Nazife Öztürk, 1987'de atletizme başlayıp 300, 400 metre engellide, 600 ve 800 metrede rekorların, sayamadığı kadar belgenin, 400 civarında madalyanın sahibi milli atlet oldu. Belinden geçirdiği sakatlık sonucu atletizme veda etti.
Spordan kopamadı, 1999'da futbol aday hakemlik kursuna katılarak Türkiye'nin sayılı bayan hakemleri arasında yerini aldı. 2001'de ilk maçını yönetti, (A) klasmanında görev yaptığı 12 yıl içinde çok sayıda karşılaşmanın hakemliğini üstlendi.
İki yıl önce hokey ile tanışan Nazife Öztürk bu kez çim hokeyine odaklandı. Geçtiğimiz yıl 1 Haziran 2012'de başladığı kurslar zincirinin ardından önce antrenör ve hakem oldu. Çim Hokeyi Federasyonu tarafından 29 Nisan 2013 tarihinde Çim Hokeyi İzmir il Temsilcisi olarak atandı.
Temsilci olmasının ardından kolları sıvayan Öztürk, çim hokeyini İzmir'de yaygınlaştırabilmek için çalışmalara başladı. Şu anda İzmir'de açtığı kurslardan mezun olan 14 yardımcı antrenör ve 53 adet çim hokeyi sporcusu bulunuyor. 2006'da özerk olan federasyonunun 50'ye yakın ilde 274 kulübü mevcut. Buna bağlı olarak da 7 bin 550 bayan, 13 bin 34 erkek olmak üzere 20 bin 584 lisanslı sporcu, bin 397'si bayan 2 bin 802'si erkek olmak üzere 4 bin 199 faal sporcu var.
Alman gelin ve İzmirli çifti
Zühal ve Yücel İzmirli çifti, İzmir Kitap Fuarı-Kırmızı Kedi Yayınevi standında yeni romanları 'ROSALİNDE / Alman Gelin'le ikinci defa 25 Nisan 2015 cumartesi saat 14.00'de okuyucularıyla buluşacaklar.
Alman gelin ve İzmirli çifti
Zühal ve Yücel İzmirli çifti, İzmir Kitap Fuarı-Kırmızı Kedi Yayınevi standında yeni romanları 'ROSALİNDE / Alman Gelin'le ikinci defa 25 Nisan 2015 cumartesi saat 14.00'de okuyucularıyla buluşacaklar.
Yazarlar; "Yabancı gelinlerimiz o kadar çok ki... Biz de bir Alman gelinin öyküsünü kurgulamak istedik. İstedik ki İkinci Dünya Savaşı'nda ve sonrasında zor günler geçiren, inişli çıkışlı yaşamında hep ayakta durmasını bilen, güçlü bir Alman kadının öyküsünün romanını yazdık" diyorlar.
Roman; bir Nazi subayının kızı olan Rosalinde'nin, İkinci Dünya Savaşı'nın yıkıcı ortamından günümüze ulaşan aşk hikayesini anlatıyor.
Urla Klazumen Adası'nda birbirlerine aşık olan roman kahramanlarının öykülerinde, o günlerin Alsancak ve Çeşme'sinde de yaşayacaksınız.
Bremen, İstanbul, İzmir üçgeninde iki ayrı kültürde yaşanan olaylar, duygular; kaçışlar, hüzünler, mutluluklar, hayal kırıklıkları, ayakta durma çabalarıyla birlikte gerçek aşkı bulmak için didinen bir kadının hayatla mücadelesini okuyacaksınız.
Göztepeli efsanelerle bir nostalji turu...
Göztepe'nin Avrupa kupalarında fırtınalar estiren ekibinden Nevzat Güzelırmak, Fevzi Zemzem, Mehmet Işıkal, Ulvi Derin ve Okyay Karagözoğlu, Bab-ı Ali restoranda bir araya gelerek eski günleri yadettiler. Duayen gazeteciler M. Ali Okumuş ve Nüvit Tokdemir de o devirleri yaşayan kişiler olarak sohbete anılarıyla renk kattılar. Gece geç saatlere dek süren sohbet sonunda bu buluşmanın daha geniş bir kadroyla tekrarlanması dileğinde bulunuldu.
laflama
Göztepeli efsanelerle bir nostalji turu...
Göztepe'nin Avrupa kupalarında fırtınalar estiren ekibinden Nevzat Güzelırmak, Fevzi Zemzem, Mehmet Işıkal, Ulvi Derin ve Okyay Karagözoğlu, Bab-ı Ali restoranda bir araya gelerek eski günleri yadettiler. Duayen gazeteciler M. Ali Okumuş ve Nüvit Tokdemir de o devirleri yaşayan kişiler olarak sohbete anılarıyla renk kattılar. Gece geç saatlere dek süren sohbet sonunda bu buluşmanın daha geniş bir kadroyla tekrarlanması dileğinde bulunuldu.
laflama
* Ahhh Pir Sultan Abdal'ım ahhh. Uyanık idik ayakta uyuttular. Hipnoz yaptılar bize!
* Yurttaş olarak meraktayız. Düşlerimize, umutlarımıza ne zaman erişim yasağı gelecek acaba?
* Turnayı vuruyorum vurmasına ama gözünden değil. Neresinden derseniz vallahi söylemem!
* Demokrasimiz tıpkı bilgisayar oyunu gibi ama hiç seviye atlamıyor!
* Siyasi partilerin seçim minibüsleri sokaklarda gezmeye başlar yakında. Ve o minibüslerin hoparlörlerinden yükselen sesler beynimizi tırmalar be hacı. En iyisi kulaklıkla müzik dinleyip anti depresan almak!
İbrahim Ormancı'dan