Çılgın Bediş ekranlara geri mi dönüyor?

90’lı yıllara damgasını vuran Türk komedi ve gençlik dizisi Çılgın Bediş’in oyuncuları Bi Başka YouTube kanalında Melisa Berkalp’in konuğu oldu.

1996 yapımı efsane dizi Çılgın Bediş'in yıldız oyuncu kadrosundan Yonca Evcimik, Cenk Torun, Çiçek Dilligil, Sonay Aydın ve Rıza Sönmez o yıllara ve günümüze dair dikkat çeken itiraflarda bulundular.

Çılgın Bediş yakın zamanda ekranlara geri mi dönüyor?
Her şeyin havada kaldığını ve aslında diziyi bitirmek istemediklerini itiraf eden Çılgın Bediş ekibinin Bediş'i Yonca Evcimik, "Artık bunların devamı yeni bölüm çekersek gelir. Aslında dijital platformların birinden sordular nasıl yapabiliriz diye. Henüz bir noktaya geldiğini sanmıyorum ama her an olabilir! Benim gönlüm çok olmasından yana ama tabi o günden bu güne adapte etmek çok kolay bir şey değil. Yeni bir şey yazılması ve yeni jenerasyon ile birleşmesi gereken bir yol olması gerekiyor. Bence gönülden ve pozitif düşünürsek olur arkadaşlar." şeklinde konuştu.

İşte Çılgın Bediş röportajının tüm detayları...

Diziyi yeniden çekmeyi düşünebileceğinizi söylemiştiniz daha önce, ya da özel bölüm yapmak gibi bir düşünceniz olduğundan bahsetmiştiniz. Böyle bir proje düşünceniz var mı gerçekten?

Yonca Evcimik (Çılgın Bediş): Tadı çok damağımızda kaldı ve ekipteki herkes çok istekli. Hatta Bütün ülkenin tadı damağında kaldı da diyebiliriz.

Sonay Aydın (Banu): Aslında biz son vermeyi düşünmüyorduk zaten o yüzden havada kaldı her şey.

Cenk Torun (Oktay): Yonca'nın patladığı bölüm değil mi? Evet.

Yonca Evcimik (Çılgın Bediş): Belki de daha iyi oldu çünkü oradan devam edecek bir sürü hikaye çıkabilir.

Cenk Torun (Oktay): Aslında devamını çektik ama başka kanalda devam etti. Fakat hiçbir yerde yok.

Yonca Evcimik (Çılgın Bediş): Ama herkes öbür tarafta kaldı zaten.

Çiçek Dilligil (Mükü): Beş bölüm çekmiştik.

Cenk Torun (Oktay): Benim sanki bir 9 bölüm alacağım vardı diye kalmıştı aklımda! (gülüyor). Oradan hiç alamadık çünkü.

HEPİMİZ TELEVİZYON YILDIZLARIYDIK!

90'lı yıllar ile kıyasladığımız zaman dizi ve sinema sektörünün yapaylaştığını düşünüyor musunuz? Sizce prodüksiyon anlamında şimdi ile o zamanlar arasında farklar var mı?

Cenk Torun (Oktay): Kesinlikle var. Şu an hepsi birbirinin kopyası olmuş durumda. Artık değişik hiçbir şey yapılmıyor. Konular hep aynı sadece kişiler değişiyor.

Yonca Evcimik (Çılgın Bediş): Ben pandemi dönemine kadar gerçekten hiç Türk dizisi izlemiyordum. Bu süreçte Türk dizilerini izlemeye başladım ve dört tane diziyi aynı zamanda izlemeye çalışmak büyük kafa karışıklığı yaptı bende. İnsanlar bu kadar diziyi nasıl izleyebiliyorlar ve akıllarında tutabiliyorlar ben hayret ediyorum gerçekten.

Çiçek Dilligil (Mükü): Bugün bütün ekibe ve oyunculara sağlanan konforlar o zaman yoktu mesela. Biz hayatımızda ilk kez hepimizin sığıştığı bir karavanı Çılgın Bediş'te gördük. Hep birlikte yaşasın karavan diyerek giriyorduk içeri ve şu an karavanlarda güç savaşları var seninki mi daha büyük benimki mi gibilerinden.

