olduğu ortaya çıktı. Sert, dünyada bir örneği daha olmayan kupaya paha biçemiyor

İzmir Kemeraltı'nda yeni kurulan Antikacılar Çarşısı'nda tarih yolculuğuna devam ediyoruz. Antikacı Erkan Sert'in 'Başka Antika' isimli dükkanında dikkatimi çeken kupaya yöneldim. Bu nedir diye sorduğumda aldığım cevap karşısında gözlerim yaşardı. Neden mi? Çünkü o gün orada elimde tuttuğum kupanın dünyada bir örneği daha yoktu ve o kadar kıymetliydi ki ona dokunmak bile bana kendimi özel hissettirdi.
KİME NEDEN VERİLMİŞTİ?
Kupanın izlerini sürmeye ve hikayesini araştırmaya karar verdim. Erkan Sert'in elindeki bazı kaynakları da okuyunca gerçek ortaya çıktı. Pirinç üzerine gümüş kaplamadan yapılmış kupanın üzerinde Latince 'Hilali Ahmer (Kızılay)-Budapeşte- 27 Mart 1915' yazıyor. Peki nedir bu kupa, ne zaman ve kime verilmiştir? Bunu anlamak için önce tarihimizi kısaca bir gözden geçirelim. Avrupa'da 'hasta adam' olarak tanımlanan Osmanlı Devleti'nin bir an önce yıkılması gerekiyordu. Çünkü Osmanlı Devleti, 1914 yılında Avrupa'da başlayan 1. Dünya Savaşı'nın taraflarından İngiltere-Fransa ve Rusya'nın karşısında yer alan Almanya ve Avusturya- Macaristan imparatorlukları ittifakının yanındaydı. İstanbul ve Çanakkale boğazlarının bir an önce açılması ve İstanbul'un işgal edilmesi gerekiyordu.
18 MART'TA BÜYÜK ZAFER
Tarih 18 Mart 1915. Fransa ve İngiltere, savaş gemilerini Çanakkale Boğazı'na yolladı. Zafer elde edeceklerinden o kadar emindiler ki... Ancak bunun tam tersi oldu ve Osmanlı ordusu İtilaf Devletleri'ne karşı Çanakkale'de büyük bir zafer kazandı. Düşman bozguna uğramış, yüzlerce kayıp vermişti. Çanakkale'den gelen zafer haberi, sadece Osmanlı topraklarında değil, bize sempati duyan ittifak devletlerine ulaştığında da büyük bir sevince neden oldu. En büyük kutlamalardan biri de bize her zaman yakınlık gösteren Macaristan'da yapıldı.
LOKANTADA YARDIM GECESİ
Osmanlı İmparatorluğu'nun Macaristan'ın Budapeşte kentindeki başşehrehbenderi Ahmet Hikmet Bey, Bab-ı Ali'ye şu telgrafı yollamıştı: Turani ırktan olmaları nedeniyle Türklere büyük sevgi besleyen müttefikimiz Macarlar, bu sevgilerini göstermek için hiçbir fırsatı kaçırmıyorlar. Çanakkale'de kısa süre önce yaşanan zafer nedeniyle Budapeşte Üniversitesi Talebe Cemiyeti Başkanı Dr. Etiyen Çembedi'nin harekete geçmesiyle üniversitelilerden oluşan bir heyet, alafranga aylardan Mart'ın 27'sinde şehbenderlik önüne gelmiş ve her fakülteden bir temsilciyle beni temsil etmiştir. Bunu takiben, Peşte Hilal-i Ahmer Şubesi'nin teşvikiyle, derneğe yardım sağlamak için müsamere düzenleyen ve hasılatın bir kısmını derneğe veren, kentin en büyük lokantası Gambrinos'ta bir ziyafet verildi... Orada askeri bando tarafından Padişah hazretlerinin marşı çalınıp söylendi ve salonda bulunanlar ayakta alkışladılar. Bunun ardından üniversite talebeleri şarkılar söylediler..." İşte o gece, kutlamaya katılan Türk temsilcilerine bir kupa verilmişti. Antikacı Erkan Sert'in dükkanında, elimde tuttuğum kupa da oydu. Kupanın Erkan Sert'in eline nasıl geçtiğini merak ettim.
ELİ BOŞ DÖNMÜŞTÜ
Sert, 2015 yılında Alsancak'ta bir ev adresine, satışa sunulan eşyalara bakmak için gidiyor. O evden o gün eli boş dönen Sert, Alsancak Kapalı Spor Salonu'nun önünde bir hurdacı arabası görüyor. Arabadaki hurdaları karıştırırken aralarında dikkatini pirinç üzerine gümüşten yapılmış bir kupa çekiyor ve 30 liraya hurdacıdan satın alıyor. Şimdi ise bu kupaya fiyat biçilemiyor.
ÇOK SAYIDA TEKLİF GELDİ
Erkan Sert, Türk-Macar Dostluk Derneği'nden edindiği bilgiler ve yaptığı 6 aylık araştırmaların sonunda da kupanın o gece Budapeşte'de düzenlenen etkinliğe ait olduğunu ortaya çıkarıyor. O gece düzenlenen etkinlikle ilgili birçok belge olduğunu ancak tek objenin bu kupa olduğunu söyleyen Erkan Sert, "Bu tür objeler bizim için çok önemli. Çünkü dünyada bir ikincisi daha yok. Kupa ile ilgili bana çok sayıda teklif geldi, 25 bin lira teklif veren oldu ancak satmadım. Çünkü ona fiyat biçemiyorum. Bunu satın alan bir koleksiyoner göğsünü gere gere övünebilir" diyor.

HACER ÖNOĞLU ÜLGER

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.