• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Reel sektörde canlanma işaretleri

CAHİT SÖNMEZ

Reel sektörde canlanma işaretleri

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 25 Mart 2013
Merkez Bankası'nın önceki yıllarda ortaya çıkan hızlı büyümeye bağlı olarak geçen yılki soğutma çabaları sonuç vermiş ve reel kesim büyüme hızı yüzde 3'ler seviyesine kadar gerilemişti. Hem enflasyonist baskı riskini hem de cari açık sorununu göz önünde bulunduran Merkez Bankası soğutma işleminde kredi hacmindeki artış oranını hedef almış ve yüzde 15'lerde tutmak istemişti. İç talep baskılanırken dış talep devreye sokuldu, düşük de olsa büyümenin dinamosu ihracat oldu geçen yıl.
Bu yıl işler biraz karışık desek yanlış olmaz. Çünkü, hükümet büyüme hızının yükselmesinden yana. İleriye yönelik milli gelir ve kişi başına düşen gelir dolar cinsinden belirlenen hedeflerin realize olması için ABD'deki enflasyon oranını da formüle kattığımızda yıllık ortalama yüzde 5 hatta 5.5'ların altında büyüme gelmemesi gerekiyor. ABD enflasyonunu göz ardı ettiğimizde dünyanın ilk 10 ülkesinden birisi, kişi başı gelirin 25 bin dolar olması için yıllık en az yüzde 7 büyüme hızına ulaşılması gerçeği çıkıyor karşımıza. Hiç de kolay bir hedef değil aslında.

BAĞIMSIZLIĞA DİKKAT
İşte bu yüzden hükümet Merkez Bankası'na, bağımsızlığını da umursamadan, yüklenmeye başladı bile. Faizleri indir, yabancı sermayenin risk iştahı kapansın, döviz girişi azalsın ya da döviz çıkışları olsun, TL değer yitirsin, ihraç mallarının dolar cinsinden fiyatı düşsün, ihracat artsın. Sonuçta, dış talep kaynaklı büyüyelim. Bu arada, kredi hacmindeki artışı yüzde 15'de tutma, biraz gevşet ki, belli oranda iç talepte büyümeye katkı yapsın. Keşke, bu düz mantık bu kadar kolay işleyebilseydi. Siyasiler tercih yapar, yüksek büyüme hızı gibi. Eğer ithalata bağımlılık fazla ise gerek hammadde ve aramal gerekse tüketim malları açısından, yüksek büyümenin bedeli hiç kuşkusuz yüksek cari açık olur. Tabii, tasarruf açığı da eşlik eder bu sürece. Dolayısıyla, son yıllarda bu resim ortaya çıktığı için Merkez Bankası sadece enflasyon oranına göre faizleri belirleyemiyor. Tasarruf açığı ve cari açık sorunları varken faiz kararlarında yabancı sermaye akımlarını da dikkate alıyor ister istenmez.
Baskılar artarsa, Merkez Bankası ara formüle razı olacak gibi görünüyor. Bu durumda, bir taraftan büyüme hızının yüzde 4'lere ulaşması yönünde faiz ve zorunlu karşılık gibi para politikası araçlarını kullanacak, diğer taraftan cari açığı baskılamak için iç ve dış talep dengelemesine devam edecek.

İYİMSERLİK VAR

Reel kesimde ara formülün kaçınılmaz olduğunu bildiğinden geçen yıla göre büyüme hızlarının artacağını öngörüyorlar. Merkez Bankası'nın 2 bin 500'ün üzerinde iş yerine ulaşarak yaptığı Mart ayı "İktisadi Yönelim Anketi" reel sektörde beklentilerin iyimserleştiğini yansıtıyor. Son 3 ayda üretim hacminde azalma olduğu bildirilmesine rağmen, gelecek 3 aydaki üretimin belirgin bir şekilde artacağı tahmini var sektörde. Üretim hacminde gerilemeye karşın kapasite kullanım oranı az da olsa artmış. Şu anda reel sektör firmaları yüzde 72.7 kapasite ile çalışıyorlar.
Anket katılımcılarının ileriye yönelik iyimser beklentilerinin diğer göstergelerinden birincisi gelecek 3 ayda iç piyasa sipariş tahmini. İç piyasadan gelecek siparişlerde bir önceki ankete göre neredeyse yüzde 40 gibi bir yükseliş öngörüsü yapmışlar. Aynı şekilde, ikinci gösterge olan ihracat sipariş beklentisinde de belirgin bir tırmanış söz konusu. En can alıcı sonuç "Sanayi dalınızdaki genel gidişat konusunda bir ay öncesine kıyasla görüşünüz" sorusuna verilmiş. Sektör temsilcileri umutlu olduklarını açıkça ortaya koyan yanıtlar vermişler. Üretimdeki birim maliyetler ve enflasyon tahminlerinde de olumlu bakışları var üreticilerin.
Sözün özü, tüm yanıtlar iyi sadece biri hariç; iç talebe yönelik beklentiler. Sektörün öngörülerinin zaman içinde gerçekleşmesi Merkez Bankası'nın bıçak sırtı dengede yılı geçirmesine neden olacak.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.