Rıza Sönmez (Savaş): Şimdi ile 90'lar arasındaki çatışmada Çılgın Bediş'in özel bir durumu var. Çılgın Bediş bir ara formattı. Çılgın Bediş Turgut Yasalar ile başladı. Yeni sinema ruhuna sahip olan bir yönetmen ile başladı ve devam etti 6 bölüm boyunca. Sonrasında Yeşilçam sinemasının yönetmenleri bizim yönetmenimiz oldu. Çılgın Bediş dönemi aslında Yeşilçam'ın televizyona aktarıldığı, oradan renkler taşıyan bir çalışmaydı. Biz o zaman naif bir Yeşilçam uzantısıydık. O zaman biz çok farkında değildik, reytingler açıklanmıyordu ama hepimiz televizyon yıldızlarıydık.

FLÖRT ETME İSTEĞİM ÇILGIN BEDİŞ SETİNDE OLDU!

Çiçek hanım siz eşiniz Bora Öztoprak ile de Çılgın Bediş setinde tanışmışsınız. Bu hikayeyi bizimle de paylaşmak ister misiniz?

Çiçek Dilligil (Mükü): Evet! Aslından ondan biraz daha önce tanışmıştık ama flört etme isteğimin uyanması Çılgın Bediş setinde oldu. Herkesi yedim bitirdim nasıl aşık oldum diye ama bu konu çok ciddiye alınmıyordu. Sonra bir baktım ki evlendik ve çocuğumuz oldu. Yonca o zamanlar bu konunun hakimiydi, hep konuşurduk onunla. Aslında biz bütün ekip olarak birlikte yaşadık benim hamileliğimi.

Rıza Sönmez (Savaş): Evet o dönemde ben de hep erik aşeriyordum! (gülüyor)

Çiçek Dilligil (Mükü): Herkes inanılmaz derecede destek oldu bana. Yonca beni set aralarında hamburger yemeye götürürdü.

NEDEN BENİ ELLİYORSUN DİYE BAKIŞ ATTI!

Dizi setinde aranızda büyük bir tartışma yaşandı mı hiç? Hatırladıklarınız var mı?

Hepsi: Hiç olmadı biz hep eğlenip gülüyorduk birlikte.

Rıza Sönmez (Savaş): Sonay biraz sakardı o sette. Onunla olan sahnelerden sonra benim hep bir yerlerim morarırdı. Bir sahnemizde ben bir buluş yapıyorum ve o sırada da bir şeyin patlaması gerekiyor. Bir naylon poşetin içine barut konarak, bakır uçlu bir kabloyu da onun içine sokup fişe taktıklarında kıvılcım çıktığı için patlıyordu. O sırada Sonay sırtı bana dönük şekilde oturuyor ve benim önümde o patlama gerçekleşecek. Çekim sırasında patladı ve Sonay'ın kazağının aşağı kısmı yanmaya başladı bende hemen vurarak söndürdüm. Sonay da neden beni elliyorsun dermişçesine bir bakış attı bana!

Cenk Torun (Oktay): Sinan Bengier (Orhan) de şirinler sahnesi çekerken yandı. Ben herkesi kurtarmak için onu ateşe verdim. Pelerin gibi bir şey vardı bana da yak onu dediler ve birden alev almaya başladı, o da koşmaya başladı. O koşmaya başlayınca bu sefer de herkes onun peşinden koşmaya başladı yakalamak için. Sonra Sinan abi daha hızlı koşmaya başladı ve sanırım o an farkında değildi nasıl yandığının heyecandan dolayı. Bu olaydan sonra hastaneye götürdüler çünkü bacaklarında falan bayağı bir yanık vardı.

DONARAK ÖLMEK ÜZEREYDİK!

Çılgın Bediş'te en unutamadığınız an hangisidir? Herkese sormak istiyorum bu soruyu.

Yonca Evcimik (Çılgın Bediş): Çok fazla var aslında ama bir gece saat iki buçuk civarlarında Sarıyer ormanlarında sulu kar yağarken at üzerinde Zeyna kılığında dolaştığımı hatırlıyorum. Donarak ölmek üzereydik!

Cenk Torun (Oktay): Bende üzerimde zincirler ile yarı çıplak bir şekilde oradan oraya savruluyordum işte! Bu Oktay neler çekti neler. Bir bölümde Yonca yangın söndürücü püskürttü üzerime, sonra ketçap falan sıktı.

TÜRK DİZİ TARİHİNDE BİR İLK!

Çiçek Dilligil (Mükü): O dönemde alocum Mükücüm, heyyo gibi sözlerin hiçbiri senaryoda yoktu mesela. Yonca'nın kafası çok çılgın çalıştığı için doğaçlama şekilde çıkan bu tarz tip laflar oluyordu. Benim en unutamadığım an dizi sahnesinden değil ama bir olay beni çok korkutmuştu. Hayatımda ilk defa çocukların sınırsız gücünden çok korktum. Ormanda bir çekim yapıyorduk, daha önce de söylediğim gibi karavan yeni gelmişti ve hepimiz içindeydik. O gün ilkokul çocukların piknikleri varmış. Okulları ile birlikte gelmişler ve onlara Çılgın Bediş'in aynı yerde çekildiği söylenince hepsi birden öğretmenlerini atlatıp, karavana gelip dizideki isimlerimiz ile bize seslenmeye başladılar. Bizim onlara el sallamamız ile birlikte hepsi birden karavana abanıp sallamaya başladılar. Sevgilerinin sınırsız gücü ile dur durak bilmeden salladılar bizi! Bu olaydan bir hafta sonra yine muhtemelen ilk defa bir Türk dizisi setine güvenlik getirildi ve bir süre bizim setimizde hep güvenlik oldu.

HASTANELİK OLDU!

En üzüldüğünüz ya da duygusallaştığınız anı hatırlıyor musunuz peki?

Çiçek Dilligil (Mükü): Necmi dede yani Selahattin Taşdöğen çekim sırasında abajura tırmandı kendi isteğiyle ve onunla birlikte sallanırken kafasının üzerine düştü! Kurtaramadı kendini ve hastanelik oldu. Orada çok üzülmüştük ve korkmuştuk gerçekten. Bir keresinde de motorun üzerinden düştüm ve dört hafta falan kendime gelememiştim.

Sonay Aydın (Banu): 2021 versiyonlu modernize edilmiş bir Çılgın Bediş gerçekten harika olurdu.

UÇURUMDAN SALLANMAMI İSTEDİLER!

Çiçek Dilligil (Mükü): Ben Cenk'e bir şey sormak istiyorum Melisa. Cenk başına o kadar çok şey geldi ki sence sana yapılmış en acımasız Bediş şakası hangisiydi?

Cenk Torun (Oktay): Yangın söndürme çok kötüydü! Kulaklarımdan tut, burnumun içine kadar her yerim doldu. Tehlikeli değil mi bu diye sordum bir şey olmaz dediler. Eskiden hep böyleydi. Mesela uçurum sahnesi vardı, sen tutun adam eline basacak denirdi. Düşerim ama derdim, bir şey olmaz derlerdi yine. En sonunda ben bunu çekemem dedim bilmiyorum hatırlıyor musunuz bunu. İp ile bağlayalım dediler, olur mu öyle şey ip neyi tutacak dedim. En kralı olsa tutunamazdı orada!

Yonca Evcimik (Çılgın Bediş): Bende ite ite arabayı atmıştım boğaza!

Cenk Torun (Oktay): İstinye'den attın Tarabya'da buldular arabayı!

ÇILGIN BEDİŞ HER AN GERİ GELEBİLİR!

Yonca Evcimik (Çılgın Bediş): Artık bunların devamı yeni bölüm çekersek gelir. Aslında dijital platformların birinden sordular nasıl yapabiliriz diye. Henüz bir noktaya geldiğini sanmıyorum ama her an olabilir! Benim gönlüm çok olmasından yana ama tabi o günden bu güne adapte etmek çok kolay bir şey değil. Yeni bir şey yazılması ve yeni jenerasyon ile birleşmesi gereken bir yol olması gerekiyor. Bence gönülden ve pozitif düşünürsek olur arkadaşlar.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.